Emsal
80+ Silver
- Katılım
- 5 Haziran 2020
- Mesajlar
- 2,439
Akparti kaybetti , erdoğan tam bir yenilginin duygusunu ilk defa yaşadı , çok uzun süredir iktidarda olan ve ona oy verenler yenilgi duygusu yaşadı ve de sürekli şişen enaniyetleri gitgide artan gururları kırıldı , yenilmez bir lider portresi çizilen Erdoğan hem kendisi hem de seçmenleri her insanın fâni,aciz ve güçsüz olduğu gerçeğini iliklerine kadar hissederek bundan yüksek dersler çıkarıp insanlara düşmanlık beslememeği her insanın aynı olduğu sağcı solcu vs gibi kalıpların manasızlığı gibi noktalardan kendine dersler çıkarması gerekiyor diye düşünüyorum
CHP ve oy verenler ise 1945 ten sonra ilk defa gerçek tamami ile bir galibiyet hissi yaşamış oldu(%25lik kesim} , sürekli yenilen ve gitgide bir sendrom haline giren bu kesim için ise yeniden ümitlenmeye bir vesile oldu tamamen ümitlerini kesmek üzere olan seçmenler bir ferahlama penceresi buldu ve o pencereden şimdi daha ümitli bakıyorlar hayata
Lâkin bana kalırsa zaten ümitlerini kesmek ülkenin her şeyi ile batık bir halde olduğunu düşünmek gitgide her şeyin daha kötü olacağını düşünmek başlı başına büyük bir yanlış , dış dünyanın ,telefon, televizyon ve haberlerin oluşturduğu sanal dünyanın içinde kendini kaybedip algıların ortasında kendini bulamayıp gerçek olmayan şeylerle ümitsizliğe düşüp aslında hayali olan ve ona dayatılan sahte dünyayı gerçek zannedip ümitsizliğe düşmesi çok hakikatsiz duruyordu
çünkü insan açsa dahi parasızsa dahi ümitli olabilir ve hayattan lezzet alacak çok şey bulabilir bir kuşu beslemek gibi, bir çocuğa yardım etmek gibi vs
İşte CHP ye oy verenlerin de ders çıkarması gereken nokta ise hayata baktığı ve kandığı ve kandırıldığı her şeyin kötüye gittiği geleceğin daha da kötü olacağı herkesin cahil olduğu ve ülkenin çoğundan üstün olduğu vs gibi noktaların yanlışlığından ders alıp da tekrar ümitsizlik kuyusuna düşerse , beğenmediği ve üstün olduğunu düşündüğü her insan ondan daha fazla uzaklaşacak ve de kendi ümitsiz dünyasında devam edicek hayata ve belki bi 80 sene daha bekleyecek
(Güncelleme atıyorum )
Erdoğan’ın AK Parti MYK toplantısında dile getirdikleklerini ben bayağı beğendim ama uygulanır mı orasını görücez
- Cumhurbaşkanı Erdoğan, aday belirleme süreci de dâhil bunların üzerinde uzun uzun durulması gerektiğini, bu konuda gereken her türlü adımın atılacağının altını çizdi.
- Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin sandığa küsmesine neden olan diğer faktörleri ise; hayat pahalılığı, Kovid-19 salgınıyla başlayan, Rusya-Ukrayna savaşıyla daha da derinleşen enflasyon baskısı olarak sıraladı.
- Emeklilerimizin serzenişlerini il ziyaretlerimizde zaten görüyorduk. Gerek tek seferlik 5 bin lira ödenmesi, gerek yüzde 50’yi bulan maaş zamları, gerekse diğer adımlarla, bütçe disiplinini bozmadan, üzerimizdeki bu baskıyı hafifletmeye çalıştık; ama muvaffak olmadık.
- Gazze krizi gibi elimizden gelen her şeyi yaptığımız ve bedel ödediğimiz bir meselede dahi siyasi saldırıları savuşturmayı, kimi çevreleri ikna etmeyi maalesef başaramadık. Bunlarla ilgili değerlendirmelerimizi de artısı-eksisiyle mutlaka yapacağız.
- Buradan başlayarak; il, ilçe, belde teşkilatlarına, belediye başkanlarımıza, milletvekillerimize, hatta bürokrasiye uzanan bir sıkıntıyla karşı karşıyayız. Oysa milletin sinesinden doğmuş bir siyasi partinin en büyük düşmanı vatandaşla arasına duvarlar örmesidir.
- Hangi konumda olursa olsun bu partide hiç kimsenin ‘layüsel’ olmadığını milletimize göstereceğiz. Elbette bu özeleştiri sürecinde hem ittifak olarak girip kaybettiğimiz, hem de Amasya, Kütahya, Kırıkkale gibi iki parti ayrı ayrı girerek özellikle CHP’ye kazandırdığımız il ve ilçelerin durumunu da masaya yatıracağız.
- Hatayı, kusuru, yanlışı millette aramak, bizim geleneğimizde asla yoktur. Biz siyasi hayatımızın hiçbir döneminde böyle bir yola başvurmadık, şimdi de başvurmayacağız.
- Açık söylüyorum, şahsım dâhil bu masanın etrafında oturan hiçbir arkadaşım, 31 Mart seçim sonuçlarının sorumluluğundan kaçamaz. Başkalarını hesaba çekmeden önce kendimizi hesaba çekeceğiz. İğneyi kendinize çuvaldızı başkasına batırmanızı istiyorum.
- Nerede bir eksik, hata, kasıt veya ihanet varsa, üzerine gitmek boynumuzun borcudur. Diğer türlü, Allah korusun, daha büyük felaketlerin, daha sarsıcı kayıpların yaşanmasına mani olamayız.
- Ya hatalarımızı görerek kendimizi toparlarız ya da güneşi gören buz misali erimeye devam ederiz. Ya başından sonuna kadar işimizi dört dörtlük yaparız ya da çok daha ağır bedeller ödemekten kurtulamayız.
- Ya milletimizle olan gönül köprülerimizi yeniden güçlendiririz ya da eleştirdiğimiz partilere benzemekten kendimizi alıkoyamayız. Kim olursa olsun hiç kimsenin 22 yıllık birikimi, 22 senelik zorlu bir mücadeleyi heba ve heder etmesine izin veremeyiz, buna müsaade etmeyeceğiz
CHP ve oy verenler ise 1945 ten sonra ilk defa gerçek tamami ile bir galibiyet hissi yaşamış oldu(%25lik kesim} , sürekli yenilen ve gitgide bir sendrom haline giren bu kesim için ise yeniden ümitlenmeye bir vesile oldu tamamen ümitlerini kesmek üzere olan seçmenler bir ferahlama penceresi buldu ve o pencereden şimdi daha ümitli bakıyorlar hayata
Lâkin bana kalırsa zaten ümitlerini kesmek ülkenin her şeyi ile batık bir halde olduğunu düşünmek gitgide her şeyin daha kötü olacağını düşünmek başlı başına büyük bir yanlış , dış dünyanın ,telefon, televizyon ve haberlerin oluşturduğu sanal dünyanın içinde kendini kaybedip algıların ortasında kendini bulamayıp gerçek olmayan şeylerle ümitsizliğe düşüp aslında hayali olan ve ona dayatılan sahte dünyayı gerçek zannedip ümitsizliğe düşmesi çok hakikatsiz duruyordu
çünkü insan açsa dahi parasızsa dahi ümitli olabilir ve hayattan lezzet alacak çok şey bulabilir bir kuşu beslemek gibi, bir çocuğa yardım etmek gibi vs
İşte CHP ye oy verenlerin de ders çıkarması gereken nokta ise hayata baktığı ve kandığı ve kandırıldığı her şeyin kötüye gittiği geleceğin daha da kötü olacağı herkesin cahil olduğu ve ülkenin çoğundan üstün olduğu vs gibi noktaların yanlışlığından ders alıp da tekrar ümitsizlik kuyusuna düşerse , beğenmediği ve üstün olduğunu düşündüğü her insan ondan daha fazla uzaklaşacak ve de kendi ümitsiz dünyasında devam edicek hayata ve belki bi 80 sene daha bekleyecek
(Güncelleme atıyorum )
Erdoğan’ın AK Parti MYK toplantısında dile getirdikleklerini ben bayağı beğendim ama uygulanır mı orasını görücez
- Cumhurbaşkanı Erdoğan, aday belirleme süreci de dâhil bunların üzerinde uzun uzun durulması gerektiğini, bu konuda gereken her türlü adımın atılacağının altını çizdi.
- Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin sandığa küsmesine neden olan diğer faktörleri ise; hayat pahalılığı, Kovid-19 salgınıyla başlayan, Rusya-Ukrayna savaşıyla daha da derinleşen enflasyon baskısı olarak sıraladı.
- Emeklilerimizin serzenişlerini il ziyaretlerimizde zaten görüyorduk. Gerek tek seferlik 5 bin lira ödenmesi, gerek yüzde 50’yi bulan maaş zamları, gerekse diğer adımlarla, bütçe disiplinini bozmadan, üzerimizdeki bu baskıyı hafifletmeye çalıştık; ama muvaffak olmadık.
- Gazze krizi gibi elimizden gelen her şeyi yaptığımız ve bedel ödediğimiz bir meselede dahi siyasi saldırıları savuşturmayı, kimi çevreleri ikna etmeyi maalesef başaramadık. Bunlarla ilgili değerlendirmelerimizi de artısı-eksisiyle mutlaka yapacağız.
- Buradan başlayarak; il, ilçe, belde teşkilatlarına, belediye başkanlarımıza, milletvekillerimize, hatta bürokrasiye uzanan bir sıkıntıyla karşı karşıyayız. Oysa milletin sinesinden doğmuş bir siyasi partinin en büyük düşmanı vatandaşla arasına duvarlar örmesidir.
- Hangi konumda olursa olsun bu partide hiç kimsenin ‘layüsel’ olmadığını milletimize göstereceğiz. Elbette bu özeleştiri sürecinde hem ittifak olarak girip kaybettiğimiz, hem de Amasya, Kütahya, Kırıkkale gibi iki parti ayrı ayrı girerek özellikle CHP’ye kazandırdığımız il ve ilçelerin durumunu da masaya yatıracağız.
- Hatayı, kusuru, yanlışı millette aramak, bizim geleneğimizde asla yoktur. Biz siyasi hayatımızın hiçbir döneminde böyle bir yola başvurmadık, şimdi de başvurmayacağız.
- Açık söylüyorum, şahsım dâhil bu masanın etrafında oturan hiçbir arkadaşım, 31 Mart seçim sonuçlarının sorumluluğundan kaçamaz. Başkalarını hesaba çekmeden önce kendimizi hesaba çekeceğiz. İğneyi kendinize çuvaldızı başkasına batırmanızı istiyorum.
- Nerede bir eksik, hata, kasıt veya ihanet varsa, üzerine gitmek boynumuzun borcudur. Diğer türlü, Allah korusun, daha büyük felaketlerin, daha sarsıcı kayıpların yaşanmasına mani olamayız.
- Ya hatalarımızı görerek kendimizi toparlarız ya da güneşi gören buz misali erimeye devam ederiz. Ya başından sonuna kadar işimizi dört dörtlük yaparız ya da çok daha ağır bedeller ödemekten kurtulamayız.
- Ya milletimizle olan gönül köprülerimizi yeniden güçlendiririz ya da eleştirdiğimiz partilere benzemekten kendimizi alıkoyamayız. Kim olursa olsun hiç kimsenin 22 yıllık birikimi, 22 senelik zorlu bir mücadeleyi heba ve heder etmesine izin veremeyiz, buna müsaade etmeyeceğiz
Son düzenleme: