Sanayi devrimi - Avrupalı devletler İngiltere'de başlayan sanayi devrimine ayak uydurmaya çalışırken Osmanlı hâla tarım ekonomisine dayalı bir sistem uyguluyordu. Tarım aynı zamanda tımarlı sipahiler, dolayısıyla güvenlik demekti. Zamanla tarım sistemindeki çözülme ve teknolojik geri kalmışlık (matbaa meselesini herkes bilir) ekonomik olarak Osmanlıyı kötü etkiledi.
Dış Borçlar - Avrupalı devletlerden alınan ve har vurulup harman savrulan krediler Osmanlı'da elde edilen gelirlerin dış borçtan kaynaklı kredilerin faizlerine gitmiştir. Nitekim bu borçlar Türkiye Cumhuriyeti döneminde bile ödenmek zorunda kalmıştır. (İmparatorluktan Türkiye'nin payına düşen yaklaşık %70'lik borç 1954 yılına dek taksitle ödenmiştir.)
Fransız İhtilali - Çöküşün en önemli nedeni elbette ki 1789 yılında Fransa'da ortaya çıkan milliyetçilik akımıdır. Bu tarihten itibaren akımdan ilk etkilenen Avusturya-Macaristan İmparatorluğu olurken, bunun hemen ardından Osmanlı İmparatorluğu gelmiştir. Balkanlardaki isyanlar Osmanlı tarafından bastırılamamış ve Yunanistan ve Sırbistan gibi azınlıkların bağımsızlıklara neden olmuştur. Birinci Dünya Savaşı sonrası Arap isyanları da çöküşü doğrulamıştır.
Bozulan Ordu Sistemi - sürekli yeniçeri isyanları, askerin disiplinini kaybetmesi-yozlaşması, ocağın kaldırılması, yerine yeni sistemlerin denenmesi, bitmek bilmeyen savaşlar, firarlar, ordu modernizasyonudaki geri kalmışlık çöküşün önemli bir parçası olmuştur.
Deneyimsiz ve Vasıfsız Padişahlar - Şehzadelerin sancaklardan görev almasın ve Fatih Sultan Mehmet tarafından ilan edilen ülkenin bekası için kardeş katli caizdir geleneğinin kaldırılması, yerine ise Ekber ve Erşet sisteminin getirilmesi şehzadeler arasındaki rekabeti yok etmiş, hak edenin tahta geçmesini engellemiştir.