dediğim gibi en utanç verici saçma disiplin anısı tüm anılarınızı anlatabilirsiniz
1.anım utanç verici:
yıl tam bilmiyorum baya geçti hesaplamaktada üşeniyorum ama sanırım 2004 5 tam hatırlamıyorum yaşımı ya 6 ya 7 3.sınıf istiklal marşı okuyoruz cuma günü ben en arkadayım en yakın arkadaşımda hemen önümde biz şakalaşıyoruz birbirimizi cimiyoruz ben istiklal marşının bitimine az kala bunun bacağını cimdim istiklal marşı bitti ben tam koşucam ilkokul hocam kolumdan tuttu sen neden arkadaşının popsunu cimiyosun dedi bende dedim hocam biz şakalaşıyoduk ben onun bacağını cimdim hocanın arkasında bir kadın vardı o cimdi diyen kadın geldi kısa saçlı güneş gözlüğü takmış ne yaşlı nede genç bir kadın hiç unutmam hayır ben gördüm işte onu taciz ediyodu işte bilmemne bilmemne bende ağlamamak için kendimi zor tutuyorum hani olur ya sinirlnirsiniz dışa vuramazsınız bağırmak istersiniz ağlayamazsınız boğazınız acır zor konuşursunuz en yakın arkadaşımı çağırdı hoca dediki seni taciz etti mi hocam dedi dahası gelmedi tamam git dedi benide kolumdan tutuyodu kolumu itip pazartesi görüşücez git dedi ben akşam ağladım sabah gitti anneme anlattım tamam dedi ben çıktım odadan pazartesi korka korka gittim hoca hiçbirşey demedi konusunu bile açmadı büyük ihtimal annem aramıştı
2.anım saçma:
yıl 2009 2010 yanlış hatırlamıyor isem 7.sınıftayım 13 14 yaşındayım öğlen tenefüsüne çıktık biz arkadaşlarım geçti sınıftaki bilgisayarın başına projeksyon vardı onu kapattılar 11 50 oynuyoruz okulda top yasak beden eğitimi harici biz okula giriyoruz çıkıyoruz sonra ebe 11 50 ye kadar saydı biz okulda saklanıyoruz tam biz kaıyoruz hala arkadaşım olan emrullahı bi abi geldi götürdü müdür çağrıyo dedi bizde gitti peşine meğer bunlar bilgisayardan forumda nasıl söylesem ayıp şeylere bakıyo işte anca böyle söylerim forumda müdür yakalamış sınıfların temizliğini kontrol ederken neredeyse tüm sınıf 33 kişiydik sınıf 13 kişi 11 50 oynuyoruz 21 kişi müdürün odasında emrullahla beraber tabi sınıfı o zamanlar ben idare ediyorum kime sorsan beni diyor bende çıktım öne dedim hocam emrullahın suçu yok o zil çaldığndan beri bizimle hoca diğer 11 50 oynayanlarada sordu emrullahı bıraktılar emrullahı çekmek için bir tuttum çocuk buz çocuk matkap gibi nasıl titriyo lavoboya gittik yüzüne su vurduk bana ağlayarak bir sarıldı allah razı olsun diye nasıl ağlıyo bende tamam geç olm saçmalama diyerek güldüm gittik meğer onlar okuldan atılcakmış ama onlar atılmamak için tüm suçu emrullaha atmışlar sadece o atılsın diye suç atmışlar o açtı baktı biz oturduk diye neyse kanıtlanınca sınıf 13 kişiye düştü 1 2 ay sonra 27 ye çıktı
anılarım bu kadar sizde anlatın 1 tane daha anım var isterseniz anlatırım bu arada ben ilkokul düz ortaokul imamhatip lise fen üni okuyorum hala boğaz içinde okuyorum o diğer anımda ortaokuldan hadi anlatın bekliyorum tüm anılarınız olr disiplin düğün okul günelik mahalle kavga her şey olur
tamamını hatırlamıyorum ama şuradan başlayabilirim sanırım:
Gelecekteydim.
yanımda birkaç kişi vardı. benim arkadaşlarımdı sanırım, ve benim tarafımdakiler. beni çok çirkin ve kemikten maskesi olan bir kadının
yanına götürdüler, daha doğrusu beni değil; bir arkadaşımı daha. yanımda kalan arkadaşım hariç herkes gitti, *buraları hatırlamaya
çalışıyorum ama sadece belli etmesede beni öldürmeye çalıştığını, elinde kemikten bir hançer olduğunu, ve hiç konuşmadığını
hatırlayabildim* ben bunu sezdikten sonra hemen ordan ayrılmaya karar verdim; arkadaşımıda alıp gizlice kaçtım. dışarı çıktığımda
parktaydım ve çoğu yer çimendi. arkadaşım benden çok uzaklaşmadan başka bir tarafa gitti. bende normal kuşlardan daha büyük,
(benim boyumun yarısı kadarlardı) gösterişli ve garip olan kuşların yanına gittim. iki kuş vardı birinin kafası şahin veya kartal kafasıydı
tüyleri tavus kuşununkine benziyordu; diğerini göremedim çünkü hemen kaçtı. Bu arada, parkta birsürü insan vardı ve herkesin neşesi
yerindeydi; tabii benim hariç. Neyse, ben tavus kuşu olan kuşun kaçacağını gördüğüm anda koşarak üzerine atıldım
(o kadının bizi daha doğrusu beni aradığını bildiğim halde yaptıklarıma bakın!) ancak hemen kaçtı ama tam uçarken ayağından
yakalamıştım ve aşırı hızlı havalandığı için onun bir parmağını farkında olmadan koparmışım. elime baktım,hiç kan yoktu ve kuş
havadayken hiçbirşey olmamış gibi uçuyordu. Değerli olduğunu düşündüğüm kuş parçasını arkadaşıma göstermeye gittim.
Nerede olduğunu bulamayınca aramaya devam ettim. sonunda garip bir oyunun oynandığı bir yere geldim. Oynayanların çoğu benden büyük
sumo güreşçisi kadar şişman çocuklardı. Oyun şöyleydi: bir çukurun içine yapılmış gibi bir havuz vardı heryeri mermerdendi tutunacak hiçbirşey
yoktu. herkes birbirini havuzun içine atmaya çalışıyordu, düşmemek için tek şans, iki ayağını köşedeki mermerlere bastırarak yüksekte
durmaya çalışmaktı; sona kalan kazanıyordu. oyunu izlerken seyircilerin arasında arkadaşımı gördüm.
Eveet buradan sonrasında ne olduğunu tam olarak hatırlamıyorum bundan dolayı oyuna katıldığım sahneden başlayacağım.
Oyuna bir şekilde girmiştim ve bende şişman çocukların yanındaydım.
Oyun başladı, ben hemen 4 köşeden birine çıktım. tabii birsürü çocuk daha benim olduğum yere çıktı ayağımdan çekiştirip aşşağı atmaya
çalışıyorlardı beni, ben de onları çekiştirdikleri ayakla kafalarını tekmeliyordum çoğu kişi artık havuza düşmüştü. yanımdaki çocuk
beni boyun kilidine aldı, bende kafamı hızlıac döndürüp kurtuldum ve iki ayağından birine tekme attım diğer çocuklarda dayanamayıp
kendiliğinden düştüler. birden havuzun üstü kapandı, bende oraya atladım. görevli kişiler beni yukarı çıkardı, önümde kocaman bir
ekran vardı bekledim bekledim.. birden orada 1. Emin Kara yazdı, bu yazı yazmadan önce girişte kemik hançerli kadını gördüm.
Koşarak üzerime geldi ama ben havuzun diğer tarafına geçtim o da tam tersi tarafında kaldı o bana doğru yaklaşmaya çalıştıkça ben onun
olduğu yeri tam tersine geçiyordum. seyircilerin arasındaki arkadaşım bana yardım etmesi için seslendim. bana doğru bile dönmedi; yanındaki birine
elindeki telefonda bir şey gösteriyordu. hançerli kadın çok sinirli görünüyordu, bana doğru koşmaya başladı birden, ancak ben kaçtım ve en sonunda
bunun bitmeyeceğini anladığımda, çok sinirlendim. Havuzun üstünden atlayıp kadının hançerini umursamadan onu tüm gücümle göğsüme bastırıp
kafasını sıktım ve boynunu kırdım, Sahnedeki herkes arkadaşım dahil kaçtı. Sadece acılı bir bağırma sesi duyar gibi oldum. Yaşama ihtimaline karşın,
onu bacaklarından tutup duvara 20-30 kez tüm gücümle vurdum. Artık ölmüştü. Sanırım artık uyanıyordum çünkü annemin küçük kardeşim
Eymen'e "Aferin oğlum, yanmışsın" demesi ile rüyam birbirine karıştı. Rüyamda, yengemin garip oyunun oynandığı yerdeki koca ekrana bakıp
bir sandalyenin üzerinde, bana, "Aferin oğlum, yanmışsın" dedi. Yanmışsın derken ekranda yanan bir kuş vardı.