Sürücü kursu sahibi bir arkadaş güzel bilgi vermiş, ben işin maddi kısmına değinmeden görece yeni zamanda ehliyet almış birisi olarak kendi deneyimlerimi ve gözlemlerimi aktarayım hocam, belki bi yardımım dokunur.
Öncelikle sinyal konusu çok çok basit, bazı arkadaşlar kemer çekme vs demiş ama hiç öyle şeylere ihtiyaç duymayacaksın, duymamalısın da. Parka girerken/çıkarken, şerit değiştirirken ve dönüş alırken sinyal vereceksin. Bu kadar basit. Kısaca şeridinde dümdüz gitmek dışında herhangi bir manevran = sinyal. Bunu yapmaktan aciz insanlar her gün trafikte çok rahat kaçınılabilecek irili ufaklı tonla kazaya sebebiyet veriyor. Bunu yapmak çok çok kolay, kaldı ki yapamayacak adamın açıkça trafikte yer almaması gerekir.
Araç konusuna hiç takılma, hatta mümkünse en ilkel araçta öğren. Ben clio ile girdim, yokuş kalkış falan geç arabada park sensörü dahi yoktu. Destekler olmadan öğren, bu işin en temizi budur. Zaten ileride aracın olunca inşallah panoramik kamerası da otonom sürüşü de her türlü zımbırtısı olacak ama bunları bir gereklilik değil rahatlatıcı araç olarak gör.
Park konusunda (özellikle paralel parkta) "Ben şöyle biliyorum, böyle yapayım" tarzı düşünceleri en başından kafadan sil. Hocan ne anlatıyorsa aynen uygula, takır takır parklarını yapar ehliyetini alırsın. Bu emniyet kemerine benzer bir sistemi benim hoca arabada yer almadığı için dışardan kaş göz ederek yapardı. Yine buna güvenmeden yol yordamını kavra, başka bir aday paralel parktayken girer/girmez muhabbetinden hocayla girdiğim bahsi 2-1 kazanmıştım

Hocanın dışardan müdahalesine değil öğrettiği bilgilere güven.
Bizim parkurda sınavı çok kolaylaştıran işaretler vardı, L parkta omzun şuraya gelince kır, şu çukuru hissedince yeterince gitmişsin dur gibisinden. Bunlar birçok şehirde birçok parkurda mevcut. Bunları tabii ki ilk günden dikkate al, sınavını rahatlıkla ver.
Kurallar değişmediyse 1 kere istop etme hakkın var, çok üstüne düşme.
Hocaların konuşmasından dikkat dağıtmasından vs bahsedenler olmuş. Bu o an sınava giren hocana çok bağlı bir şey. Benim kurs eğitmenim hocaları lafa tutmuştu

Paralel parkıma çok enteresan bir şekilde girdiğim için hamle hakkımı kullanarak ucu ucuna bir şekilde girmiştim. Parkım onaylandıktan sonra devam ederken hocalar "hepimiz kalacaksın sandık, nasıl oturttun" vs bir şeyler söylemişti. Aracı kullanırken dikkatimi dağıtmadan ufaktan laflamıştım. Bu tarz şeylerde dikkatin dağılan biriysen hocayı tersleme, geçiştir. Gereksiz yere adamları gerip kendini zora sokma. Ayrıca tabii parka ilk girişinde ölçülerine dikkat et, benim gibi macera yaratma
Derslerin işleyişi esnasında hoca çok önemli, her kursta hoca seçemezsin, rastgele kafana göre hoca değiştiremezsin ama hoca çok fark yaratan bir unsur. Benim hocam ilk hareketten sonra aracı sürebildiğimi (daha doğrusu panik yapmadan idame ettirebildiğimi) görünce koltuğunu en arkaya verip sıkıntı yok mesajı vermişti. Pedallara ayağı yetişmiyordu ama "sen kaza yapmayı başar, arabayı üstüne yapayım" gibi sözlerle kendisine duyduğu güveni bana da yansıtmıştı. Park sırasında beklerken araçtan inip köşede sigarasını içerdi. Panik bir hoca gelip seni de tribe sokabilir, mümkün mertebe hocanla aranı iyi tut ve sen de ona güven vermeye çalış. Hele hocan benimki gibi kafa dengiyse bi arkadaşınla 3-5 tur atıp kafa dağıtıyorsun gibi geçer dersler. Benimki ben direksiyondayken tiktok kaydırıyordu, yetmemiş ki bi ara bana da uzatıp zorla izletmişti
Kabaca dediğim gibi rahat ol, sorun yaşamazsın. Mümkünse hocandan 1-2 defa seni parkurdan çıkarıp gerçek trafiğe sokmasını iste, son derslerde bunu yapabilirsen ilerisi için güzel bir tecrübe olur. Kendi gözlemimle günümüzdeki sorun ehliyet kursunda araba kullanmayı ve trafiği değil ehliyet sınavını geçmeyi öğretiyorlar çünkü ehliyet sınavı da pek bunları sınamıyor, kendi içinde mantıksız bir kazanım ölçümü var.
Umarım bunlar yardımcı olur, ayrıca merak ettiğin şeyler varsa bilgim dahilinde yardımcı olurum çekinmeden sorabilirsin, başarılar.