Amon-Ra
80+
- Katılım
- 17 Şubat 2025
- Mesajlar
- 5
- Konu Sahibi Konu Sahibi
- #105
Hocam Tanrı kavramı sadece sezgi ile(septisizm) ile gerçekleşir mantık ie uyuşmaz bana göre...Öncelikle, “Tanrıya inanmak için sadece sezgi mi gerek?” sorusuna gelirsek:
İnanç, kişiden kişiye değişen bir olgu. Kimisi için sezgi yeterli olabilir, kimisi için mantık ve delil daha önemlidir. Din felsefesinde de bu konu çok tartışılmıştır. Mesela:
İman, kalpte hissedilen bir şey midir? Mantıksal ve bilimsel delillerle mi desteklenmelidir? İnsan sadece kendi sezgilerine güvenerek inanabilir mi?
İslam düşüncesinde bazı alimler fıtrat (insanın doğuştan bir inanç eğilimiyle gelmesi) kavramını savunur. Yani, insanın sezgisel olarak Tanrı’yı aradığı ve bu yönelimin doğal olduğu söylenir. Ancak diğer yandan, birçok teolog aklın da bir rehber olduğunu vurgular ve ayetler üzerine düşünmeyi, sorgulamayı teşvik eder. Bu kişinin çelişkiler yaşaması, aslında doğal ve sağlıklı bir şey. İnançla ilgili sorgulamalar çoğu insanın hayatının bir döneminde yaşadığı bir süreçtir. Önemli olan, bu sorgulamaları yaparken saygılı, açık fikirli ve öğrenmeye istekli olmak.
Müslüman kimselerle tartışmalarda “cahilsin” gibi sert tepkiler aldığını söylemesi de aslında büyük bir problem. İnanç, kişinin kendi yolculuğudur. Sorgulamak, araştırmak bir inancı küçümsemek değil, aksine o inancı daha iyi anlamak için bir çabadır. Dinle ilgili konuşmaların sağlıklı ve saygılı şekilde yapılması gerekir, aksi takdirde insanlar birbirlerini anlamak yerine kutuplaşırlar.
Peki sen bu konuda ne düşünüyorsun? Tanrı inancının sezgiye mi, akla mı yoksa ikisine birden mi dayanması gerektiğini mi düşünüyorsun?