Berke Fitness
80+ Bronze
- Katılım
- 24 Ağustos 2021
- Mesajlar
- 892
En güncel örnek Türkiye Cumhuriyeti. Devleti yönetenler İslam iktisadından (ekonomisinden) bahsettiler ve ona göre kararlar aldılar.
Bütün dünya güncel ekonomik şartları, piyasa şartlarını göz önüne alarak aklın gereği olarak ya faiz arttırdı ya da faizleri sabit tuttu. Bütün dünyaya, akla, mantığa inat sırf bir dine inandıkları için faizi düşürdüler ve dolar patladı. Dolar patlayınca bütün ürünlerin fiyatları uçtu ve enflasyon patladı. Yani İslam'a göre karar aldılar ve sonucu felaket oldu. Uygulamalı olarak gördük ki dine uyarsan sonucu felaket.
Afganistan'da Taliban diye bir terörist örgüt yönetimi silah zoru ile gasp etti. Seçilmiş devlet başkanını kovdular. Afgan halkı ve özelikle gençler ve kadınlar Talibanın zulmünden, vahşetinden, barbarlığından kaçmak için uçakların tepesine bindi, uçak havalanınca uçaktan düşerek öldü. Yani Taliban rejiminden yani İslami rejimden kaçmak için ölümü göze aldılar hala da kaçıyorlar. Şu günlerde Afganistan'da neredeyse kıtlık var ama Taliban denilen İslam şeriatını uygulayan örgüt ise sokaklarda kim arabasında müzik dinliyor onu kontrol ediyor. Afganistan'da da şeriatın iflasını gördük mü gördük.
İran zaten 30 yıllık bir iflas öyküsü. İran halkının çoğunluğu (dinci azınlık hariç) 30 yıldır şeriatın zulmü ve vahşeti altında inim inim inliyor. Hadi Türkiye ve Afganistan örnekleri taze diyelim, onlar yeteri kadar zaman bulamadılar diyelim 30 yıldan fazla şeriatla yönetilen İran'da halk aç, halk sefil. Düşün ki şeriatçı faşist ve katil İran rejimi kendi aşısı dışında aşı alımını yasaklıyor. Halk aşı bulamadığı için ölüyor. İran'ı yönetenler bildiğin din ruhbanları. Hepsi ********, hırsız, katil, namussuz, ahlaksız ve alçak insanlar. Çünkü halka zulmediyorlar.
Mısır'da bir sene iktidarda kaldılar rezil kepaze oldular ve halkın çoğunluğunun desteğini alan Sisi, çoğunluğun desteği ile bunları tepeledi.
Sudan'da 30 yıldır şeriatçı Beşir denilen katil, hırsız, namussuz yönetim vardı. O da seçimle değil silah zoru ile yönetimi gasp etmişti. şeriat yönetiminde aç kalan halk sonunda ayaklandı ve Beşir devrildi. anlaşıldı ki devletin milyarlarını kendi zimmetine geçirmiş. Sonuç yine iflas, yine sefalet, yine hüsran, yine acı, yine kıtlık.
Malezya'da Necip Rezak diye bir dinci başbakan vardı. O da ülkeden kaçtı ve milyarlarda dolar halkın parasını zimmetine geçirdiği tespit edildi.
Son 30 yıl bize ne öğretti: Şeriatın iflası.
Öğrenebilene ve fark edebilene ne mutlu.
Bütün dünya güncel ekonomik şartları, piyasa şartlarını göz önüne alarak aklın gereği olarak ya faiz arttırdı ya da faizleri sabit tuttu. Bütün dünyaya, akla, mantığa inat sırf bir dine inandıkları için faizi düşürdüler ve dolar patladı. Dolar patlayınca bütün ürünlerin fiyatları uçtu ve enflasyon patladı. Yani İslam'a göre karar aldılar ve sonucu felaket oldu. Uygulamalı olarak gördük ki dine uyarsan sonucu felaket.
Afganistan'da Taliban diye bir terörist örgüt yönetimi silah zoru ile gasp etti. Seçilmiş devlet başkanını kovdular. Afgan halkı ve özelikle gençler ve kadınlar Talibanın zulmünden, vahşetinden, barbarlığından kaçmak için uçakların tepesine bindi, uçak havalanınca uçaktan düşerek öldü. Yani Taliban rejiminden yani İslami rejimden kaçmak için ölümü göze aldılar hala da kaçıyorlar. Şu günlerde Afganistan'da neredeyse kıtlık var ama Taliban denilen İslam şeriatını uygulayan örgüt ise sokaklarda kim arabasında müzik dinliyor onu kontrol ediyor. Afganistan'da da şeriatın iflasını gördük mü gördük.
İran zaten 30 yıllık bir iflas öyküsü. İran halkının çoğunluğu (dinci azınlık hariç) 30 yıldır şeriatın zulmü ve vahşeti altında inim inim inliyor. Hadi Türkiye ve Afganistan örnekleri taze diyelim, onlar yeteri kadar zaman bulamadılar diyelim 30 yıldan fazla şeriatla yönetilen İran'da halk aç, halk sefil. Düşün ki şeriatçı faşist ve katil İran rejimi kendi aşısı dışında aşı alımını yasaklıyor. Halk aşı bulamadığı için ölüyor. İran'ı yönetenler bildiğin din ruhbanları. Hepsi ********, hırsız, katil, namussuz, ahlaksız ve alçak insanlar. Çünkü halka zulmediyorlar.
Mısır'da bir sene iktidarda kaldılar rezil kepaze oldular ve halkın çoğunluğunun desteğini alan Sisi, çoğunluğun desteği ile bunları tepeledi.
Sudan'da 30 yıldır şeriatçı Beşir denilen katil, hırsız, namussuz yönetim vardı. O da seçimle değil silah zoru ile yönetimi gasp etmişti. şeriat yönetiminde aç kalan halk sonunda ayaklandı ve Beşir devrildi. anlaşıldı ki devletin milyarlarını kendi zimmetine geçirmiş. Sonuç yine iflas, yine sefalet, yine hüsran, yine acı, yine kıtlık.
Malezya'da Necip Rezak diye bir dinci başbakan vardı. O da ülkeden kaçtı ve milyarlarda dolar halkın parasını zimmetine geçirdiği tespit edildi.
Son 30 yıl bize ne öğretti: Şeriatın iflası.
Öğrenebilene ve fark edebilene ne mutlu.