Donanım bakımını, yazılım kurulumunu, kablolamayı filan alaylı tabir ettiğimiz kişiler rahatlıkla yapar, onun için bir eğitim şartına gerek yok. Ha ben donanımda bununla kalmayacak pcb tasarlayacağım, pcb tamiri yapacağım diyorsanda o zaman elektronik ve mikrodenetleyiciler gibi alanlara ağırlık vermen gerek. O işin fizik, matematik olmadan hayatta altından kalkamazsın. Çok hevesim var devre tasarlayacağım. Olmaz dostum, hesaplamasını yapmadan olmaz. Bilgisayar programcılığı bölümüne gelirsek, kazanır mısın? Kazanırsın. Okur musun matematik bilmeden de? Okursun. Bitirebilir misin? Üniversite bir şekilde biter, iyi kötü uzun kısa yalvar yakar bir şekilde biter. Sonrasında iş bulur musun? Aha işte orada patlarsın. Front-end kısmında yine birşeyleri ezberleyip ezberden gidersin iyi kötüde, ezberlediğin dışına çıktığın zaman sorun yaşamaya başlarsın. Buradaki kastedilen matematik oturup integral sorusuda çözmek değildir. Bir problem vardır ve bu probleme elindeki imkanlar doğrultusunda en uygun çözümü sunarsın. Problem çözmek, algoritmaların, sistemlerin çalışma mantığını algılamak, optimizasyona kafa yormak, yazdığın kodun testlerini yazmak, detaylı düşünmek matematik sorusu çözmekte zorlanan bir insana uygun şeyler değildir. Hayatın doğal akışına terstir. Bir kişi tıp fakültesini kazanacak kadar matematik konularıyla haşır neşir olmak zorunda değil ama matematiği oturupta çalışmasına rağmen öğrenemiyor ise gerek yazılım kısmında gerek donanım geliştirme kısmında ezberin üzerine koyması zordur. Çünkü geliştiricinin, mühendisin aslında yaptığı iş; var olan bir problemi çözmek yada daha önce çözülmüş bir problemde iyileştirmeler yapmaktır. Bu problem daha iyi nasıl çözülebilir? İhtiyaç-beklenti tüketici müşteri tarafında nasıl karşılanabilir? Projeyi tamamlamak için zaman, maliyet ve kalite dengesini doğru ayarlandı mı? Kısıtlarımız neler? Zamansal kısıtlarımız neler?(Ne kadar sürede tamamlanması gerekiyor her bir teslimin. Günümüzde projelerin tam bitmesi beklenmez küçük teslimler yapılarak ilerlenir. Zaman büyük bir kısıttır çünkü direk geliştirme maliyetlerini etkiler) Ekip noktasında kısıtlarımız neler?(Ekip seçilecek programlama dilinin seçiminden başlayarak işin ne hızda gideceğini gösterir. Türkiye'de ekibin genel olarak bildiği ortak diller araçlar baz alınarak iş modeli kurulur. Daha küçük ekipler yeni teknolojilere adapte olsunlar diye ufak projelerde görevlendirilir.) Donanım noktasında kısıtlarımız neler?(Mesela akıllı tvler için bir uygulama geliştiriyor ekibin) Kalite noktasında kısıtlar neler?(Sen ve ekibin çok iyi bir ürün teslim etmek istiyordur ama bu zaman ve para demek, müşterin yada hizmet sunacağın tüketicinin böyle bir talebi yok yada bu talep için henüz çok erken bu durumda sadece şuanki duruma yönelik geliştirme yapman gerek ancak yarın yeni talepler olması durumuna yönelikte kodlarının geliştirmeye açık yeniden kullanılabilir, bağımlılığı az olması gerek. Yarın öbür gün yazdığımız kod çalışıyordu ama artık işimizi görmüyor o yüzden oturup projeyi tekrar yazmamız gerek dediğinizde bu çok çok kötü bir geliştirme ekibiniz olduğunu gösterir. Baştan yazılmamalı üzerine konmalıdır. Neyse gereksiz uzattım yani dostum bu ve daha fazlası için ezbere bir yerlere gelinmez. Bir noktadan sonra analitik düşünmek gerekiyor. Her yeni problemle karşılaşıldığında haftalarca çözüm aranırsa o geliştirme süreci bitmez. Bir ürünün piyasaya geç çıkması bile o ürünü batırabilir. Yani bütün şartlar sorunsuz olsa bile teslimi geçte yapamazsın. Eğer ürünün geç çıkmasının problem olabileceğinin farkına varmışsanız yeni bir çözüm yolu bulup işleri hızlandırmanız gerekebilir. Bütün bu aksiyonlar yav ben şu videoları öğrendim artık bu işi yapabiliyorum yav diyerek olmaz. Herkes araba sürebilir ama bu işten para kazanmak istiyorsan üzerine kafa patlatmak, ter akıtmak ve yorulmak gerek. Onunda yolu çok okumaktan ve analitik düşünebilmekten matematikten korkmamaktan geçiyor. Bu yola gireceksen kararlı hareket et kendini zorla, matematikten korkuyorsan önce onu yenerek başla. Hayatında başarılar dilerim.
