Palavra diyorum, tarihte böyle bir şeyin var olmadığını söylemiyorum. Okuduğunu anla lütfen öncelikle, böyle bir şeyin var olması böyle bir şeyi doğru kabul edeceğim anlamına gelmiyor. Kuranda ne yazdığı hakkında gram fikrin yok ki zaten bu tarz palavralara inanıyorsun. Çok fazla hadis "ilimiyle" uğraşan kişiyle tartıştım. Hiçbiri bana Hadislerin gerekli olduğunu söyleyen bir Kuran ayeti gösteremedi. Bu yüzden bu konuşmanın nereye gideceğini tahmin edebiliyorum. Hiçbir abim yok, içki içip sevgilisini döven adamla da alakam yok.
Şimdi bana açıkla:
Buhari Hadis No: 3199, 7424
Peygamber (s.a.v.) bir gün sahabelerine şöyle sordu:
"Güneşin battığı zaman nereye gittiğini biliyor musunuz?"
Sahabeler: "Allah ve Resulü daha iyi bilir."
Peygamber: "Güneş, gider ve Arş’ın altında secde eder. Sonra tekrar doğması için izin istenir. Bir gün izin verilmeyecek ve 'Geldiği yere dön' denilecek. İşte o gün güneş batıdan doğacaktır."
Buhari Hadis No: 3295, 3298, 5762
Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurdu:
"Biriniz uykudan uyandığında burnunu üç defa sümkürsün. Çünkü şeytan gece boyunca onun burun deliklerinde kalır."
Buhari (Hadis No: 3359, 3320)
Peygamber (s.a.v) kertenkelenin öldürülmesini emretti ve şöyle dedi:
"Kim ilk darbede öldürürse, ona daha çok sevap vardır."
Buhari (Hadis No: 5094, 5096)
Peygamber (s.a.v.) şöyle dedi:
"Uğursuzluk üç şeydedir: Kadın, ev ve at."
Buhari (Hadis No: 5133, 5134, 3896, 5158, 5160)
Peygamber benimle evlendiğinde ben altı yaşında idim. Medine'ye hicret ettik. Ben Medine’de dokuz yaşında iken onunla gerdeğe girdim.
Ebu Davud (Hadis No:2121)
Resulullah (s.a.v.) benimle evlendiğinde ben altı yaşında idim. Medine'ye hicret ettiğimizde ben dokuz yaşına girmiştim. Bana geldiler ve annemin yanından alıp Resulullah’ın yanına götürdüler. O sırada oyun oynuyordum.
Buhari Tıp5/1, Hanbel, 3/107,163).
"Ureyne ve Ukeyle kabilelerinden bir grup Medine’ye gelerek Müslüman oldular. Medine’nin havası onlara dokununca Peygamber onlara deve idrarını içmelerini öğütledi. Adamlar develeri dağıttılar ve çobanı da öldürdüler. Peygamber onları yakalattı, ellerini ve ayaklarını kesti, gözlerini oydu, çölde susuz ölüme terk etti. Biz onlara su vermek isteyince, Peygamber bizi engelledi.”