Neler Yeni

[Alexa ve Psikoloji] Depresyonlu Kişilerin Bilişsel Çarpıtmaları

Gri Caner

80+ Titanium
Katılım
24 Ekim 2020
Mesajlar
30,676
En İyi Cevap
7

Yukarıdaki konumda duyguların düşüncelerin ürünü olduğunu, düşünceler yanlışsa yani çarpıksa duyguların da yanlış ve karamsar olabileceğini söylemiştim. Depresyon acı veren olaylardan değil acı veren olaylara bakış açısından kaynaklanır. Çarpıtılmış düşünceleriniz varsa duygularınız da olumsuz olur. Size bu konumda bu çarpık düşüncelerin kategorilerinden bahsedeceğim.

Bilişsel Çarpıtmaların Tanımları

1. Hep ya da Hiç Düşünme
Bu çarpıtma kişisel özelliklerinizi beyaz ya da siyah gibi uç noktalarda görmeniz demektir. Gri yoktur. Sınavda hep 100 alan biri 90 aldığında "işe yaramazın tekiyim" gibi düşünebilir. Bu çarpıtma mükemmeliyetçilik inanışına dayanır. En iyisi, hep daima en iyisi olacak olmalı olması gereken bu şeklinde düşünülür. Fakat siz de takdir edersiniz ki hepimiz insanız ve insan peygamber dahi olsa hata yapabilir. Bu yüzden insandır zaten. Hayat dediğimiz olgu karşımıza sürekli gerçekleri getirir değil mi? Sürekli her zaman en iyisini yapabilmeli düşüncesi sizce ne kadar gerçekçi? YANIT: Hiç gerçekçi değil. Gerçek olmayan şeyin peşinden koşarsanız hayal kırıklığına uğrarsınız. Bu durum kötüleşirse yani hayal kırıklığı farklı bir boyut kazanırsa depresyona kadar gidebilir. Bu düşünceyi yok edersek bu çarpıtmaya bağlı düşüncelerimiz düzelecek ve bundan mütevellit duygularımız da düzelecektir.


2.Aşırı Genelleme
Depresyon geçirmekte olan bir adam arabasının camına kuş pislediğinde "bu da benim şansım kuşlar hep benim camımı buluyor" demiş. Halbuki yılın geri kalan 364 gününde böyle bir şeyle karşılaşmamıştı. Depresyon olduğunuz zaman -yeni ergenlikte de olur- kişi başına gelen olumsuzlukları hep başına geliyormuş gibi geneller. Ya da bir kez flört isteği ret yediğinde gelecekteki bütün istekleri ret edilecek algısına kapılır. Siz de fazla açıklamaya gerek kalmadan anlamışsınızdır ki bu da mantıksız bir düşünce biçimidir.


3.Zihinsel Filtre

Bir olaydaki olumsuz bir ayrıntının üzerinde odaklanarak bütün olayın olumsuzmuş gibi algılanmasıdır. Kendimden örnek vereyim. Bir kadın dayak yiyordu. Tavla oynayanlar olayı sadece izledi. Ben de bütün tavla oynayanlar aptaldır işsizdir güçsüzdür algısına girmiştim. Aslında zihinsel filtre çarpıtmasını uyguluyordum.
Depresyonda iken olumlu her şeyi french press gibi filtreleyen sizin görmenizi engelleyen bir filtre gözlüğü takarsınız. Bu gözlüğü çıkartın.


4.Olumluyu Geçersiz Kılma
Bazı depresif kişiler olumlu deneyimleri sürekli olarakolumsuza çevirme eğilimidir. Olumlu olaylar göz ardı edilmekle kalmayıp akıllıca ve çabucak bir manevra ile karabasana çevrilebilir. Buna "ters simya" denilebilir. Maddeleri altına çevirmeye simya denir. Değersizi değerli yapma... Ama burada değerliyi değersiz yapıyoruz. Bunun basit bir örneği övgülere karşı verdiğimiz tepkilerdir. Görünüş, işiniz veya başarınız takdir edildiğinde kendinize otomatik olarak "sadece kibar olmaya çalışıyor" diyebilirsiniz. Sizi iyi hissettirecek bir övgüyü bu şekilde yerle bir ettiniz. Eğer her güzel şeyin üstüne soğuk su dökerseniz hayat tabi ki size hep rutubetli ve soğuk görünecektir.


5.Sonuçlara Atlama
Durumun gerçekleriyle bağdaşmayan olumsuz bir sonuca atlarsınız. Bunun iki örneği zihin okumak ve falcılıktır.


5.1 ZİHİN OKUMAK
Başka insanların sizi aşağıladığını varsayar buna buna öyle ikna olursunuz ki, araştırma gereği bile duymazsınız. Diyelim ki, mükemmel bir konferans veriyorsunuz ve öndeki dinleyicinin uyukladığını fark ettiniz. "Dinleyiciyi çok sıktım" diye düşünebilirsiniz. Aslında sıktığınızı düşündüğünüz kişi bir gece önce sabaha kadar bir partide eğlendiği için sizi izleyecek enerjisi yoktur ama aklınıza ilk gelen dinleyicinin size dinlememek istememesidir.
Yolda arkadaşınız size "merhaba" demiyor çünkü sizle konuşmak istemiyor... Böyle mi düşündünüz? Yanlış! Belki de o an dalgın ve kafasını kurcalayan başka bir şey var.


5.2 FALCILIK YAPMAK
Bu elinizde sadece acı haber veren sihirli bir küreniz olmasına benzer. Kötü bir şey olacağını düşünüp gerçekçi olmamasına rağmen bu tahmini doğru kabul etmektir. Örneği biri "ya bayılacağım ya da çıldıracağım demektedir. Aslında hayatında hiç bayılmamış ve çıldırmamıştır ve bunlara sebep olacak bir sağlık problemi de yoktur. Misal sürekli kalp krizi geçirip ölmeyi mi hayal ediyorsunuz? Ama bunu destekleyecek bir şeyiniz de yok. İşte bu yaptığınız falcılıktır.


6. Büyütme ve Küçültme
Etrafınızdaki şeyleri ya orantısız şekilde devleştirir ya da küçültürsünüz. Büyütmeyi hatalarınıza küçültmeyi başarılarınıza yaparsınız. Hatalarınıza, korkularınıza veya kusurlarınıza bakıp çok önemliymiş gibi büyültürsünüz.
Başarılarınıza baktığınızda ise tersini yaparsınız. Eğer kusurlarınızı büyütürseniz iyi taraflarınızı küçümserseniz kendinizi aşağı, başarısız, yetersiz hissetmeniz kaçınılmazdır. Ama sorun sizde değil büyütme ve küçültmeyi yapan dürbününüzdür. Dürbünü kırın.


7.Duygusal Karar Verme
Duygularınız gerçeğin kanıtı gibi gelir. Mantığınız, "kendimi çok başarısız hissediyorum, o zaman başarısızım" şeklinde saçma bir şekilde işlemektedir. Bu cidden zararlı bir mantık işletmedir. Çünkü duygularınız düşüncelerinizdendir ve düşünceleriniz çarpıtılmışsa, ki öyle, duygularınızın bir geçerliliği yoktur. Evet yok. Duygusal mantık yürütmeye bazı örnekler :

  • Kendimi suçlu hissediyorum, kötü bir şey yapmış olmalıyım.
  • Bunalıyorum ve umutsuzum, sorunlarımın çözümün mümkün değil.
  • Kendimi yetersiz hissediyorum, işe yaramazın tekiyim.
  • Hiç havamda değilim; gidip yatsam daha iyi.
  • Sana kızgınım. Bu, senin ahlaksızca davrandığını ve benden yararlanmaya çalıştığını gösterir.
8."-meli, -malı" cümleleri
Kendinizi şunu da yapmalıyım bunu da yapmalıyım diye motive etmeye çalışırsınız. Bu fikirler sizde baskı yaratır ve öfkelendirir. (Evet öfkelendirir. Bu çarpıtmayı ben de uyguluyorum.) Ama tam tersine ilgisiz ve isteksiz kalıverirsiniz. Albert Ellis buna meli malıcılık der. Dr.Burns "lazımcı" yaklaşım der.
Lazımcı şekilde yaklaşmak hayatta her şeyin katı ve aşağısı düşünülemez standardı olduğunu düşünürsünüz. Bu standart yakalanamazsa hayal kırıklığına uğrar, öfkelenip kendinizi veya başkasını azarlarsınız. Örneğin arkadaşınızla buluşacaksınız. 15 dakika geç geldi. "Bu kadar düşüncesiz olmamalı, vaktinde gelmeli" diye düşündünüz diyelim. Bu fikir bu zorunluluk (tam olarak vaktinde gelme zorunluluğu, lazımıyeti) sizi öfkelendirecek ve başkalarını azarlamaya götürecektir. Kendinizden örnek verelim. Basit olsun. Misal 1 saatte 100 sayfa kitap okumalıyım dediniz. Ama 70 sayfa okudunuz. Bu sizi hayal kırıklığı kapısına götürecektir. İnsansınız ve her şeyde bir standardı yakalamak zorunda değilsiniz. UNUTMAYIN! İNSANSINIZ!


9.Etiketleme
Hatalarınıza dayanarak kendinizi tamamen olumsuz bir şekilde yargılamanızdır. Aşırı genellemenin üst versiyonudur. Arkasında yatan mantık "kişinin ölçüsü, yaptığı hatalardır" Hatalarınızı "ben bir" şeklinde başlayan cümlelerle ifade ediyorsanız büyük olasılıkla etiketleme yapıyorsunuz. Örneğin misafirler için hazırladığınız on çeşit mezeden birinin tuzu biraz az olunca "Bu son mezenin tuzunu az koymuşum" yerine "Ben doğuştan beceriksizim" ya da borsada aldığınız kağıt düştüğünde "Hata yaptım" yerine "Ben bir hiçim" dersiniz. Etiketleme sadece yıkıcı değil mantıksızdır da. Birey olarak siz yaptığınız tek bir şey ile ölçülemezsiniz.
Kendinizi nefes aldığınız için "solucu" yemek yediğiniz için "sadece bir yiyici" olarak nitelendirebilir misiniz? Mantıksız olur. Siz bundan fazlasınız.

Başkalarını etiketlemek şimşekleri üstünüze çeker. Misal, arada bir hırçın gördüğü sekterini "geçimsiz kadın" diye nitelendiren patron bu etiket yüzünden kıza hep kızgınlık besler ve onu eleştirmek için hiçbir fırsatı kaçırmaz. Kız da karşısındaki patronu "duyarsız maço" diye etiketlemiştir ve her fırsatta şikayet eder. Bu etiketlemeler yüzünden birbirlerinin sürekli olarak her zaman eksiklikleri ve kusurlarına odaklanır ve negatif bir döngünün içinde kaybolurlar.

10.Kişiselleştirme
Bu çarpıtma suçluluk duygusunun anasıdır! Hiç bir nedene dayanmadan olumsuz bir olayın sorumluluğunu üstlenirsiniz. Hiçbir alakanız olmamasına rağmen suçu üstlenirsiniz.
Çocuğun kötü olmasının suçu annedir, hastanın iyileşmemesinin suçu terapistindir, hırsızlığın suçu kuyumcudadır... Bunlar kişiselleştirmeye örneklerdir.


Oh sonunda bitti! Yoruldum la! Neyse! Bu bilişsel çarpıtmaları bilip farkında olduktan sonra kendi hayatınızda uygulayıp uygulamadığınızı kontrol edin. Uyguluyorsanız mantıksızlığı görüp çözmeye çalışın. Bu yolda başarılar!

İyi Hissetmek, Psikonet yayınları, sf. 55,56,57,58,59,60,61,62,63
 

PaLaaX

80+ Silver
Katılım
12 Aralık 2020
Mesajlar
3,584
Dahası  
Reaksiyon skoru
2,784
Konum
Beton
İsim
𝓐𝓭ı 𝓨𝓸𝓴 𝓝𝓪𝓶ı 𝓥𝓪𝓻
Discord
𝑃𝑎𝐿𝑎𝑎𝑋#7322
Hepsini okumadım fakat başlıktan ben olduğunu anladım...
 

Gri Caner

80+ Titanium
Katılım
24 Ekim 2020
Mesajlar
30,676
En İyi Cevap
7
  • Konu Sahibi Konu Sahibi
  • #3
Hepsini okumadım fakat başlıktan ben olduğunu anladım...
Müsait bir zamanda şiddetle okumanı tavsiye ediyorum zira önemli bir konu. İyi Hissetmek kitabının temelini oluşturuyor.
 

PaLaaX

80+ Silver
Katılım
12 Aralık 2020
Mesajlar
3,584
Dahası  
Reaksiyon skoru
2,784
Konum
Beton
İsim
𝓐𝓭ı 𝓨𝓸𝓴 𝓝𝓪𝓶ı 𝓥𝓪𝓻
Discord
𝑃𝑎𝐿𝑎𝑎𝑋#7322
Müsait bir zamanda şiddetle okumanı tavsiye ediyorum zira önemli bir konu. İyi Hissetmek kitabının temelini oluşturuyor.
Çoğunu başlıklardan anladım zaten.
Olumsuzluğun ta kendisi olarak diğer konunu da inceleyeceğim.
 

Gri Caner

80+ Titanium
Katılım
24 Ekim 2020
Mesajlar
30,676
En İyi Cevap
7
  • Konu Sahibi Konu Sahibi
  • #5
Çoğunu başlıklardan anladım zaten.
Olumsuzluğun ta kendisi olarak diğer konunu da inceleyeceğim.
Diğer konularımı da bu şekilde görebilirsin:
alexa ve psikoloji arama.png
 

TamerKs

80+ Silver
Katılım
9 Ocak 2021
Mesajlar
4,358
Hatalarınıza, korkularınıza veya kusurlarınıza bakıp çok önemliymiş gibi büyültürsünüz.
İyi ya da kötü bir şey yoktur, sadece düşünce onu öyle yapar.
Eline sağlık. :peepokalp:
 

Gri Caner

80+ Titanium
Katılım
24 Ekim 2020
Mesajlar
30,676
En İyi Cevap
7
  • Konu Sahibi Konu Sahibi
  • #7
İyi ya da kötü bir şey yoktur, sadece düşünce onu öyle yapar.
Eline sağlık. :peepokalp:
Forumda psikoloji üstüne böyle bir arşiv yapacağım. Keşke kitap okumaya daha önce başlasaymışım diyorum. Sadece 1 kitap okudum ve iki kişiye faydam dokundu. Dün 2 saat birine psikologvari ile konuştum. Baya iyi geldiğini söyledi. Söylediklerim tamamen İyi Hissetmek kitabındandı.
 

Perfectshot06

Moderatör
Katılım
4 Ocak 2021
Mesajlar
20,483
Dahası  
Reaksiyon skoru
13,021
Konum
Ankara
İsim
Oğuz Oğuz
Şuan çok depresifim.
Hüzünlü dizi sahnesi izlemek istiyorum 😞
 

Furkan Karagülle

80+ Platinum
Katılım
6 Nisan 2020
Mesajlar
16,986
En İyi Cevap
4
Dahası  
Reaksiyon skoru
17,860
Yaş
20
Konum
Amasya, Türkiye
İsim
Furkan Karagülle
İlgilendiği Kategoriler
Astronomi, Uzay, Bilim, Fizik, Kimya, Biyoloji, Matematik, Geometri, Elektromanyetizma, Kuantum Fiziği, Parçacık Fiziği, Nükleer Fizik, Astrofizik, Yapay Zeka, Teknoloji, Elektrik ve Elektronik, İnsan Beyni, Mekanik, Elektrikli Otomobiller, İçten Yanmalı Otomobiller, Motosikletler, Jet Motorları, Roket Motorları, Uçaklar, Uzay Mekikleri, Kitaplar, Filmler, Diziler, Psikoloji, Felsefe, Akustik ve Elektro Gitar, Arduino, Python, Java, Javascript, Pascal, PHP, Fortran, C, C#, C++, Bilgisayar Yazılımları ve Bilgisayar Donanımları, Windows İşletim Sistemleri, Linux İşletim Sistemleri ve Dağıtımları, macOS İşletim Sistemleri, Laptoplar, Telefonlar, Apple Ürünleri, Kameralar, Fotoğraflar, Borsa, Yatırım, Kripto Para, Fitness, Kalistenik..
Instagram
_furkan.krgl_
Steam
(1021294255)
Facebook
furkan.karagulle.7399
Twitter
FurkanKrgle
Discord
furkankaragulle#1763
Reddit
reddit.com/user/Complete-Flow9113
5.1 ZİHİN OKUMAK
Başka insanların sizi aşağıladığını varsayar buna buna öyle ikna olursunuz ki, araştırma gereği bile duymazsınız. Diyelim ki, mükemmel bir konferans veriyorsunuz ve öndeki dinleyicinin uyukladığını fark ettiniz. "Dinleyiciyi çok sıktım" diye düşünebilirsiniz. Aslında sıktığınızı düşündüğünüz kişi bir gece önce sabaha kadar bir partide eğlendiği için sizi izleyecek enerjisi yoktur ama aklınıza ilk gelen dinleyicinin size dinlememek istememesidir.
Yolda arkadaşınız size "merhaba" demiyor çünkü sizle konuşmak istemiyor... Böyle mi düşündünüz? Yanlış! Belki de o an dalgın ve kafasını kurcalayan başka bir şey var.
Bu bende sürekli olan bir şey ve bu yüzden kendimi sanallaştırdım.
 

Furkan Karagülle

80+ Platinum
Katılım
6 Nisan 2020
Mesajlar
16,986
En İyi Cevap
4
Dahası  
Reaksiyon skoru
17,860
Yaş
20
Konum
Amasya, Türkiye
İsim
Furkan Karagülle
İlgilendiği Kategoriler
Astronomi, Uzay, Bilim, Fizik, Kimya, Biyoloji, Matematik, Geometri, Elektromanyetizma, Kuantum Fiziği, Parçacık Fiziği, Nükleer Fizik, Astrofizik, Yapay Zeka, Teknoloji, Elektrik ve Elektronik, İnsan Beyni, Mekanik, Elektrikli Otomobiller, İçten Yanmalı Otomobiller, Motosikletler, Jet Motorları, Roket Motorları, Uçaklar, Uzay Mekikleri, Kitaplar, Filmler, Diziler, Psikoloji, Felsefe, Akustik ve Elektro Gitar, Arduino, Python, Java, Javascript, Pascal, PHP, Fortran, C, C#, C++, Bilgisayar Yazılımları ve Bilgisayar Donanımları, Windows İşletim Sistemleri, Linux İşletim Sistemleri ve Dağıtımları, macOS İşletim Sistemleri, Laptoplar, Telefonlar, Apple Ürünleri, Kameralar, Fotoğraflar, Borsa, Yatırım, Kripto Para, Fitness, Kalistenik..
Instagram
_furkan.krgl_
Steam
(1021294255)
Facebook
furkan.karagulle.7399
Twitter
FurkanKrgle
Discord
furkankaragulle#1763
Reddit
reddit.com/user/Complete-Flow9113
Yeni mesajlar Yeni Konu Aç      

SON KONULAR

Forum istatistikleri

Konular
907,177
Mesajlar
8,305,772
Üyeler
140,783
Son üye
Monitörcü
Top Bottom