İKTİDAR TARAFINDAN SAKLANAN EĞİTİM SİSTEMİNDE BÜYÜK SORUNLAR 🚨

Rum Suresi'nin 3. ayetinde, Rumlar'ın “Dünyanın en alçak yerinde” yenildikleri belirtilir. Peygamber gelecekten haber verip mucizeler sergileyebilir bunu kendinden değil Allahın ona verdiği güç ile yapar yani bilmiş oluyor
Ayet kendi sözü değil Allah'ın sözü. Hadis dediğimiz şey peygamberin sözü bu yüzden böyle bir gücü yok. Allah'ın sözlerini peygamber iletebilir ancak kendisinin gelecekten haberi yoktur

"Peygamberlere apaçık tebliğden başka ne vazife var ki?" Nahl Suresi 35. Ayet

De ki, "Ben sizin gibi bir insandan başka bir şey değilim. Tanrınızın bir tek Tanrı olduğu bana vahyedildi. Rabbiyle karşılaşmayı uman herkes erdemli işler yapsın ve Rabbine olan kulluğa hiç kimseyi ortak koşmasın." Kehf Suresi 110. Ayet

De ki, "Ben, sadece sizin gibi bir insanım. Bana, sizin tanrınızın bir tek tanrı olduğu vahyediliyor. O'na yönelin, O'ndan bağışlanma dileyin. Vay ortak koşanlara!" Fussilet Suresi 6. Ayet

Bu ayetlerde söylüyor bak peygamber Kurana ek bir kaynak çıkaramaz sadece Kuran ayetlerini söyleyebilir kendisininde bir beşer olduğunu söylüyor. Kendisi de bir beşer olduğundan hataları var. Üstte belirttim Abese suresinin ilk 10 ayeti Allah peygamberi azarlıyor çünkü peygamber bu hataları olabilir ve hataları olan bir şey hüküm koyucu kurallar indiremez. İndirdiği söylenen kurallarda gördüğün gibi hatalı ve çelişiyor
Mesajlar otomatik olarak birleştirildi:

Arkadaşlar ben Yazilim mühendisi olacam napim ben türevi insan anatomisini yok atom parçalamayi

Cidden bilen biri varsa neden PC mühendisliği bu kadar fazla sıralama ile alıyor?
Çünkü herkes PC Mühendisi olmak istiyor. Herkes istediğinden talep artıyor talep arttığından daha çok kişi yazmaya başlıyor. Daha çok kişi yazınca sadece en iyiler girebiliyor bu kadar.
 
inkilap tarihi olarak ders bile ayrılmıştı. Ben mi yanlış hatırlıyorum. Osmanlı tarihi dersi var mıydı ?

Osmanlıdan neden bu kadar nefret ediliyor anlamıyorum. Osmanlı da bizim cumhuriyette. Osmanlı seven biri olunca direkt cumhurıyet dusmanı ataturk düşmanı oluyoruz. dünyaya 500 600 yıl üstünlük kurmuş devletten bahsediyoruz.
Evet öyle. 12. sınıfta inkılap dersi (tam adını unuttum) olarak var. Bir sorun yok.
Sadece Diğer sınıflarda Osmanlı'yı çok övüp kötü yönlerinden yeterince bahsetmeme var.
Oysa kötü yönleri az kalıyor bayağı. Ama anlatılması lazım.
Bizim pik yaptıgımız zamanlarda da handikaplarımız vardır:
1-Fatih zamanı
arnavut lider iskender bey, olumune kadar bizi resmen her savasta pataklamış
-bu neticede budapeste ve viyana ulasmamız ertelenmiş
osmanlı balkanlarda kolay ilerlemesinin temel sebebi avrupadaki 100 yıl savaslarıdır..
2- Kanuni zamanı
hint deniz seferlerinde portekizliler tam anlamıyla içimizden geçmişler
2-Selim zamanı
halifeligin getirilmesi bizi tam anlamıyla avrupadaki reform ve rönesansı ıskalamamıza baslıca etken olmustur...

kıbrıs ve rodosa anca 1520 lerden sonra cıkabildik, en buyuk handikapımız denizci millet olmayısımız bizi tam anlamıyla kuresel guc olmamızı engellemiştir açık ve net.
bundan sonrası malum balkanlarda deyim yerindeyse soy kırıma maruz kalmısız.
vs vs..
Halifeliğin ele geçirilmesiyle reform ve rönesansı ıskalamamızın alakası nedir?
Zaten fatih istanbulu alınca rönesans başlıyor.
hint seferlerinde de yardıma gidilen müslüman devletler dönüt yapmıyor.
başarısız olununca da üstüne gidilmiyor.
yoksa kanuni gibi bir adamın bunun ardına düşmeyeciğe inanmak çok saçma.

evet denizci millet olmayışımız handikap ama küçük bin neden bence. belli bi güce ulaştıktan sonra daha da ilerlenmiyor. oysa yılanın başı küçükken ezilir misali daha da ilerlenmesi lazım.
Biraz araştırma yaptıktan sonra çok yanlış anlatıldığı sonucuna varabilirsin. Osmanlı medeniyetlerin en altlarından biridir. Kadınların nüfus sayımlarında büyükbaş hayvan olarak sayıldığından bahseder mi hiç kitaplar? Farkında değilsiniz ama çok çok manipülatif anlatıyorlar. Türkler laylaylom islama geçtiler talas savaşı falan diye anlatırlar talkan soykırımının adını bile ağızlarına almazlar. İşgal edilen yerlerde hristiyanların çocuklarına el koyulduğundan falan bahseder mi? Etmez tabii
aynen kardeşim türkler soykırıma uğradı.
hadi diyeli uğradı. anadoludaki türk varlığı selçukluların eseri. onları devamıyız bir nevi.
onları nasıl kırdı araplar anlatsana? ya da karahanlılar? ya da idil bulgar devleti?
Bahsettiğin kaynağı da zamanında okudum Kuranla çelişen çok şey var:

Bir kadın, sahip olduğu bir kedi yüzünden veya onu bağlaması yüzünden cehenneme girdi: Elin de tuttuğu bu kediye ne yiyecek vermişti ve ne de onu, yeryüzündeki haşaratı yemesi için serbest bırakmıştı; nihayet kedi, açlıktan ölmüştü.

Peygamber Kurana göre ölümden sonra ne olduğunu bilemez yani bu kaynakta da çok çelişen hadis var ve bahsettiğin hadisler iddia edilene göre çok yakın bir tarihte yazılmış yani bunda bile yanlış bilgi varsa hiçbir hadisin güvenilir olmadığı sonucuna varabiliriz

"De ki: Ben kendime bile Allah’ın dilediğinden başka bir fayda ve zarar verecek güce sahip değilim. Eğer gaybı bilseydim, elbette daha çok hayır yapardım ve bana hiçbir kötülük dokunmazdı. Ben sadece inanan bir kavme uyarıcı ve müjdeleyiciyim." (A'raf 7:188)
konuya biraz ortadan girdim ama neresi çelişiyor acaba? özetçe yazarsanız bi bakacağım.
ben de eskiden böyle düşündüğüm oluyordu ama sonradan yanlış olduğuna bütün nerede ne zaman ayetin indiğine vs fikkat etmek gerketiğini öğrendim.
 
aynen kardeşim türkler soykırıma uğradı.
hadi diyeli uğradı. anadoludaki türk varlığı selçukluların eseri. onları devamıyız bir nevi.
onları nasıl kırdı araplar anlatsana? ya da karahanlılar? ya da idil bulgar devleti?
Bahsettiğim olay 680-715 arasında bir zamanda oluyor selçuklularda karahanlılarda o zaman yok idil bulgar devleti de yok yani kronolojiye dikkat etmeni öneririm.
konuya biraz ortadan girdim ama neresi çelişiyor acaba? özetçe yazarsanız bi bakacağım.
ben de eskiden böyle düşündüğüm oluyordu ama sonradan yanlış olduğuna bütün nerede ne zaman ayetin indiğine vs fikkat etmek gerketiğini öğrendim.
Çelişen kısım zaten yazıyor açıklamasıyla yazdım metinde tekrar alıntılayayım:

Peygamber Kurana göre ölümden sonra ne olduğunu bilemez yani bu kaynakta da çok çelişen hadis var ve bahsettiğin hadisler iddia edilene göre çok yakın bir tarihte yazılmış yani bunda bile yanlış bilgi varsa hiçbir hadisin güvenilir olmadığı sonucuna varabiliriz

"De ki: Ben kendime bile Allah’ın dilediğinden başka bir fayda ve zarar verecek güce sahip değilim. Eğer gaybı bilseydim, elbette daha çok hayır yapardım ve bana hiçbir kötülük dokunmazdı. Ben sadece inanan bir kavme uyarıcı ve müjdeleyiciyim." (A'raf 7:188)


Peygamber ölümden sonrasını bilemez apaçık hadiste bunu yaptığı için cehenneme girdi olarak belirtiliyor. Zira kimsenin kimse hakkında böyle konuşmaya hakkı yoktur Kuranda. Peygamber dahi olsa geçerlidir. Çünkü peygamber bir insandır ve hataları olan bir insandır.
 
Parti kötülemek için konu açmak ne kadar mantıklı? Ben bahsi geçen partiyi destekliyorum ya da desteklemiyorum diye bir şey demeyeceğim, fakat bildiğin parti kötülüyorsunuz ve hedef tahtası olarak gösteriyorsunuz. Ülkemizdeki eğitim sisteminin sorunları deyip, adam akıllı işleyebilirdin konuyu.
 
Bahsettiğim olay 680-715 arasında bir zamanda oluyor selçuklularda karahanlılarda o zaman yok idil bulgar devleti de yok yani kronolojiye dikkat etmeni öneririm.

Çelişen kısım zaten yazıyor açıklamasıyla yazdım metinde tekrar alıntılayayım:

Peygamber Kurana göre ölümden sonra ne olduğunu bilemez yani bu kaynakta da çok çelişen hadis var ve bahsettiğin hadisler iddia edilene göre çok yakın bir tarihte yazılmış yani bunda bile yanlış bilgi varsa hiçbir hadisin güvenilir olmadığı sonucuna varabiliriz

"De ki: Ben kendime bile Allah’ın dilediğinden başka bir fayda ve zarar verecek güce sahip değilim. Eğer gaybı bilseydim, elbette daha çok hayır yapardım ve bana hiçbir kötülük dokunmazdı. Ben sadece inanan bir kavme uyarıcı ve müjdeleyiciyim." (A'raf 7:188)


Peygamber ölümden sonrasını bilemez apaçık hadiste bunu yaptığı için cehenneme girdi olarak belirtiliyor. Zira kimsenin kimse hakkında böyle konuşmaya hakkı yoktur Kuranda. Peygamber dahi olsa geçerlidir. Çünkü peygamber bir insandır ve hataları olan bir insandır.
Kronolojiye dikkat etmek lazım da yani zorla geçtiğimiz yok diyorum. Zorla geçirilen vardır yoktur ama biz öyle değiliz demek istedim.
Talas Savaşıile birden olmadık tabii o da yanlış ama zorla din değiştirmek ile Türk kelimesini yan yana bile düşünmek saçma.
Şurada da anlatıyor. Az önce paylaştım sanıyordum.

Ayet kısmını da anlamadım. Siz tartışırken ortadan girdiğim için.
Normalde olsa okurdum önceki sayfalara giderdim ama eskisi gibi vakit geçiremiyorum forumlarda.
 
Daha öncede eğitim sisteminde sorunlar hakkında konu açmıştım ama bugün konuşacağımız konu farklı

Eğitim sisteminin sürekli değiştirilmesi ve kalitesizleştirilmesi, halkı bilinçsiz bırakmak ve sorgulama yetisini zayıflatmak için bir strateji olabilir. AK Parti döneminde eğitim sisteminde yapılan değişiklikler, uzun vadede itaatkar ve sorgulamayan bir toplum yaratma amacına hizmet ediyor olabilir. Peki, bunu nasıl yapıyorlar?


---

1. Eğitim Sistemi Neden Sürekli Değiştiriliyor?

AK Parti, 2002’den bu yana eğitim sisteminde onlarca büyük değişiklik yaptı. Ancak bu değişiklikler kaliteyi artırmak yerine, eğitimi daha kaotik ve düzensiz hale getirdi.

4+4+4 Sistemi (2012):

İlkokul, ortaokul ve liseyi bölerek kesintisiz eğitimi parçaladı.

Çocukların daha erken yaşta dini eğitime yönlendirilmesini sağladı.

Meslek ve imam hatip okullarının önünü açtı, böylece daha az sorgulayan nesiller yetiştirmeye çalıştı.


Sınav Sisteminin Sürekli Değişmesi:

LGS, TEOG, YGS, TYT, AYT...

Öğrenciler her yıl yeni bir sınav sistemiyle karşılaşıyor.

Belirsizlik, eğitimde kaliteyi düşürüyor ve öğrencileri çaresiz hale getiriyor.


Müfredatın Zayıflatılması:

Felsefe ve mantık dersleri azaltıldı, böylece öğrencilerin sorgulama yeteneği zayıflatıldı.

Tarih kitaplarında Osmanlı ve İslam vurgusu artırıldı, modern bilim ve Cumhuriyet tarihi küçümsendi.

Evrim teorisi gibi bilimsel konular kaldırıldı, yerine dini temelli açıklamalar getirildi.



Sonuç olarak, bu değişiklikler halkın bilimsel düşünen ve sorgulayan bireyler olmasını engellemek için yapılmış olabilir.


---

2. Eğitimin Kalitesizleşmesi: İnsanları Bilinçsiz Tutma Stratejisi mi?

AK Parti, eğitimi daha kötü hale getirerek sorgulamayan, eleştirmeyen ve hükümete bağımlı bir toplum yaratıyor olabilir.

Öğretmen Kalitesinin Düşürülmesi

Atanamayan öğretmenler, düşük maaşlarla çalıştırılan ücretli öğretmenler…

Eğitimciler bilinçli olarak zor durumda bırakılıyor, böylece eğitim sistemi zayıflatılıyor.

İtaatkar bir eğitim kadrosu oluşturuluyor, öğretmenler fazla eleştiri yapamıyor.


Öğrencilerin Kalitesiz Eğitime Mahkum Edilmesi

Eğitim sistemindeki kaos, öğrencilerin sağlam bir temel almasını engelliyor.

Eğitimde fırsat eşitsizliği artıyor, sadece zenginler iyi eğitim alabiliyor.

Üniversiteler, bilim üretmek yerine hükümet politikalarını destekleyen kurumlardan biri haline geliyor.



Böylece eğitim seviyesi düşürülen halk, hükümetin propagandalarına daha açık hale geliyor.


---

3. İmam Hatipler ve Dini Eğitimin Ön Plana Çıkması

AK Parti, dini eğitimi artırarak gençleri dini referanslarla yönlendirmeye çalışıyor.

İmam hatip liseleri, normal liselerden daha fazla destek alıyor.

Dini derslerin sayısı artırılırken, bilimsel derslerin içeriği azaltılıyor.

Sorgulayan bireyler yerine, itaat eden nesiller yetiştirilmeye çalışılıyor.


Örnek:

Türkiye’de fizik, kimya, biyoloji gibi derslerin içeriği azalırken, din derslerinin saati artırıldı.

İmam hatip mezunlarının devlet kadrolarına yerleşmesi kolaylaştırıldı.


Bu, bilim yerine dini referanslarla düşünen bir toplum yaratma stratejisi olabilir.


---

4. Üniversitelerin Çökertilmesi ve Akademik Baskı

AK Parti, üniversiteleri kontrol altına almak için rektörleri atama yetkisini kendine aldı ve akademisyenleri baskı altına aldı.

Muhalif akademisyenler görevden alındı veya hapse atıldı.

Üniversitelerde bilim yerine siyasi propaganda ön plana çıkarıldı.

İlk 500’e giren üniversite sayısı düştü, Türkiye’nin akademik gücü zayıflatıldı.


Sonuç: Eğitim seviyesi düşen bir toplum, daha kolay manipüle edilir ve itaatkar hale gelir.


---

5. Eğitimin Zayıflaması Ekonomik Kontrole de Yardımcı Oluyor

Eğitim seviyesi düştükçe, insanlar iyi işlerde çalışamaz ve düşük maaşlı işlere mahkum olur.

Düşük maaşlarla çalışan büyük bir kesim yaratıldı.

Halk, ekonomik krizleri anlamadığı için hükümeti suçlamak yerine dış güçleri suçluyor.

İyi eğitim almış beyinler yurt dışına gidiyor, Türkiye’de itaatkar bir kitle bırakılıyor.


Bu durum, halkın ekonomik olarak da hükümete bağımlı kalmasına neden oluyor.

6.Lise ve Üniversite Diplomalarının Değersizleşmesi (Diploma Enflasyonu)

Eskiden üniversite mezunu olmak bir ayrıcalıktı, ama AK Parti döneminde:

Üniversitelerin sayısı aşırı artırıldı (2002’de 76 üniversite vardı, şimdi 208’den fazla var)

Eğitim kalitesi düşürüldü, üniversite mezunları iş bulamaz hale geldi.

Liseden mezun olanlar bile diplomalarının işe yaramadığını fark etti.

Sonuç olarak, artık diploma almak yeterli değil, çünkü içi boşaltıldı.


Özet: Üniversite sayısı arttı ama kalite düştü, mezun olan herkes işsiz kaldı.

7.Açık Öğretim Lisesi Patlaması: Eğitim Sisteminin Çöküşü

AK Parti, Açık Öğretim Liseleri’ni yaygınlaştırarak eğitimin kalitesini düşürdü.

Eskiden açık öğretim çalışanlar veya eğitimini tamamlayamayanlar için bir seçimdi, şimdi ise liseye gitmek istemeyenlerin kaçış noktası oldu.

2023’te 1.5 milyondan fazla öğrenci açık öğretime kaydoldu.

Normal liselerde disiplin ve devam zorunluluğu varken, açık öğretimde bunlar yok.


Sonuç: Eğitimden tamamen kopan bir gençlik oluştu, birçok kişi diplomayı alıp işsiz kaldı.

8.Eğitimin Ticarileştirilmesi: Özel Okullara Mahkum Sistem

Devlet okullarının bilerek kötü hale getirilmesi, insanları özel okullara mecbur bıraktı.

Öğretmen açığı bilerek kapatılmadı, okullar öğretmensiz kaldı.

Öğrenci başına düşen ders süresi azaldı, derslik sayısı yetersiz kaldı.

İyi eğitim almak isteyen aileler, mecburen özel okullara yönlendirildi.

AK Parti döneminde özel okul sayısı 4 katına çıktı.


Sonuç: Parası olan iyi eğitim alırken, yoksul kesim kalitesiz eğitime mahkum oldu.

9.Devlet Okullarında Para Toplama Zorunluluğu

AK Parti’nin eğitim bütçesini kısıtlaması yüzünden, devlet okulları bile para istemeye başladı.

Okul idareleri, temizlik malzemesi, fotokopi, kırtasiye için velilerden para topluyor.

Bazı okullar, öğrencilere “bağış yapmazsanız yoklama almayız” diyerek baskı yapıyor.

Fakir öğrenciler için eğitim zaten kötüydü, bu durum iyice çıkmaza soktu.


Sonuç: Devlet okulları bile parayla ayakta kalmaya çalışan kurumlar haline geldi.

Öğretmenlerin Yoksullaştırılması ve Saygınlığının Bitirilmesi

AK Parti’nin öğretmen politikaları yüzünden, öğretmenlik mesleği değer kaybetti.

Atama bekleyen 500 binden fazla öğretmen var, ama atama sayıları yetersiz.

Ücretli öğretmenler asgari ücretten bile az maaş alıyor.

Öğretmenlere yapılan zamlar enflasyon karşısında eridi, öğretmenler yoksullaştı.

Okullarda öğretmenlerin yetkisi azaltıldı, öğrenciler tarafından şiddete uğrama oranı arttı.


Sonuç: Öğretmenler geçinemiyor, meslekten soğuyor, eğitim kalitesi düşüyor.

Tarikat ve Cemaatlerin Eğitime Sızması

AK Parti, eğitimi cemaat ve tarikatlara teslim etti.

İmam hatip liseleri arttıkça, normal liseler azaldı.

Devlet yurtları yetersiz bırakıldı, öğrenciler tarikat yurtlarına mahkum edildi.

Bazı belediyeler, tarikatlarla ortak projeler yaparak, dini eğitimleri destekledi.


Örnek: Ensar Vakfı, TÜGVA gibi AK Parti’ye yakın vakıflar, devlet okullarında etkinlikler düzenleyerek eğitim sistemini ele geçirdi.

Sonuç: Devlet eğitimi bağımsız olmaktan çıktı, dini grupların eline geçti.

11.Lise Mezunlarının İşsiz Kalması ve Meslek Liselerinin Çöküşü

Eskiden meslek liseleri, mezunlarına iş garantisi sunardı ama artık hiçbir işe yaramıyor.

Meslek lisesi mezunları fabrikalarda asgari ücrete çalışıyor.

Sanayi ile okulların bağlantısı kesildi, öğrenciler mezun olunca iş bulamıyor.

Çoğu kişi boşuna lise okumuş gibi hissediyor, çünkü meslek liselerinden mezun olanların büyük kısmı işsiz.


Sonuç: Meslek liseleri, gençleri meslek sahibi yapamıyor, sadece diplomalı işsizler üretiyor.

Bütün bunlar, eğitim sisteminin sadece kötü yönetilmediğini, bilinçli olarak kötü hale getirildiğini gösterdini büyük kanıtıdır.

Eğitim daha derin hiç bilinmeyen sorunlar

1. Eğitimde Sessiz Kırılma: Zihinsel Dönüşüm Projesi

AK Parti’nin eğitime en büyük müdahalesi, müfredat ve eğitim sistemini değiştirerek toplumsal yapıyı dönüştürme projesidir.

Eğitim, yalnızca bilgi aktarma aracı olmaktan çıkarıldı ve bir ideoloji üretim mekanizmasına dönüştürüldü.

Eleştirel düşünme, sorgulama, araştırma gibi beceriler kasıtlı olarak geri plana atıldı.

Eğitimde ezberci sistem bilinçli olarak güçlendirildi, çünkü ezberleyen bireyler sorgulamaz, sadece itaat eder.


Gerçek etki:

Genç nesil, siyasete ve yönetime dair sorgulama yetisini kaybetti.

Bilimsel ve eleştirel düşünceden uzak bir toplum yaratıldı, bunun sonucunda "lider kimse ona biat et" kültürü yayıldı.

Alternatif düşüncelere karşı hoşgörüsüzlük arttı, çünkü eğitimde tek yönlü bir perspektif sunuldu.


Bu strateji, eğitim üzerinden toplumu şekillendirmenin en etkili yollarından biri oldu.

2. Yönlendirilmiş Beyin Göçü: En Zeki Öğrenciler Ülke Dışına İtiliyor

AK Parti döneminde en dikkat çeken olaylardan biri beyin göçünün artması oldu. Ancak bu sadece ekonomik nedenlerle değil, bilinçli bir yönlendirme ile yapılıyor olabilir.

Türkiye’de bilimsel çalışma ortamı bilinçli olarak çökertildi.

En parlak öğrenciler Türkiye’de barınamıyor, çünkü eğitim kalitesizleştirildi.

TÜBİTAK gibi kurumlar bilim insanlarını desteklemek yerine "bizden olanları" destekleyen bir sisteme çevrildi.


Derin etki:

Ülkenin en zeki beyinleri bilerek yurt dışına gitmeye mecbur bırakıldı.

Türkiye’de eğitim bilinçli olarak kötüleştirilerek, ülkeye sadece itaat eden bireylerin kalması sağlandı.

Yönetim, sorgulayan değil, yönlendirilen bir nesil yetiştirmeyi hedefledi.


Sonuç olarak, ülkede yalnızca mevcut düzeni sorgulamayan kişiler kalırken, düşünen ve üreten bireyler dışarıya yönlendirildi.


3. Dijital Takip ve Eğitimde Algoritmik Manipülasyon

Eğitim sisteminde öğrencilerin hangi bilgilere ulaşabileceği, nasıl eğitileceği gibi konular artık dijital araçlar ve algoritmalarla kontrol ediliyor.

EBA (Eğitim Bilişim Ağı) gibi sistemler üzerinden öğrencilere belirli kaynakların verilmesi, alternatif kaynaklara erişimin zorlaştırılması

Eğitimle ilgili içeriklerde hükümet yanlısı kaynakların ön plana çıkarılması, muhalif kaynakların sansürlenmesi

Öğrencilerin dijital aktivitelerinin takip edilmesi ve ileride siyasi görüşlerine dair veri oluşturulması


Özetle: Eğitim, sadece okul kitaplarıyla değil, dijital ortamda da yönlendiriliyor ve öğrencilerin gelecekte nasıl düşüneceği bilinçsiz olarak şekillendiriliyor.

4. Özel Okulları AK Parti’ye Yakın Sermaye Gruplarının Ele Geçirmesi

Eğitimdeki en büyük dönüşümlerden biri, özel okulların büyük kısmının AK Parti’ye yakın sermaye grupları tarafından kontrol edilmesi.

MEB bilinçli olarak devlet okullarını kötü hale getirdi, özel okulları zorunlu hale getirdi.

Özel okullarda AK Parti yanlısı eğitim müfredatı ve yönlendirmeler yaygınlaştı.

Eğitimde bağımsız ve özgür düşünce yerine, hükümetin görüşleri doğrultusunda bireyler yetiştirildi.


Sonuç: Eğitim, hükümete yakın sermaye gruplarının elinde bir yönlendirme aracı haline geldi.


---

5. Üniversitelerin Tam Kontrol Altına Alınması: Akademik Özgürlüğün Bitirilmesi

AK Parti döneminde rektör atamaları, akademik özgürlüğün kaybolması ve üniversitelerin tamamen hükümet kontrolüne geçmesi eğitimi bilinçli olarak bozmanın bir diğer yöntemiydi.

Eskiden rektör seçimleri üniversite içinde demokratik bir şekilde yapılırdı, artık tamamen Cumhurbaşkanı tarafından atanıyor.

Üniversitelerde AK Parti’ye yakın olmayan akademisyenlerin kadro alamaması, muhalif akademisyenlerin ihraç edilmesi.

AK Parti’ye yakın akademisyenlerin “profesör” yapılması ve yönetime getirilmesi.

Üniversitelerde öğrencilerin protestolarına izin verilmemesi, akademik özgürlüğün yok edilmesi.


Sonuç: Üniversiteler, bilimsel üretim merkezleri olmaktan çıkıp, hükümetin fikirlerini yayma merkezleri haline geldi.


---

6. Eğitim Bütçesinin Bilerek Kısılması: “Para Yok” Yalanı

AK Parti döneminde eğitime ayrılan bütçeye bakıldığında, gerçekten kaliteli bir eğitim için yeterli kaynak ayrılmadığı görülebilir.

2024 bütçesinde eğitime ayrılan para, Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan bile az.

Yeni okul binaları yerine, dini vakıflara destek verildi.

Öğretmen maaşları bilinçli olarak düşük tutuldu, böylece eğitimde kalite düştü.


Sonuç: Devlet, eğitime kaynak ayırmamayı bilinçli olarak bir politika haline getirdi.


---

SONUÇ: EĞİTİM SİSTEMİ ÜZERİNDEN TOPLUMSAL DÖNÜŞÜM

AK Parti’nin eğitim politikası sadece eğitimi kötüleştirmek değil, bilinçli olarak toplumu dönüştürmek amacıyla yapılan bir mühendislik projesi gibi görünüyor.

1. Sorgulamayan, itaat eden nesiller yetiştirmek için müfredat değiştirildi.


2. En zeki öğrenciler bilerek Türkiye’den dışarıya yönlendirildi, içeride yalnızca yönlendirilen bireyler kaldı.


3. Dijital eğitim araçlarıyla öğrencilerin yönlendirilmesi ve takip edilmesi sağlandı.


4. Özel okullar AK Parti’ye yakın sermaye gruplarının eline geçti, ideolojik eğitim yayıldı.


5. Üniversiteler tamamen hükümet kontrolüne geçti, bilimsel özgürlük sona erdi.


6. Eğitime ayrılan bütçe bilinçli olarak düşük tutuldu, kalite düştü.



Bütün bu adımlar, tesadüfi hatalar değil, eğitimi araç olarak kullanarak toplumu yönlendirme projesinin parçaları oldunu bize gösteriyor.
Aslında daha varda yeter

Peki biz nasıl kendimizi ve yeteğinimizi geliştire biliriz bu ikdirarın bilerek insanları cahilleştiren en kalitesiz eğitim sisteminde ?
1. Bilgiye Özgürce Ulaş

Eğer eğitim sistemi yeterli değilse, bilgiyi kendi başına araştırarak ve öğrenerek açığını kapatabilirsin.

Online Kurslar: Ücretsiz ve kaliteli eğitim veren platformlardan yararlanabilirsin.

Khan Academy → Matematik, fizik, ekonomi vb.

Coursera → Üniversite düzeyinde dersler

Udemy → Yazılım, siber güvenlik, grafik tasarım

MIT OpenCourseWare → MIT’nin ücretsiz dersleri

Türkiye Açık Ders Malzemeleri


Kitaplar Okuyarak Kendini Geliştir:

Ders kitaplarının dışında felsefe, ekonomi, bilim, tarih ve teknoloji alanlarında kitaplar oku.

Alternatif Tarih, Ekonomi ve Eğitim Kitapları araştır. Resmî müfredattan daha geniş perspektif kazanırsın.




---

2. Analitik ve Eleştirel Düşünme Yeteneğini Geliştir

Eğitim sisteminin en büyük eksiklerinden biri öğrencileri ezberci yapması ve eleştirel düşünmeyi öğretmemesi.

Sorgulama Yeteneğini Artır:

Verilen bilgileri doğrudan kabul etme, her şeyi sorgula ve birden fazla kaynaktan doğrula.

Mantık ve felsefe çalış: Özgür düşünebilmek için Platon, Nietzsche, Karl Popper, Noam Chomsky gibi düşünürleri oku.


Tartışma Yeteneğini Geliştir:

Fikirlerini yazılı ve sözlü olarak daha iyi ifade etmek için düşünce egzersizleri yap.

Münazara ve tartışma topluluklarına katıl.

Yabancı Dil Öğren (Özgür Bilgiye Ulaşmak İçin)

Türkiye’de eğitim sisteminin kısıtladığı en büyük şeylerden biri dil öğrenme eksikliği.

İngilizce öğrenmek, alternatif bilgilere, bağımsız araştırmalara ve dünyadaki gelişmelere doğrudan ulaşmanı sağlar.

Dil öğrenmek için kaynaklar:

Duolingo, Memrise, BBC Languages → Kelime ve gramer öğren

Anki, Quizlet → Kelime kartlarıyla hafızanı güçlendir

Voscreen, TED Talks, Coursera → İngilizce dinleme pratiği yapın
tabii ki de yeteneğinizi geliştirin ders çalışmayıda ihmal etmeyin ama bu eğitim sisteminde böyle olmasının amacı sizi biliçsizlendirmek Türkiye çocukları cahilleştirmek ve yeteğinizin geliştirmemek için böyle o yüzden kendinize zaman ayırın ders çalışmayı unutmayın akademik başarı için ama kendinizde zaman ayırmaya unutmayın
Unutma!!
Sizin gibi gençler oluduğu sürece bu ülke gelecek gelişicek hatta en iyi yere gelecektir bu sezin sayenizde olacak
kendinize iyi bakın iyi akşamlar :)

Bu video da yukarda konuştuğumuz hakkında farklı bizim eğitim sistemini anlatıyor isterseniz izliye bilirsiniz
Meslek liseleri kısmı bence çoğunlukla yanlış
 
Eğitim sistemi hiç iyiye gitmiyor derslerim normalde çok iyiydi geçen sene ki anlarım dersleride şuan belge gelmiyor
 
Yeni mesajlar Yeni Konu Aç  

   

SON KONULAR

Forum istatistikleri

Konular
1,157,453
Mesajlar
10,431,824
Üyeler
183,837
Son üye
mambaout
Geri
Top