Neler Yeni

okul ile kendini geliştirme nasıl bir olabilir?

Katılım
27 Eylül 2020
Mesajlar
344
Dahası  
Reaksiyon skoru
271
İsim
Yunus Kaplan
Discord
Sessiz#0307
ÜÇ DİL


En azından üç dil bileceksin
En azından üç dilde
Ana avrat dümdüz gideceksin
En azından üç dil bileceksin
En azından üç dilde düşünüp rüya göreceksin
En azından üç dil
Birisi ana dilin
Elin ayağın kadar senin
Ana sütü gibi tatlı
Ana sütü gibi bedava
Nenniler, masallar, küfürler de caba
Ötekiler yedi kat yabancı
Her kelime arslan ağzında
Her kelimeyi bir bir dişinle tırnağınla
Kök sökercesine söküp çıkartacaksın
Her kelimede bir tuğla boyu yükselecek
Her kelimede bir kat daha artacaksın



En azından üç dil bileceksin
En azından üç dilde
Canımın içi demesini
Canım ağzıma geldi demesini
Kırmızı gülün alı var demesini
Nerden ince ise ordan kopsun demesini
Atın ölümü arpadan olsun demesini
Keçiyi yardan uçuran bir tutam ottur demesini
İnsanın insanı sömürmesi
Rezilliğin dik âlâsı demesini
Ne demesi be
Gümbür gümbür gümbürdemesini becereceksin



En azından üç dil bileceksin
En azından üç dilde
Ana avrat dümdüz gideceksin
En azından üç dil
Çünkü sen ne tarih ne coğrafya
Ne şu ne busun
Oğlum Mernuş
Sen otobüsü kaçırmış bir milletin çocuğusun ...


Bedri Rahmi Eyüboğlu
( 1911 - 1975 )
Mesaj otomatik birleştirildi:

Welcome The Kapitalizm.
 

baltazar

80+ Platinum
Katılım
2 Eylül 2020
Mesajlar
11,588
En İyi Cevap
9
Dahası  
Reaksiyon skoru
17,643
Konum
Ervah-ı Ezel
İsim
A.Ş.
İlgilendiği Kategoriler
Güç Kaynakları
Aynı şeyi yaşıyorum. Aile baskısı çok kötü. Yapacak bir şey yok 2-3 sene sık dişini üniversitede hayata geçirirsin.
 

OsmanUCR

80+ Bronze
Katılım
2 Nisan 2020
Mesajlar
852
Dahası  
Reaksiyon skoru
822
Yaş
20
Konum
Beşiktaş
İsim
Osman Uçar
evet arkadaşlarım abilerim ablalarım sorum bu. Birkaç hafta önce kitap okuma kendimi geliştirme, yazılım öğrenme, girişimcilik hakkında bilgi edinme (aklımdaki fikrin nasıl bir şirket planı olduğunu falan öğrendim) kararı aldım ve uyguladım da ama bu okul hayatı ile pek gitmiyor, şimdiki sınavda resmen Osmanlı misali çökmüşüm. Her hafta deneme sınavı oluyoruz (Özel okul), bu zaten ayrı bir stres ailenin mezun olmazsan iş bulamazsın diretmesi ayrı(12. 11. sınıf değilim). Niyeyse bu diretme içimdeki girişimci ruha her seferinde bir hançer saplıyor giderek öldürüyor, bu son darbeyle biraz daha derine sapladı hançeri. Siz hiçbir milyarderi sevmediği işte çalışırken gördünüz mü? Şahsen ben görmedim. Türkiyenin zaten daha ne kadar memura vb. ihtiyacı olduğu ortada ülkenin yüzde 45 i devlete dayamış sırtını ''Ben devlete kapağı atayım da gerisini boşver'' gibi saçma bir düşünce var herkesde. Belki de bu yüzden gelişemiyoruzdur. Geleceğin milyarderlerine hançerler saplıyoruzdur...

Okulda öğrendiğim bilgilere bir türlü içim ısınmıyor çünkü bana bir şey katacağını düşünmüyorum, düşünemiyorum mantıksız geliyor bu benim lanet bir sınav dışında kullanacağımı düşünmediğim insanların hayal gücünü öldüren sürekli belli seçenekler (şıklar) arasından doğruyu seçtiren sistem. (bu sistem belli bir zaman sonra insanlara öyle bir işliyor ki yeni seçenekler ortaya çıkarmak , bulmak yerine olanları değerlendirmek zorunda bırakıyor bence .) İnsan olmadıktan sonra ne anlamı kalır bunların hepsinin? Sizce de böyle bilgilerden önce küçük kardeşlerimize Japonya gibi insan olmayı, liyakatli olmayı hayvanları sevmeyi, hayatı sevmeyi, kitap okumayı , nasıl daha iyi ve hızlı kitap okunabileceği nasıl kod yazılabileceği nasıl enstrüman çalınacağı gibi bir sürü yararlı, güzel şeyi öğretmek yerine bunları öğreniyoruz?

Bu yaşta benim gibi liseli çocuklara bu kadar yüklenilmesi ne kadar normal sizce? Akranlarım yurt dışında bizim kadar stres yaşamadan bu gençlik yıllarını dilediğince geçirebiliyorken...

Neredeyse hiç uygulama olmayan (uygulama gibi dersler şansım ne kadar yüksek olacak ki en başarılı olduğum kısım ama sistemde yok.) yüzde 80 den fazlası teorik, daha göremediğimiz bilgiyi bize öğreten sözde ''eğitim sistemi'' denen şeyi zaten söylememe gerek yok... Ezber sistemi kadar dandik bir sistem yok, ben istediğim bilgiyi 5 saniye içinde ulaşabiliyorum zaten ezberlememe neden gerek olsun. Bana mantıksız gelen şey zaten bozuk olan bir sisteme eğitilmek gençlerin yüzde kaçının işsiz olduğunu biliyorsunuz. Kendi naçizane önerim eğitim sisteminin gelişmesi açısından insanların belli öğrenme şekilleri var mesela görerek dokunarak işiterek (gene ne kadar şanslı olacağım ki en az görülen öğrenme türüydü yanlış hatırlamıyor isem dokunsal kinestetik türü , benim öğrenme stilim) , insanları 4 yıllık bilgiyi bir günde test eden bir sınav yerine buna göre eğitsek buna göre sınavlar yapsak bence çok daha verimli bir sistem olur. Şimdiki sistem bence fili de maymunu da ağaca tırmanması ile test ediyor, siz bir sporcunun başarısını mesela onun matematik yeteneği ile ölçemezsiniz ki bu düpedüz şaçmalık, siz onu matematik yönüyle değerlendiriyor iseniz o niye sizi sizin spor yeteneğiniz ile değerlendiremiyor?

Hani içimin ısınmasını boşverin her şeyi boşverin derslerim eskisi gibi iyi olsa bile kendi işimi kurmaz isem eğer ne şartlar altında ne kadar kazanacağım belli, en kral meslek olan doktorlukta bile (kesinlikle küçümsemiyorum kutsal meslek) maksimum 3 bin dolar alacağım bu para da giderek düşüyor zaten. Yurt dışında bu miktar 30 yıl eğitim (uzmanlık) almadan da normal bir birey alıyor zaten. Devlet zaten Ezel'deki ''Jilet Ahmet'' gibi dönüyor dolaşıyor para ona gidiyor tabi gittiği yer belli. Klasik bir meslek benim hayalimdeki hayatı bana sunamayacak zaten bunun bilincinde olduğum için belki de bütün bu savaşım. Geçenlerde forumda yurt dışında 1 ay çim biçen çocuğun Türkiyedeki değeri yaklaşık 20 bin TL lik bilgisayar aldığı haberini gördüm içime öyle bir oturdu ki... Yazımı da söyle bir söz ile bitireyim bari

Önemli olan çok yaşamak değil. Yaşadığın süre içerisinde çok şey yapabilmektir.
Deniz Gezmiş

neyse kafam dağınıktı yazdım bir şeyler biraz karmaşık gibi oldu ama oldu bence. yanlışlarım olabilir, ilk kez böyle bir şey yazdım. sizce yanlış düşünüyor da olabilirim yazmak isterseniz fikirlerinizi belli kurallar içinde tabii ki okumaktan memnun olurum
şuan kaçıncı sınıftasın ? 8 mi 9 mu
 
Katılım
15 Ocak 2021
Mesajlar
210
Dahası  
Reaksiyon skoru
60
İsim
HAFIZ MEHMET
evet arkadaşlarım abilerim ablalarım sorum bu. Birkaç hafta önce kitap okuma kendimi geliştirme, yazılım öğrenme, girişimcilik hakkında bilgi edinme (aklımdaki fikrin nasıl bir şirket planı olduğunu falan öğrendim) kararı aldım ve uyguladım da ama bu okul hayatı ile pek gitmiyor, şimdiki sınavda resmen Osmanlı misali çökmüşüm. Her hafta deneme sınavı oluyoruz (Özel okul), bu zaten ayrı bir stres ailenin mezun olmazsan iş bulamazsın diretmesi ayrı(12. 11. sınıf değilim). Niyeyse bu diretme içimdeki girişimci ruha her seferinde bir hançer saplıyor giderek öldürüyor, bu son darbeyle biraz daha derine sapladı hançeri. Siz hiçbir milyarderi sevmediği işte çalışırken gördünüz mü? Şahsen ben görmedim. Türkiyenin zaten daha ne kadar memura vb. ihtiyacı olduğu ortada ülkenin yüzde 45 i devlete dayamış sırtını ''Ben devlete kapağı atayım da gerisini boşver'' gibi saçma bir düşünce var herkesde. Belki de bu yüzden gelişemiyoruzdur. Geleceğin milyarderlerine hançerler saplıyoruzdur...

Okulda öğrendiğim bilgilere bir türlü içim ısınmıyor çünkü bana bir şey katacağını düşünmüyorum, düşünemiyorum mantıksız geliyor bu benim lanet bir sınav dışında kullanacağımı düşünmediğim insanların hayal gücünü öldüren sürekli belli seçenekler (şıklar) arasından doğruyu seçtiren sistem. (bu sistem belli bir zaman sonra insanlara öyle bir işliyor ki yeni seçenekler ortaya çıkarmak , bulmak yerine olanları değerlendirmek zorunda bırakıyor bence .) İnsan olmadıktan sonra ne anlamı kalır bunların hepsinin? Sizce de böyle bilgilerden önce küçük kardeşlerimize Japonya gibi insan olmayı, liyakatli olmayı hayvanları sevmeyi, hayatı sevmeyi, kitap okumayı , nasıl daha iyi ve hızlı kitap okunabileceği nasıl kod yazılabileceği nasıl enstrüman çalınacağı gibi bir sürü yararlı, güzel şeyi öğretmek yerine bunları öğreniyoruz?

Bu yaşta benim gibi liseli çocuklara bu kadar yüklenilmesi ne kadar normal sizce? Akranlarım yurt dışında bizim kadar stres yaşamadan bu gençlik yıllarını dilediğince geçirebiliyorken...

Neredeyse hiç uygulama olmayan (uygulama gibi dersler şansım ne kadar yüksek olacak ki en başarılı olduğum kısım ama sistemde yok.) yüzde 80 den fazlası teorik, daha göremediğimiz bilgiyi bize öğreten sözde ''eğitim sistemi'' denen şeyi zaten söylememe gerek yok... Ezber sistemi kadar dandik bir sistem yok, ben istediğim bilgiyi 5 saniye içinde ulaşabiliyorum zaten ezberlememe neden gerek olsun. Bana mantıksız gelen şey zaten bozuk olan bir sisteme eğitilmek gençlerin yüzde kaçının işsiz olduğunu biliyorsunuz. Kendi naçizane önerim eğitim sisteminin gelişmesi açısından insanların belli öğrenme şekilleri var mesela görerek dokunarak işiterek (gene ne kadar şanslı olacağım ki en az görülen öğrenme türüydü yanlış hatırlamıyor isem dokunsal kinestetik türü , benim öğrenme stilim) , insanları 4 yıllık bilgiyi bir günde test eden bir sınav yerine buna göre eğitsek buna göre sınavlar yapsak bence çok daha verimli bir sistem olur. Şimdiki sistem bence fili de maymunu da ağaca tırmanması ile test ediyor, siz bir sporcunun başarısını mesela onun matematik yeteneği ile ölçemezsiniz ki bu düpedüz şaçmalık, siz onu matematik yönüyle değerlendiriyor iseniz o niye sizi sizin spor yeteneğiniz ile değerlendiremiyor?

Hani içimin ısınmasını boşverin her şeyi boşverin derslerim eskisi gibi iyi olsa bile kendi işimi kurmaz isem eğer ne şartlar altında ne kadar kazanacağım belli, en kral meslek olan doktorlukta bile (kesinlikle küçümsemiyorum kutsal meslek) maksimum 3 bin dolar alacağım bu para da giderek düşüyor zaten. Yurt dışında bu miktar 30 yıl eğitim (uzmanlık) almadan da normal bir birey alıyor zaten. Devlet zaten Ezel'deki ''Jilet Ahmet'' gibi dönüyor dolaşıyor para ona gidiyor tabi gittiği yer belli. Klasik bir meslek benim hayalimdeki hayatı bana sunamayacak zaten bunun bilincinde olduğum için belki de bütün bu savaşım. Geçenlerde forumda yurt dışında 1 ay çim biçen çocuğun Türkiyedeki değeri yaklaşık 20 bin TL lik bilgisayar aldığı haberini gördüm içime öyle bir oturdu ki... Yazımı da söyle bir söz ile bitireyim bari

Önemli olan çok yaşamak değil. Yaşadığın süre içerisinde çok şey yapabilmektir.
Deniz Gezmiş

neyse kafam dağınıktı yazdım bir şeyler biraz karmaşık gibi oldu ama oldu bence. yanlışlarım olabilir, ilk kez böyle bir şey yazdım. sizce yanlış düşünüyor da olabilirim yazmak isterseniz fikirlerinizi belli kurallar içinde tabii ki okumaktan memnun olurum
lgsde naptın knk
 
Top Bottom