- Katılım
- 24 Mart 2025
- Mesajlar
- 222
- Reaksiyon skoru
- 99
Sadece yazmak istediğim için, sadece paylaşmak için...
Diğerleri hemen hemen her LoL karakterine "ilgi" duyardı.
Derdim ki:
Kanka bu Kai'sa'ya nasıl "ilgi" duyuyorsunuz? Zırhı kitin gibi, hatta daha beteri. Ayrı canlı...
Ek olarak Kai'sa zorunda kalırsa sizi bile avlayabilir.
Bunlar sizin için sorun değilse bile o zırh çıkmıyor.
Kanka Akali'nin saçı böyle? Konforsuz, ayrıca savaş sırasında oradan tutabilirler. Hatta o saç kamufle bile olmanı zorlaştır. Bi' de teknik
olarak saç yer çekimine meydan okuyor. Ayrıca Akali neden böyle giyiniyor? Dövmeleri tespit edilmesini kolaylaştırır.
Ek olarak kama ve kuani çok çöp. Plaka, zincir zırhı bile delemezsin.
Onlar sadece terslediler. Ama aşırı mantıksız ki...
Gelecekteki eşimi hep tip olarak canlandırmaya çalışırdım. Bu da saçma geldi, mutlu değilsek ne kadar önemli ki?
Daha sonra temas ettiğimi hayal ettim... Burnunu sürekli açıp kapatabilirdim. Nefes alıp verme sesi sürekll gidip gelirdi mesela.
Sonra saçma şeyler... Kanka koltuk niye var? Temizlemesi de zor, zSuat Abi'min yaptığı gibi yere minder falan sereriz.
Hatta yatak. Boşa yer kaplıyor ve beli desteklemediği için bel ağrın oluyor. Doreamon'daki gibi yerde de yatabiliriz. Ayrıca uzun süredir düz zeminde yatıyorum ve kesinlikle daha iyi.
Sonra o yaparken mutlu olmayacaksa neden... oje sürsün ki? Kokusu beyin-uyuşturuyor gibi zaten. Sökmesi de zahmetli, mutlu olmuyorsa neden yapıyor ki?
Polat Alemder'ın *menemen* olayı. Aslında... Sadece daha çok, komik gelirdi... Eşim mutsuzsa çeşit çeşit yemeğin ne anlamı var ki?
Bunun dışında televizyon mesela. Kafa ütülüyor sadece. İki buçuk saat bunları neden izliyoruz ki? Eskiden televizyon bile yoktu. Herhalde insanlar eşleriyle falan konuşuyordur.
Bunun dışında ehliyet almak, sanki zorundaymışım gibi gelirdi. Hani yok debriyaja basarmış gibi falso verip, vites kolunu kas hafızası ile...
Abi teknik olarak araba neden var
?
Ulaşım!
Toplu taşımaya falan binin...
Konforsuz mu?
Bence araba sürmek daha konforsuz eşinin varlığı hissedemiyorsun bile, yola bakmak zorundasın.
Ama düz otobüste yanyana oturmak bile o anı güzelleştirmez mi?
Niye aşk deyince illa orası akla geliyor? Medyadan dolayı sadece.
Birkaç dakika hayal etsenize. Sadece zor ev anlamsız geliyor di mi? O zaman empati yoksunusun.
Çocuk... Abi niye? Aşırı büyük sorumluluk ki, hatta onu üzme ihtimali bile kötü. Ayrıca hamilelik, o bile çok zordur.
Kanka evlenmek niye bu kadar zorlaştırıldı? Aslında *evlenmek* için ayrı eve çıkmanız bile gerekmiyor. Saçma sapan düğünler neden?
Boşanmak... Kanka mutlu değilseniz ve uğraşmanıza rağmen çözülmüyorsa boşanın abi.
Hani evlenmek ile boşanmak neden bu kadar zor gösterildi.
Seneler önce "Kocama menemen yemesini izlerken aşık oldum."
Ulan mantıklı! MANTIKLI Kİ!
Dün öğlen burnum kanadı. Öleceğimi sandım, evet nu kadar korkağım n'apcan?
Sonra banyo yaptım, aklıma Mirkelam'ın şarkısı geldi...
Olay martı saymakta ya da menemen yemekte bile değil.
Resmen algılamaya başladım. (*Herhalde aylar önce bıraktığım ilaçların etkisi bitti. Zaten yanlış tedaviydi. Kesinlikle hafife almayın. Herhalde 10 ah falan sürdü, abi + yazarken haxa benzemesi bile içimi kemiriyordu.
Hatta daha kötüsü:
Bu ilaçları habersiz içirdiler. Evet, sülalem kafasına göre içirmiş. Sadece üzüyor. Uykumdan uyandırdığı, gözlerimi bile açamadığım ve bir şeyler içtiğim anlar... DbD'deki Knight gibi.
Ondan sonra Selectra aldım, işe yaradı ve iyileştim sandım, bıraktım.
Sonra doktora gittik ve ilk tedaviyi tekrar yaptı. Aylar geçiyor ve sadede kilo alıyordum 80 kilodan 107'ye çıktım.
Daha sonra başka doktor ve 200'lüm Selectra kullanıyorum, iyi. Şimdiden kilo vermeye başladım, daha da garibi...*)
Saç köklerimi hissediyordum, aynadaki yanılsamam gerçekti.
Daha sonra dışarı çıktım, oturuyordum. Kafamdaki sessiz gürültü gitmişti. Hayallerimi kontrol edebileceğimi fark ettim...
"İyi misin?"
"Hah? Kalkayım mı, oturacak mısınız?"
"Sadece çok düşünceliydin."
"Uykusuzluktan herhalde."
Omzuma dokundu ve gitti. Resmen film sahnesi gibi (ki bence ilahi müdahaleler ar inanmayanlar ağlayabilirler)
Sadece... Eşimin karpuz çekirdeğin üflemesini düşünüyordum.
Aslında seneler ilk kez düşünüyordum. Öncekiler sessiz gürültüydü.
Bunun dışında neden kimse hitap falan üretmekten bahsetmiyordu? Aklıma bir sürü şey geldi, hepsi de özeldi.
Mesela...
"Ay parçası."
"Boy aynası."
Şimdi ne alaka di mi? İkisi de yansıtıyor. Ay ışığı güneşten yansıtıyor. Aynanın yansıttığını zaten biliyorsundur!
Yani, ilişkiniz sizin yaptıklarınızın yansıması. Ona iyi davranmak yansır, kötü davranmak? O yansır.
Ama mum ışığı demek onun tükendiğini anlatır. O yüzden demeyin! Güneş falan da demeyin! Eşiniz ilişkinizin tek taraflı olmasını istesin ki?
İlk aklıma gelen buydu:
"Pamukşeker olmuşsun."
"Beni eritiyorsun."
Burada aslında anlam utanmam ile övgüyü kabul etmek, ama erimesi iyi değil.
"Pamukşeker olmuşsun."
"O kadar kolay kırılmam"
Pamukşekerlerde çubuk olur. O da o tahta kadar dayanıksız olmayı kabul etmez falan.
Tabii bunlar size pek güzel gelmeyebilir, siz kendiniz yazın, hayat arkadaşınızla birlikte yazın. Eskiden böyleydi herhalde.
Şimdiyse öyle bir algı var ki.. Dudaktanönpüşmek gibi iki tarafında hazır olması gereken, ilişkiniz ilerledikçe eklenecek şeyler. Ama medyada nası? Öpüşmek yerine ruh değiş tokuşu oluyor.
Bunu paylaşmak istedim...
"Bekle... Biyoloji hocam haklı mıymış?"
"Hep öyleydi kral.'
Diğerleri hemen hemen her LoL karakterine "ilgi" duyardı.
Derdim ki:
Kanka bu Kai'sa'ya nasıl "ilgi" duyuyorsunuz? Zırhı kitin gibi, hatta daha beteri. Ayrı canlı...
Ek olarak Kai'sa zorunda kalırsa sizi bile avlayabilir.
Bunlar sizin için sorun değilse bile o zırh çıkmıyor.
Kanka Akali'nin saçı böyle? Konforsuz, ayrıca savaş sırasında oradan tutabilirler. Hatta o saç kamufle bile olmanı zorlaştır. Bi' de teknik
olarak saç yer çekimine meydan okuyor. Ayrıca Akali neden böyle giyiniyor? Dövmeleri tespit edilmesini kolaylaştırır.
Ek olarak kama ve kuani çok çöp. Plaka, zincir zırhı bile delemezsin.
Onlar sadece terslediler. Ama aşırı mantıksız ki...
Gelecekteki eşimi hep tip olarak canlandırmaya çalışırdım. Bu da saçma geldi, mutlu değilsek ne kadar önemli ki?
Daha sonra temas ettiğimi hayal ettim... Burnunu sürekli açıp kapatabilirdim. Nefes alıp verme sesi sürekll gidip gelirdi mesela.
Sonra saçma şeyler... Kanka koltuk niye var? Temizlemesi de zor, zSuat Abi'min yaptığı gibi yere minder falan sereriz.
Hatta yatak. Boşa yer kaplıyor ve beli desteklemediği için bel ağrın oluyor. Doreamon'daki gibi yerde de yatabiliriz. Ayrıca uzun süredir düz zeminde yatıyorum ve kesinlikle daha iyi.
Sonra o yaparken mutlu olmayacaksa neden... oje sürsün ki? Kokusu beyin-uyuşturuyor gibi zaten. Sökmesi de zahmetli, mutlu olmuyorsa neden yapıyor ki?
Polat Alemder'ın *menemen* olayı. Aslında... Sadece daha çok, komik gelirdi... Eşim mutsuzsa çeşit çeşit yemeğin ne anlamı var ki?
Bunun dışında televizyon mesela. Kafa ütülüyor sadece. İki buçuk saat bunları neden izliyoruz ki? Eskiden televizyon bile yoktu. Herhalde insanlar eşleriyle falan konuşuyordur.
Bunun dışında ehliyet almak, sanki zorundaymışım gibi gelirdi. Hani yok debriyaja basarmış gibi falso verip, vites kolunu kas hafızası ile...
Abi teknik olarak araba neden var
Ulaşım!
Toplu taşımaya falan binin...
Konforsuz mu?
Bence araba sürmek daha konforsuz eşinin varlığı hissedemiyorsun bile, yola bakmak zorundasın.
Ama düz otobüste yanyana oturmak bile o anı güzelleştirmez mi?
Niye aşk deyince illa orası akla geliyor? Medyadan dolayı sadece.
Birkaç dakika hayal etsenize. Sadece zor ev anlamsız geliyor di mi? O zaman empati yoksunusun.
Çocuk... Abi niye? Aşırı büyük sorumluluk ki, hatta onu üzme ihtimali bile kötü. Ayrıca hamilelik, o bile çok zordur.
Kanka evlenmek niye bu kadar zorlaştırıldı? Aslında *evlenmek* için ayrı eve çıkmanız bile gerekmiyor. Saçma sapan düğünler neden?
Boşanmak... Kanka mutlu değilseniz ve uğraşmanıza rağmen çözülmüyorsa boşanın abi.
Hani evlenmek ile boşanmak neden bu kadar zor gösterildi.
Seneler önce "Kocama menemen yemesini izlerken aşık oldum."
Ulan mantıklı! MANTIKLI Kİ!
Dün öğlen burnum kanadı. Öleceğimi sandım, evet nu kadar korkağım n'apcan?
Sonra banyo yaptım, aklıma Mirkelam'ın şarkısı geldi...
Olay martı saymakta ya da menemen yemekte bile değil.
Resmen algılamaya başladım. (*Herhalde aylar önce bıraktığım ilaçların etkisi bitti. Zaten yanlış tedaviydi. Kesinlikle hafife almayın. Herhalde 10 ah falan sürdü, abi + yazarken haxa benzemesi bile içimi kemiriyordu.
Hatta daha kötüsü:
Bu ilaçları habersiz içirdiler. Evet, sülalem kafasına göre içirmiş. Sadece üzüyor. Uykumdan uyandırdığı, gözlerimi bile açamadığım ve bir şeyler içtiğim anlar... DbD'deki Knight gibi.
Ondan sonra Selectra aldım, işe yaradı ve iyileştim sandım, bıraktım.
Sonra doktora gittik ve ilk tedaviyi tekrar yaptı. Aylar geçiyor ve sadede kilo alıyordum 80 kilodan 107'ye çıktım.
Daha sonra başka doktor ve 200'lüm Selectra kullanıyorum, iyi. Şimdiden kilo vermeye başladım, daha da garibi...*)
Saç köklerimi hissediyordum, aynadaki yanılsamam gerçekti.
Daha sonra dışarı çıktım, oturuyordum. Kafamdaki sessiz gürültü gitmişti. Hayallerimi kontrol edebileceğimi fark ettim...
"İyi misin?"
"Hah? Kalkayım mı, oturacak mısınız?"
"Sadece çok düşünceliydin."
"Uykusuzluktan herhalde."
Omzuma dokundu ve gitti. Resmen film sahnesi gibi (ki bence ilahi müdahaleler ar inanmayanlar ağlayabilirler)
Sadece... Eşimin karpuz çekirdeğin üflemesini düşünüyordum.
Aslında seneler ilk kez düşünüyordum. Öncekiler sessiz gürültüydü.
Bunun dışında neden kimse hitap falan üretmekten bahsetmiyordu? Aklıma bir sürü şey geldi, hepsi de özeldi.
Mesela...
"Ay parçası."
"Boy aynası."
Şimdi ne alaka di mi? İkisi de yansıtıyor. Ay ışığı güneşten yansıtıyor. Aynanın yansıttığını zaten biliyorsundur!
Yani, ilişkiniz sizin yaptıklarınızın yansıması. Ona iyi davranmak yansır, kötü davranmak? O yansır.
Ama mum ışığı demek onun tükendiğini anlatır. O yüzden demeyin! Güneş falan da demeyin! Eşiniz ilişkinizin tek taraflı olmasını istesin ki?
İlk aklıma gelen buydu:
"Pamukşeker olmuşsun."
"Beni eritiyorsun."
Burada aslında anlam utanmam ile övgüyü kabul etmek, ama erimesi iyi değil.
"Pamukşeker olmuşsun."
"O kadar kolay kırılmam"
Pamukşekerlerde çubuk olur. O da o tahta kadar dayanıksız olmayı kabul etmez falan.
Tabii bunlar size pek güzel gelmeyebilir, siz kendiniz yazın, hayat arkadaşınızla birlikte yazın. Eskiden böyleydi herhalde.
Şimdiyse öyle bir algı var ki.. Dudaktanönpüşmek gibi iki tarafında hazır olması gereken, ilişkiniz ilerledikçe eklenecek şeyler. Ama medyada nası? Öpüşmek yerine ruh değiş tokuşu oluyor.
Bunu paylaşmak istedim...
"Bekle... Biyoloji hocam haklı mıymış?"
"Hep öyleydi kral.'