Sizler sokağa çıkıp özgürlüğünüzü savunmayı öğrenirseniz o zaman kalkar.
Ne zaman adam olacağız biliyor musunuz? Kendimiz için istediklerimizi başkaları için de talep edebildiğimiz zaman. İnstagramın erişime engelini bir özgürlük kısıtlaması olarak gördüğümüz kadar, bir başkasının yaptığı paylaşımın kaldırılmasını da bireysel ifade özgürlüğüne darbe olarak gördüğümüz zaman gerçekten bir şeyler değişecek. Çünkü özgürlük sadece siz ve doğrularınız için geçerli değildir. Bir başkasının kendisini ifade, görüş ve fikirlerini yayma hakkına saygı gösterdiğiniz zaman gerçekten güzel olacak her şey. Keyfiliğe ve zorbalığa sadece size veya doğrularınıza yapıldığı zaman değil, her kime yapılırsa yapılsın karşı çıktığınız zaman daha güvende olacaksınız. Bir coğrafyada bir zulüm varken, buna karşı tüm dünyada ses yükseltilirken, buna karşı çıkanları sindirmeye çalışmadığınız zaman gerçekten bir şeyler değişecek. İsmail Haniye'yi sevmeyebilirsiniz, kimse sizi sevemeye zorlayamaz, ama sevenlerinin anmasına karşı yapılan kısıtlamaya da en azından platform kısıtlaması kadar ses çıkardığınız zaman gerçekten adil ve demokrat olacaksınız. Fikrini veya görüşlerini beğenmediğiniz insanlar hakkında yalan yanlış şeyleri paylaşmayı bıraktığınız zaman daha huzurlu olacak her şey. Çünkü sizin gibi olamayanlara, sizin gibi düşünmeyenlere karşı zorbalık yaparak değerlerini aşağılayarak sadece toplumsal barışı zedelersiniz. Yani herkesin fikir ve kanaatini ifade edebilmesini sağlamak hepimizin görevi. Bu fikir ve kanaatleri beğenmesek yanlış bulsak bile. Çünkü aklı başında, fikrine güvenen, entelektüel zemini sağlam bireyler, gayet medeni ve yapıcı biçimde bir şeyleri tartışıp ortak akılla daha doğruyu bulabilirler. Yoksa sadece birbirinden nefret eden, kendi doğrusunu karşıya dikte eden bir toplum oluruz ki, gidişat o yönde, böyle toplumlardan kimseye hayır gelmez. Lütfen insanların fikirlerine, inançlarına, dillerine, yaşam tarzlarına, karşı daha fazla saygılı olalım. Biz saygılı olalım ki karşımızdakinden de bu saygıyı bekleyebilelim.