Merhaba arkadaşlar. Öncelikle söylemeliyim ki bu liste tahmininden uzun oldu. O yüzden çayınızı kahvenizi hazırlayın arkanıza yaslanın Bu yazımda sizlere birbirinden kaliteli anime filmleri önereceğim. Önereceğim filmler benim kendi izlediğim ve beğendiğim filmler olacaktır. Her anime severin bu filmleri tanıyıp izlemesini öneriyorum. "Spoiler" başlığı altında filmin konusunu yazacağım ki yazı kalabalığı olmasın. Yani spoiler vermeyeceğim içiniz rahat olsun. Konu kısmı alıntı olacaktır. Bu liste belli bir sıralamada olmayacaktır. Yani en kötüden iyiye gibi bir sıralaması yoktur. Hepsi çok iyi filmlerdir. Başlayalım.
Chihiro, babasının iş değişikliği nedeniyle bulunduğu şehirden taşınmak zorunda olan 10 yaşında üzgün ve biraz da hırçın bir kız çocuğudur. Chihiro ve ailesi, yaptıkları yolculuk esnasında ilginç olaylarla karşılaşacaklardır. Yanlış girdikleri bir yolda, karşılarına çıkan bina karşısında durmak zorunda kalırlar. Chihiro'nun hissettiği tedirginlikle binaya girmek istememesini ve yola devam etme isteğini ailesi umursamaz ve küçük kızın tüm ısrarlarına rağmen anne ve baba bir tünelden geçip ilerlemeye devam eder. Terkedilmiş bir eğlence parkı olduğunu düşündükleri yerde, hazır yemeklerin olduğunu gördükleri lokantadaki bu yemekleri yiyen anne ve babasını uyaran ve kendisi yemeği reddeden Chihiro, onları orada bırakıp etrafa bakmak için uzaklaşır. Karşılaştığı bir çocuk ondan oradan gitmesini ister ve Chihiro geri döndüğünde anne ve babasını birer domuza dönüşmüş olarak bulur. Chihiro, anne ve babasına yardım etmek ister ancak ortalık bir anda hayalet karnavalına dönüşür. Hapis kaldıkları bu büyülü ortamdan onları kurtarmak mızmız, şımarık ve huysuz Chihiro'ya kalır. Hayatta kalmak için, kendisini bir çeşit hayalet ve Shinto tanrılarının banyo evi olan otele kabul ettirmek zorunda kalan Chihiro, bu banyo evinde hayaletlerin gizem perdesini aralamakla kalmayacak, aynı zamanda kendisine yardım eden esrarengiz Haku ile aşkın büyüsünü de keşfedecektir.
Not: Ayrıca film, en iyi animasyon dalında Oscar ödülü sahibidir. İzlenmesi şiddetle tavsiye edilir.
2- Grave of The Fireflies "Ateşböceklerinin Mezarı" (1988)
Yönetmen: Isao Takahata (Saygı ve rahmetle anıyoruz)
Tür: Savaş - Tarihi - Dram
IMDB: 8.5
2. Dünya Savaşı, Japonya. Savaşın sonu yaklaşmaktadır ve bir tren istasyonunun dışında genç bir adam görürüz. "İşte burası öldüğüm yer."
2. Dünya Savaşı devam etmektedir. 14 yaşındaki Seita ve 4 yaşındaki kız kardeşi Setsuko, babaları donanmayla birlikte savaşa gittiği için anneleri ile birlikte yaşamaktadırlar. Bir Amerikan hava saldırısı sırasında anneleri ölür ve teyzeleri tarafından evlat edinilirler. Teyzelerinin evinde gördükleri muameleden rahatsız olan kardeşler, kendi başlarına yaşam savaşı vermeye başlarlar. Bu süreçte açlık, önyargı ve kendi gururları ile mücadele eden kardeşler kendi savaşlarını verecektir.
Not: Dramı o kadar şiddetlidir ki ikinci kez izlemeyi kaldıramadım. Hatta bu yazıyı yazarken sahneler aklıma geliyor içim parçalanıyor. Savaş çok kötü bir şey.
Yönetmen: Mori Masaki
Tür: Savaş - Tarihi - Dram
IMDB: 8.0
Yalınayak Gen, atom bombasının öncesini, bombanın atıldığı günü ve sonrasını, bir çocuğun gözünden anlatan güçlü, trajik ve otobiyografik bir öyküdür. Duyguların ve yaşananların dürüstçe ifadesi, dünyanın dört bir yanındaki çocuklara ve yetişkinlere hitap etmektedir. Yalınayak Gen, savaşın masum insanlara yaşattığı acıların bir hatırlatıcısı ve korkunç bir acı kaynağı olan atom bombasının belgesidir.
Not: Evet yine bir savaş filminden devam ediyoruz. Hiroşima'ya atılan atom bombasının etkilerini tüm çıplaklığı ve çarpıcılığı ile bizlere gösteriliyor. Öyle sahneler vardır ki kan dondurucudur. Rahatsız edici sahneler yer almaktadır. Yine diyorum savaş çok kötü bir şey. Bu film iki filmden oluşmaktadır. Devam filmini izlemeniz tavsiye edilir.
4- 5 Centimeters Per Second "Saniyede 5 Santimetre" (2007)
Bu film 3 hikayenin bir araya gelmesinden oluşuyor; ilk bölüm “Okasho,” Takaki ile Akari'nin bir araya geldikleri günü gösterir. Sonraki bölüm, “Cosmonaut,”da başka birinin bakış açısıyla bu buluşmadan sonra Takaki’nin hikayesi anlatılır. Son bölüm olan “Byosoku 5 centimeter,”da ise düşünceleriyle ilgili kısa klipler vardır. 1. Hikaye: The Chosen Cherry Blossoms - Ōkashō (26 Dakika): Ailesinin iş değişikliğinden dolayı Akari Shinohara, ilkokulu bitirdikten sonra Takaki’den ayrılmak zorunda kalmıştır. Takaki ve Akari arasındaki derin bağlar, onların bugüne kadar birbirlerinden kopmasını engellemiş ve birbirleriyle mektuplar yoluyla iletişim kurmuşlardır. Ancak Takaki, ailesinin Kagoshima’ya taşınacağını öğrenince bu fırsatı değerlendirerek trenle Akari’nin ziyaretine gitmeye karar verir 2. Hikaye: Cosmonaut (21 Dakika): Yıllar geçmiş ve Takaki lise son sınıf öğrencisi olmuştur. Takaki, hala Akari için mektuplar yazmakta fakat bu nektupları Akari’ye göndermemektedir. Bu sırada Takaki’nin sınıf arkadaşı Kanae Sumita, takaki’ye aşık olmuş ancak Takaki’ye açılmak için gerekli cesareti toplayamamıştır. 3. Hikaye: 5 Centimeters per Second (16 Dakika):Yıl 2008, Akari ve Takaki’nin yolları ayrılmıştır. Takaki, bir bilgisayar programcısı olarak artık Tokyo’da yaşamaktadır. Akari ise evlilik hazırlığı yapmaktadır. Bir gün, Takaki, trenyolunun orada, kendisine tanıdınık gelen bir bayan görür.
Not: Makoto Shinkai, aynı zamanda Kimi no Na wa'yı yönetmiştir. İzlemeniz için bu bile teşvik edici bence.
Mori Eto'nun aynı isimli gençlere yönelik romanından uyarlanmış olup 1999'da Sankei Genclik Yayımları Kültürel Ödülü'nü kazanmıştır. İçindeki ağır kasvetli ortamla Ecel Treni son istasyona yaklaşmaktadır ancak bu kederli ruhlardan birine seçilmiş olduğu ve tekrar hayata dönme şansı elde ettiği söylenir. Henüz intihara teşebbüs etmiş bir çocuk olan 14 yaşındaki Kobayashi Makoto'nun bedenine yerleştirilecektir. Bu talihli ruh, denetmeni Purapura'nın gözetimi altında eski hayatında yaptığı hataları ve kötülükleri keşfetmelidir. Lakin Makoto'nun bedenindeki vakti sınırlıdır. Ayrıca Makoto'nun neden intihara kalkıştığı ve yakaladığı bu ikinci fırsatta hayattan nasıl zevk alması gerektiğini öğrenmesi gibi görevler de verilmiştir.
Yönetmen: Koichi Chigira
Tür: Fantastik - Aksiyon - Macera - Doğaüstü Güçler
IMDB: 6.6 (Düşük olduğuna bakmayın ağır underrated olduğu için bilen yok)
10 yaşında, sakin ve uysal bir kişiliği sahip olan Wataru, o gün hayatının en kötü dakikalarını yaşayacağını bilmemektedir. Babası, metresi ile birlikte, Wataru ve annesini arkada bırakarak kaçar. Bu şoka ve acıya dayanamayan annesi hastahaneye kaldırılır.
Okul arkadaşı Mitsuru sayesinde, güya perili bir binaya girer ancak bu bina "Vision" adında hayali bir dünyaya açılan kapıdır. Ölmekte olan annesini kurtarmak için bu dünyaya giren Wataru. Bu fantastik dünyada; büyünün, arkadaşlığın, sevginin ve inanmanın gücünü bulacaktır.
7- Ponyo on the Cliff by the Sea "Küçük Deniz Kızı Ponyo" (2008)
Ponyo, kırmızı elbise giyen ve insan olmak isteyen bir Japon süs balığıdır. Deniz kenarında, iç denize bakan bir kayanın üzerinde yaşayan beş yaşındaki Sosuke, bir sabah, kayalık sahilinde oynarken, saçlarını reçel kavanozuna sıkıştırmış Ponyo ile tanışır. Sosuke onu kurtarıp plâstik bir kovaya koyar. Zaman geçtikte Ponyo ve Sosuke birbirlerine hayran kalırlar. Sosuke, Ponyo'ya korkmamasını ve onu koruyacağını söyler. Ama bir zamanlar insan olan Ponyo'nun babası Fujimoto onu okyanusa dönmesi için zorlar. Ponyo, insan olmak istediğini söyler ve istemeden de olsa dünyanın ekoloji dengesini bozar.
Yönetmen: Mamoru Oshii
Tür: Mecha - Aksiyon - Bilim Kurgu - Seinen - Psikolojik
IMDB: 8.0
2029 yılında dünya günlük yaşamın her alanına yayılmış sınırsız bir elektronik ağ ile birbirine bağlıdır. İnsanlar, cyborglar, robotlar ve yapay zekaya sahip programlar bu ağın birer parçasıdır. İnsanları diğer yaşam formlarından ayıran tek ayırt edici özellik ise sahip oldukları hayaletlerdir. Hayalete sahip her türlü canlı, tamamı ile sibernetik bir vücuda sahip olsa da insan olarak tanımlanmakta ve insana dair her türlü hak ve özgürlüklerden yararlanabilmektedir. Ancak, siber suçlular hayaletleri yönlendirmekte, algısal verilere ulaşılabilmekte hatta hafızalar silinip üzerlerine yenilerini yazılabilmektedir. Böyle bir ortamda, insanlığın, bilincin ve varoluşun bilinen tanımları bile netliklerini yitirmektedir. Japonya’nın Ulusal Kamu Güvenliği Komisyonu teşkilatında yarı özerk konumda faaliyet gösteren 9. Şube personeli yukarıda anılan suçlara karşı mücadele eden özel bir birimdir. Teşkilatın harekat lideri, vücudu tamamı ile sibergenetik organ ve uzuvlardan oluşan Binbaşı Motoko Kusanagi ve ekibi, siber suçlulara karşı yürüttükleri operasyonlar esnasında Kuklacı adındaki oldukça tehlikeli ve kimliği tespit edilemeyen bir siber suçluya ulaşır. Motoko Kusanagi ve 9. Şube çok geçmeden Kuklacının gerçek kimliği ve amaçları ile karşı karşıya kalacaktır.
Not: 2008 yılında Ghost In The Shell 2.0 adıyla, 1995 yapımı orijinal versiyonun "remastered" edilmiş hali çıkmıştır. Daha iyi çizimlerle izlemek istiyenler 2.0 versiyonu izleyebilirler. Ayrıca filmin Ghost In The Shell: Innocence adında devam filmi de bulunmaktadır. Yine ayrıca Ghost In The Shell: Stand Alone Complex adında 26 bölümlük anime serisi vardır. Dileyenler izleyebilir fena değildir. Batı sinemasında ise Scarlet Johansson'un oynadığı 2017 yapımı Hollywood filmi kanımca izlenmemelidir. Tavsiyem bu filmi sakin kafayla izlemeniz. Daha kolay oturur kafanızda.
Kurumi ve Hal’ın mutlu hayatları uçak kazası sonucunda bambaşka bir hale gelmiştir. Hal’ı kaybeden Karumi, beraberinde yaşama isteğini de kaybeder. Hal’ın yerine geçen robot Hal, O’nun tarafından kabul edilip Karumi’ye yaşama isteğini geri verebilecek midir?
10- Children Who Chase Lost Voices "Kayıp Seslerin Peşinde" (2011)
Asuna, küçükken yitirdiği babasından hatıra kalan radyodan, bir gün gizemli bir müzik duyar. Bunun sonrasında garip bir yaratıkla karşılaşır ve onu boynunda bir kristal taşıyan çocuk kurtarır. Adı Shun olan bu çocuk, Asuna'ya sıcak davrandığından dolayı Asuna'da ona ilgi duyar. Ancak bu ani tanışmanın ardından acı bir ayrılık yaşanır ve Asuna tekrar Shun'u görmek için efsanevi bir dünyaya yolculuk yapar.
Yönetmen: Hayao Miyazaki
Tür: Romatizm - Bilim Kurgu - Dram
IMDB: 8.2
Sophie, şapka dikmekle geçimini sağlayan genç bir kadındır. Bir gün şehirde dolaşırken, Howl adında yakışıklı bir büyücüye rastlar. Büyücü, Sophie‘yi o an için kötü ruhların elinden kurtarmıştır. Ancak karanlık tarafın büyücü lideri, Sophie‘yi yalnız iken yakalar. Onu lanetleyerek yaşlı bir kadına çevirir, sonra da Howl‘a mesajını iletmesini söyler. Sophie, bir süre çaresizce bekledikten sonra, bu yaşlı bedeniyle derdine bir çare bulmak için yola çıkar. Uzun bir yolculuğun ardından Howl’ın yürüyen kalesine ulaşır. İçeri girdiğinde ise kendisini bambaşka sihirli bir dünya beklemektedir.
12- Hotarubi no Mori e "The Light of a Firefly Forest" (2011)
Hotaru altıncı yaşından itibaren her yaz tatilini amcasının yanında geçiriyordur. Bir yaz tatili, etrafı gezerken ormanda kaybolur ve kaybolduğu yerde de maskeli bir gençle karşılaşır. Hotaru, gence koşarak onu ormandan çıkartmasını ister ki, genç de Hotaru ona dokunmasın diye ondan kaçar çünkü genç adam bir Youkai’dir (orman cini) ve bir insan ona dokunursa, genç adam yok olur. Gin adındaki bu youkai, genç Hotaru’ya ona dokunmaması şartıyla ormandan çıkış yolunu gösterir.
Hotaru bu gençten çok etkilenir ve her yaz tatili amcasının yanına geldiğinde, koşarak ormana Gin’in yanına gider. Yıllar geçtikçe de bu ikilinin arasındaki bağlar güçlenir.
Yönetmen: Naoko Yamada
Tür: Shounen - Dram
IMDB: 8.2
Ishida Shouya sağır bir kıza başka okula transfer olmasına sebep olacak kadar zorbalık eder. Sonuç olarak da kendisini arkadaşsız ve gelecek için planları olmayan biri olarak zorbalığa uğrarken bulur.
14- Kiki's Delivery Service "Küçük Cadı Kiki" (1989)
Kiki bir cadı olan becerikli ve cesur bir kızdır. Ancak cadılığın tek yeteneğine sahiptir: uçabilmek. Diğer genç cadılar gibi, o da 12 yaşında kendisine bir şehir aramaya koyulur. Her zaman yanında olan sadık kara kedisi Jiji ile süpürge sopasına atlar ve okyanus kenarında bulunan büyük bir şehre gider. Başta gergin olsa da, hemen paket teslimatı işine girişir. Kiki birçok insanla tanışır ve birçok maceraya atılır. Süpürge sopasını çalan hırsızla daha sonradan dost olan Kiki şehrin geleneksel Yeni Yıl maratonunu cesur bir şekilde kurtarır. Kiki’nin kendine güveni ve farkındalığı eşsiz yeteneklerine değer vermeyi öğrenince artar. Kiki’nin yardımıyla insanlar herkesin kendisine özel bir karakter veren bir sihri olduğunu fark eder. Bizlere Astrid Lindgren’in Adventures of Pippi Longstocking ve Jill Murphy’nin The Worst Witch gibi çocuk klasiklerini anımsatan bu büyüleyici ve keyifli hikayede Kiki’nin yaptığı her şeyde hem mizah hem de samimiyet vardır.
Mitsuha, kırsal kesimde, dağların etrafını sardığı bir kentte yaşamaktadır. Belediye başkanı olan babası genellikte evde bulunmadığından evinde daha çok ilkokul öğrencisi kız kardeşi ve büyük annesiyle kalan Mitsuha her ne kadar dürüst bir kişiliğe sahip olsa da ailesinin Shinto tapınağına ait geleneklerden ve babasının seçim kampanyasında yer almasından hiç hoşlanmamaktadır. Kırsal kesimde yaşadığı için içten içe üzülmekte ve Tokyo’daki harikulade şehir hayatını arzulamaktadır. Taki ise Tokyo’nun merkezinde yaşayan liseli bir gençtir. Arkadaşlarıyla zaman geçirmekten hoşlanan ve bir İtalyan restoranında yarı zamanlı çalışan Taki, mimariye ve güzel sanatlara ilgi duymaktadır. Günlerden bir gün rüyasında daha önce hiç gitmediği dağlar arasına kurulmuş bir şehirde yaşayan genç bir kız olduğunu görür. Mitsuha ise erkek olduğu bir rüya görecektir. Rüyalarının arkasındaki sır nedir?
Not: Sinemada izlediğim ilk anime filmi olmasından dolayı yeri bende çok ayrıdır. Şiddetle izlenmesi tavsiye edilir.
16- Mary and the Witch's Flower "Meary to Majo no Hana" (2017)
Hikâyemizin kahramanı Kırmızı Konak Köyüne yeni taşınan kırmızı saçlı Mary isimli bir kızdır. Mary okulun başlamasına daha bir hafta olması sebebiyle sıkılıyordu. Ve bir gün Tib isimli siyah bir kedinin peşinde ormana gider. Orada ilginç bir çiçek bulan Mary, o çiçeğin onu hayal bile edemeyeceği bir dünyaya götüreceğinden habersizdir.
Sheeta isimli küçük bir kız, uçan bir gemide askerler tarafından esir tutulmuşken, gemi korsanların saldırısına uğrar. Sheeta bu fırsattan yararlanarak kaçmaya kalkar ancak gemiden aşağı düşer. Boynundaki sihirli taş onun hayatını kurtarır ve Pazu adında küçük bir çocuğun kollarına usul bir iniş yapar. Askerler ve korsanlar arasında sıkışıp kalan bu ikili birlikte pek çok maceraya atılacaktır. En önemlisi de Sheeta 'nın boynundaki kolye, Laputa adındaki gizemli uçan bir adanın yerini göstermektedir.
Yönetmen: Katsuhiro Otomo
Tür: Korku Gerilim - Bilim Kurgu - Psikolojik
IMDB: 7.6
Katsuhiro Otomo'nun 1995 tarihli Memories isimli yapımı 3 bağımsız öyküden oluşur. Yönetmenliğini Koji Morimoto'nun gerçekleştirdiği ve senaryosunu Satoshi Kon'un yazdığı Magnetic Rose, aldıkları SOS sinyallerini araştırmak için dünya yörüngesindeki bir enkaz yığınına giren, Corona gemisi personelinin karşılaştıkları tuhaf olayları konu alır. Tensai Okamura'nın yönettiği Stink Bomb'da genç bir laboratuar asistanı kaza eseri biyolojik bir silaha dönüşür. Katsuhiro Otomo'nun yönettiği son bölüm, Cannon Fodder ise bilinmeyen bir düşmana karşı sürekli savaşan bir şehrin günlük yaşamını anlatır.
Kenichi ve dedektif amcası Shunsaku Ban, Japonya’dan ayrılıp Dr. Laughton adındaki bir suçluyu aramak üzere Metropolis’e giderler. İnsanlardan ve robotlardan oluşan bir nüfusa sahip dev bir şehir olan Metropolis’deki anti-robot hareketlerinin içinde olduğuna inanılan bilim adamı Dr. Laughton’ı gizli laboratuarında bulduklarında ise büyük bir patlama olur ve Kenichi ile amcası birbirlerinden ayrılırlar. Bu sırada Kenichi’nin karşısına Tima adında bir kız çıkar. Bir yandan farklı nedenlerle Tima’nın peşine düşen Duke Red ve üvey oğlu Rock’tan kaçan, bir yandan da hiçbir şey hatırlamayan bu güzel kıza yardımcı olmaya çalışan Kenichi; Tima’nın, Metropolis’i ele geçirmek üzere yaratılan üstün bir android olduğundan ve bu yaratılışın arkasındaki diğer amaçlardan habersizdir.
Not: Bu film, Fritz Lang'ın 1927 yılında yönettiği, bilim kurgu başyapıtı olan Metropolis'in anime uyarlamasıdır.
Yönetmen: Satoshi Kon (Saygı ve rahmetle anıyoruz)
Tür: Fantastik - Tarihi - Romantizm - Macera - Dram
IMDB: 7.9
Studio Gin'ei film yapımcısı Gen'ya Tachibana, gençlik yıllarının ünlü film yıldızı Chiyoko Fujiwara'nın hayatını belgesel haline getirmeye karar verir. Chiyoko 1930'dan 1960'a kadar çalıştığı stüdyonun baş kadın oyuncusu olmuştur. Ama kariyerinin zirvesinde oyunculuğu bırakıp inzivaya çekilmiştir. Tachibana ve ekibindeki insanlar Chiyoko hayatını anlatırken kendilerini eşsiz hatıraların saklandığı bir zaman tünelinde bulurlar.
4 yaşındaki Kun, yeni doğan kız kardeşiyle tanıştığı zaman dünyası tepetaklak olur. Mirai isimli bu bebek kısa sürede ailedeki herkesin kalbini kazanır. Ailedeki herkesin bebek Mirai'ye özen göstermesiyle Kun'un içinde kıskançlık duyguları uyanır. Kun, bu duygular içerisindeyken evlerinin bahçesinde içlerinde gelecekten gelen Mirai'nin de olduğu çeşitli kişilerle tanışır. Bu kişilerden bazıları geçmişe, bazıları ise geleceğe aittir.
Not: Bu film ülkemizde de sinemalarda gösterime girmiştir.
Momo 11 yaşında babasını kaybetmiştir. Babasının ölümü nedeniyle, Momo ve annesi Tokyo'dan ayrılmış ve Setouchi isimli küçük bir adada bulunan eski aile evine taşınmışlardır. Momo, rahmetli babası tarafından yazılmış ama bitmemiş bir mektup alır. Mektup sadece ''Momo'ya'' kelimesini içeriyordur. Momo'nun aklı babasının ne anlatmak istediği soruları ile doludur ve ayrıca o küçük bir adadaki hayata alışmakta zorluk çekiyordur. Daha sonra Momo kaldığı evin tavan arasında bir kitap bulur ve bu kitap onu macera dolu yeni bir dünyaya götürür.
Komşum Totoroda, anneleri hastayken bir köye çekilen Satsuki ile kız kardeşi, orman yaratığı Totorolarla tanışıp bambaşka bir maceraya sürüklenecektir. Şehrin telaşından uzakta, ruhların ve sihrin gizemli yerini ve Totoro orman yaratıklarının arkadaşlığını keşfederler. Yaz zamanının kaygısızlığı üzerine kurulmuş bir aile filmi olarak tasarlanan My Neighbour Totoro ile Hayao Miyazaki'nin unutulmaz karakterleriyle zenginleştirilmiş hayalgücü ve arkadaşlığın bir masalını yaratıyor. Çocukluğun perimasalı dünyasının ve yokolan kırsal alanların yasını tutuyor.
Jubei Kibagami, Feodal Japonya zamanlarında yaşayan, hayatını kazanmak için bütün Japonya'yı baştan aşağı dolaşıp kılıcını kiralayan efendisiz bir ninjadır. Fakat kader, ağlarını Jubei'nin averelik günlerine bir süreliğine son vermek için örmeye başlamıştır. Salgın hastalık yüzünden telef olan bir köyü araştırmak için gönderilen Koga Ninja takımı, yolda Tssai adlı bir yaratık tarafından saldırıya uğrar ve Kagero adlı dişi bir ninja hariç tamamı katledilir. Kagero, Jubei tarafından kurtarıldıktan sonra, intikamını almak için geri dönen Tssai, Jubei ile yaptığı düelloyu garip bir şekilde kaybeder ve tam bu sırada Dakuan'ın da olaya karışır... Film, Amerika'da Japonya'ya oranla çok daha popüler.
Not: Filmin 2 versiyonu vardır, sansürsüz ve az sansürlü (2 sahne kesilmiş, toplam 2 dakikadan kısa).
25- Nausicaa of the Valley of the Wind "Rüzgarlı Vadi" (1984)
Dünyadaki son büyük savaşın ve endüstrinin çöküşünün üzerinden bin yıl geçmiştir. Dünyayı çöller, tehlikeli böcekler, zehirli bitkiler sarmakta ve bazı mantar türlerinin yaydığı zehirli gazlar atmosfere yayılarak gittikçe azalan insan ırkını tehdit etmektedir. Nausicaä, az sayıda insanın tarımla uğraşıp böcek ve mantarlarla mücadele ederek yaşadığı Rüzgâr Vadisi’nin prensesidir. Bir gün vadiye başka bir krallığın uçağı düşer. Sadece kargosu sağlam kalmıştır, arkasından krallığa ait askerler gelerek vadiyi ele geçirirler. Kargoda bin yıldır unutulan ve başka bir krallıktan çalınan dünyayı değiştirmekte kullanılacak bir şey vardır. Rüzgar Vadisi bu iki krallık için hedef haline gelirken Nausicaä dünyayı eski haline getirmenin yolunu keşfetmiştir.
Yönetmen: Satoshi Kon
Tür: Fantastik - Bilim Kurgu - Gerilim - Gizem - Psikolojik
IMDB: 7.7
Dr. Atsuko Chiba, alanında oldukça önemli çalışmalara sahip bir psikoterapisttir. Dr. Atsuko'nun çalışma arkadaşlarından Dr. Tokita oldukça güçlü bir psikoterapi cihazı olan DC-MINI'yi icat etmiştir. Cihaz, kullanıcısının başka insanların rüyalarına girmesine ve kişiliği ile senkronize olarak anksiyete ve nevrozların kaynaklarını bulmasına ve onarmasına imkan tanımaktadır. Yüksek teknoloji ile üretilmiş bu cihaz psikoterapi dünyasında bir devrim olarak görülmektedir. Ancak, insanların kişiliklerini değiştirebilme ve silebilme fonksiyonuna sahip olan DC-MINI, yanlış ellerde oldukça tehlikeli bir silaha dönüşebilme potansiyeli taşımaktadır.
Araştırmanın son aşamasında, varolan 4 DC-MINI prototipinden birisinin çalınması ve Dr. Tokita'nın araştırma asistanlarından Himuro'nun kaybolması üzerine Dr. Atsuko olayların tesadüfi olmadığından şüphelenir. Laboratuvar'da bulunan araştırmacılardan bir kısmının akıl sağlıklarını yitirmesi ile birlikte Dr. Atsuko çalınan DC-MINI'nin insanların zihinlerini yok etmek üzere kullanıldığını anlar.
Not: Christopher Nolan'ın yönettiği "Başlangıç - Inception" filmi, bu animeden uyarlamadır. Bu anime için orijinal Inception desek yanlış olmaz.
Yönetmen: Yasuhiro Yoshiura
Tür: Bilim Kurgu - Seinen
IMDB: 7.4
Bir dünya hayal edin, uçsuz bucaksız bir karanlık ve olabildiğince uzanan tüneller! Bir de bu dünyanın tam tersi aydınlık bir gökyüzü ve ayaklarının altında uzanan yeşil çimenler… Dünyaları ne kadar karanlık olursa olsun, mütevazı ve hoş görülü insanları koydukları kurallar içerisinde hayatlarını sürdürmeye çalışmaktadır. Ancak koyulan bu kurallara pek inanmayan ve yasak bölgeleri araştırmayı seven Patema büyük bir gerçeği keşfeder. Kimin yer altında kimin yeryüzünde olduğu kavramı artık önemi yitirmiştir! Artık rollerin değişme zamanı gelmiştir…
Yönetmen: Satoshi Kon
Tür: Korku - Gerilim - Psikolojik
IMDB: 8.0
CHAM! isimli pop grubunun üyelerinden Mima Kirigoe radikal bir karar ile şarkıcılık kariyerini bırakır ve oyunculuğa soyunur. Ancak, Mima'nın bu kararı hayranlarının bir bölümünü rahatsız etmiştir. CHAM!'den ayrılmasının ardından bilinmeyen bir numaradan kendisini hain ilan eden bir fax alır. Mima'nın menejeri Rumi, Mima'ya kararlı olması ve yeni kariyerine devam etmesi yönünde telkinde bulunsa da kızgın hayranları ve özellikle de Me-Mania lakaplı saplantılı takipçisi Mima'nın hayatını çekilmez hale getirmektedir. Akli dengesi yavaş yavaş kaybolan Mima kısa bir süre sonra gerçeklik ile hayal arasında ayrım yapamaz duruma gelecektir.
Not: Bu filmi sakin kafayla izlemenizi öneririm. Aksi taktirde kafanız çok karışacaktır. Hala anlamadıysanız filmi açıklayan makaleleri bulabilirsiniz. Bu filmi Hollywood yapsa yönetmeni David Lynch (Kayıp Otoban, Mulholland Çıkmazı...) olurdu.
Yönetmen: Masayuki Kojima
Tür: Mecha - Aksiyon - Romantizm - Bilim Kurgu
IMDB: 7.1
Amamiya Shuuhei büyükannesinin kötüleşen sağlığı yüzünden Tokyo'dan kırsal bir bölgeye taşınır. Babası ünlü bir piyanisttir ve Shuuhei babasından ilhamla küçüklüğünden beri piano dersleri almaktadır. Okul arkadaşları tarafından sataşılmakta ve ormandaki piyanoyu çalması için meydan okunmaktadır. Bu piyanonun lanetlenmiş olduğu ve hiçbir ses vermeyeceği söylenmektedir, Okuldan sonra aynı sınıftaki Ichinose Kai, Shuuhei'yi ormana götürür, Shuuhei piyanoyu çalmayı denediğinde başarısız olur ancak Kai harika bir parça çalar. Bu birbirinden tamamen farklı iki arkadaşın güçlü arkadaşlığının ve müzik yeteneklerinin gelişiminin bir başlangıcıdır.
Not: Bu filmin bir de anime serisi vardır. Dileyenler izleyebilir. Müzik temalı filmlerden hoşlanıyorsanız bu filme bayılacaksınız.
Yönetmen: Naokatsu Tsuda
Tür: Bilim Kurgu - Dram
IMDB: 7.2
Uzay Kolonileştirme Programının başarısız olmasının üzerinden 30 yıl geçmiştir. İnsanoğlu yok olmanın eşiğindedir. Dünya üzerinde, aralıksız devam eden ölümcül yağmurlar yağmaktadır."Leşçi" olarak adlandırılan erkek toplumu, medeniyetlerden arta kalan yapı ve eserleri yağmalamaktadır. Bir gün bu leşçilerden birisi "Ölüler Şehri" olarak adlandırılan son derece tehlikeli bir bölgeye adımını atar. Şehri araştırdığı esnada, karşısına savaş öncesinden kalma bir gökevi çıkar. Gökevinin içine girdiğinde kendisini kız görünümünde bir android karşılar. Adı Hoshino Yumemi'dir. 30 yılın ardından karşısında gördüğü ilk kişiyi müşteri zannederek ona yıldızları göstermeye çalışır; ancak gökevi projektörü çalışmamaktadır. Konuşulan şeylere hiçbir anlam veremeyen "müşteri"miz, en sonunda projektörü onarmak için kıza söz verir.
Not: Bu film, 2004 yılında PlayStation 2 konsolu için çıkmış "Planetarian: The Reverie of a Little Planet" adlı oyunun filme uyarlamasıdır. Yapımcı stüdyo Visual Art Key'dir. Bu stüdyonun diğer anime serileri; Clannad, Charlotte, Angel Beats'dır. Nitekim izlenmesini kesinlikle öneriyorum.
Köyünde huzur dolu bir yaşamı olan Ashitaka, bir gün ormandan kötü bir varlığın gelmekte olduğu fark eder. Ormanın sınırından hızla çıkan Orman Tanrısı, değdiği her şeyi yok ederek ilerlemektedir. Köyünden küçük bir kızı kurtarmak için, canavara dönüşmüş olan Orman Tanrısı'na saldıran Ashitaka, mücadele sonunda canavarı öldürür ama ölümcül bir yara alarak lanetlenir.
Bu lanetten kurtulmak için bir yol aramak üzere köyden ayrılan Ashitaka, kendisine yardım edebileceğini umduğu Ormanın Ruhu'nu aramaya başlar. Ancak Ormanın Ruhu'nu arayan başkaları da vardır: Lady Eboshi ve Irontown sakinleri. Lady Eboshi ve Prenses Mononoke arasındaki savaşta kazanan olmadığını ve hem insanların hem de doğanın zarar gördüğünü fark eden Ashitaka, onları durdurmaya çalışacaktır.
32- Tales From Earthsea "Yerdeniz Öyküleri" (2006)
Seyahat halindeki bir gemi zorlu denizde yol almaktadır. Geminin kaptanı havayı gözlemlemek ve gerektiğinde müdahale etmekten sorumlu büyücüsünden denizi sakinleştirmesini ister ama büyücü, tüm denemelerine rağmen denizin ve rüzgarın gerçek ismini hatırlayamaz. Bu sırada, kara bulutların ardından iki siyah ejderha çıkar. Batının sonunda yaşayan ejderhaların insanların yaşadığı doğu okyanus sahillerinde görünmesi ve birbiri ile beslenmeye çalışması düşünülebilir bir şey değildir. Dünyanın dengesi bozulmaktadır. Olayları gözlemleyen büyük büyücü Ged, dünyada meydana gelen şeytani düzensizliğin kaynağını bulmak üzere yola çıkar.
Yönetmen: Tatsuyuki Nagai
Tür: Romantizm - Dram
IMDB: 7.4
Küçükken çok mutlu bir çocuk olan Jun söylediği bir şey yüzünden ailesinin dağılmasına neden olur. Bu olayın üzüntüsüyle ağlayan Jun'un karşısına bir yumurta perisi çıkar. Peri başkalarını incitmesine engel olmak için Jun'un sözlerini mühürler. O günden sonra umutsuzluk içi de yaşayan Jun okulda sosyal yardımlaşma etkinliği komitesine seçilir. Üstelik etkinlikte sahnelenecek olan müzikalde başrol oynayacaktır.
34- The Boy and the Beast "Çocuk ve Canavar" (2015)
Dünyada birçok canavarın yaşadığı sokakları kıpır kıpır olan Hayvan Cenneti Bölgesi'nin Suribachi şehrinde canavar sayısı yüz binin üstünde. Bir gün onlara uzun süredir önderlik eden canavar bilgesi emekli olup tanrı olarak geri doğacağını bildirdi."Neyin tanrısı olurum bilinmez,ancak olursam yeni bir lider seçilecek, o yüzden herkes hazırlansın" diye buyurdu. Güç ve itibar, varis olmak için gereken koşullardan. Durum böyle olunca ilk akla gelen Iouzen denilen canavar. Sakin, kendinden emin ve bir o kadar cesur. Çok sayıda öğrencisi olan güçlü biri olması yanında Ichirouhiko ve Jiroumaru denilen ikilinin de babası. Ancak, onun haricinde varisliğe uygun bir canavar daha vardı. İsmine Kumatetsu demişti. Bu arada bu adam biraz sorunlu bir tip. Vahşi, gururlu, kendini beğenmiş ve başa çıkılamaz derecede bencil olduğundan bir tane bile öğrencisi yok. Durum böyle olunca oğlu olmasına da imkân yoktu.
35- The Garden of Words "Kelimelerin Bahçesi" (2013)
Ayakkabı tasarımcısı olmak isteyen Takao (Lise son sınıf), okulu asıp eski japon tarzı bir bahçede ayakkabı çizimleri yapmaktadır. Bir gün kendinden yaşca büyük, Yukino(27 Yaş) adlı gizemli bir kadınla tanışır. İkilinin yolları daha sonra sık sık kesişmeye başlar. Yalnız bu karşılaşmalar hep yağmurlu günlerde olmaktadır. Onlar ilişkilerini derinleştirip bir birlerine açılmaya çalışmaktadır. Ama yamur mevsimi sona ermek üzeredir...
Not: Değinmek istediğim bir konu ise bu anime 2013 yılında çıkmasına rağmen hala bazı güncel animelerin çizimlerinden daha iyidir. tabii ki bu benim kendi fikrim ama siz de izleyince bana hak vereceğinizi düşünüyorum.
36- Tokyo Godfathers "Tokyo Tanrıları" (2003)
Yönetmen: Satoski Kon
Tür: Komedi - Dram
IMDB: 7.8
Bir noel arifesinde evsiz, orta yaşlı alkolik Gin, travesti Hana ve evinden kaçan lise öğrencisi Miyuki çöpleri karıştırırken bir bebek bulurlar. Her zaman anne olma hayalini kurmuş olan Hana bebeğin Tanrı tarafından kendilerine gönderilen bir hediye olduğuna inanır ve diğerlerini de bebeğe bakmak ve bebeğin annesini bulmak üzere ikna eder. Üç evsiz vaftiz babası, Tokyo'nun uçsuz bucaksız sokaklarında bebeğin ailesini aradıkları yolculuklarında kendi geçmişleri ile yüzleşecekleri olaylarla karşılaşırlar.
Senaryosunu üstat Hayao Miyazaki’nin yazdığı film, 14 yaşında ergenliğe henüz adım atmış, kitap okumayı ve yazmayı tutku derecesinde seven Shizuku’nun günlerini anlatıyor. Ortaokul öğrencisi olan Shizuku anne-babası ve ablasıyla birlikte yaşamakta. Kütüphaneden sürekli ödünç kitap alıp okuyan genç kız, bir gün aldığı her kitabın kartında Seiji Amasawa adlı çocuğun ismini görür. Anlaşılan onun okuduğu her kitabı ondan önce bu genç çocuk da okumuştur. Shizuku tam bu çocuğu merak ettiği günlerde trende giderken tanıştığı şişman bir kedi sayesinde gizemli ve harika bir antikacı dükkanı keşfeder. Seiji’yle yolu bu dükkanda da kesişir. Seiji dükkanın sahibinin torunudur ve bir keman virtüözü olmayı amaçlıyordur. İkisi bir süre sonra arkadaş olurlar. Seiji, Shizuku'ya gelecekte yapmak istedikleri için cesaret verir. İkili arasında giderek daha sağlam bir bağ kurulur.
38- When Marnie Was There "Marnie Oradayken" (2014)
Anna kum tepelerinin ardındaki Marnie ile tanışana dek dünyada hiç arkadaşı yoktur. Ama Marnie göründüğü gibi değildir. Dostluk, aile ve yalnızlık hakkındaki gerçeklerden oluşan bir hayalet hikayesi. Anna üvey annesiyle beraber yaşayıp çevresindeki arkadaşlarıyla ve her şeyle ters düşmektedir. Daha sonrasındaysa Norfolk'a, kum tepelerinde doya doya koştuğu ve su kenarındaki yere, yaşlı Bay ve Bayan Pegg'in yanında kalması için gönderilir. Orada bir bataklık evi vardır ve Marnie denilen tuhaf ve küçük bir kızla tanışır ve Marnie Anna'nın ilk arkadaşı olur. Sonra bir gün Marnie kaybolur. Sonrasındaysa yeni bir aile, Lindsay'ler, bataklık evine taşınır. Marnie'den dostluk hakkında çok şey öğrenen Anna Lindsay'ler ile sıkı fıkı arkadaş olur ve Marnie hakkındaki tuhaf gerçekleri, Marnie'nin göründüğü gibi olmadığını öğrenir.
Vampirlerin ve iblislerin yer yüzünde gezdiği, karanlık bir dünyada vampir bir babanın ve ölümlü bir annenin oğlu olan bir dampir, D kanını taşıdığı her iki ırkın korkusunu kazanmış bir vampir avcısıdır. Vampirlerin sahip olduğu zafiyetlere yalnızca belirli bir oranda sahip olan D, insanlar arasında yaşamaya çalışsa da toplumlarına kabul edilmemektedir. Yer yüzünde kalan son vampirlerden Meier Link, Charlotte Elbourne'u kaçırır. Charlotte'un babası D'yi kızını geri getirmesi için kiralar ve eğer vampire dönüşmüşse insancıl bir şekilde öldürmesini ister. Charlotte'un abisi de kardeşini geri getirmeleri için Marcus Kardeşleri kiralamıştır. D ve Marcus Kardeşler Link'e ulaşmak için hem birbirleri ile hem de zamana karşı yarışacaktır. Vampire Hunter D: Bloodlust, Hideyuki Kikuchi'nin "Demon Deathchase" isimli üçüncü Vampire Hunter D romanından uyarlanmıştır.
On dokuz yaşındaki Hana üniversitede sessiz sakin kendi halinde bir gence aşık olur. Ve bir fırsat eşiğinde tanışırlar. Muhabbetleri ve aşkları ilerlerken bir gün evlenme kararı alırlar ve ardından Hana büyük bir gerçeği öğrenir. Eşi "Ookami" bir kurt adamdır ve türünün sonudur. Ardından bir zaman geçer ve iki tane çocukları olur. Birine "Yuki" birine "Ame" derler. Yuki oldukça inatçı ve yaramaz bir kızdır. Ame ise tam tersi, oldukça sessiz ve ürkek. Ve bir gün babaları ortadan kaybolur. Aradan geçen bir zaman sonra babalarını ölü bulurlar. Bunun üzerine hayatları git gide daha da zorlaşır. Ardından bir karar alan Hana şehirden uzak, ıssız bir dağ evine taşınır. Taşındıkları yeri benimserler ve güzel bir hayat sürerler. Fakat ortada büyük bir sorun vardır. Çocukları kim olduklarıyla ilgili sorular sorarlar, ve ne olacaklarına dair endişeleri vardır. Kurt mu, yoksa insan mı?
14. yüzyılda Sengoku Dönemi'nde; geçmişinin kâbuslarından kurtulamadığı için kılıcını mühürleyen Nanashi adlı bir rounin, ailesi olmayan genç Kotarou ile köpeğini terk edilmiş bir tapınakta kurtarır. Kotarou, peşinde olan Çin'den gizemli bir organizasyona karşı kendini koruması için Nanashi'yi koruması yapar. Gencin peşindeki organizasyonda çalışan adamlardan biri de kendine eşit bir düşman aramakta olan sarışın ve mavi gözlü usta savaşçı Rarou'dur.
Taku Morisaki ve Yutaka Matsuno çok yakın iki arkadaştır. Okullarına 2.dönemde Tokyo’dan nakil olarak gelen Rikako Muto adlı kız, gerek derslerde ki başarısıyla gerekse güzelliği ile iki arkadaşın ve tüm okulun bir anda dikkatini çekmeye başlayacaktır. Fakat Rikako okulda sosyal aktivitelere katılmamakta ve kimse ile arkadaşlık kurmamaktadır. Bu yüzden diğer öğrenciler tarafından fazla sevilmemektedir. Buna rağmen Yutaka, Rikako’dan çok hoşlanmaktadır. Fakat Taku, Rikako’ya verdiği borç para yüzünden O’nunla birlikte Tokyo’ya gitmek zorunda kalınca ikili birbirini daha yakından tanıyacak ve yakınlaşmaya başlayacaktır.
43- The Tale of Princess Kaguya "Prenses Kaguya Masalı" (2013)
Yönetmen: Isao Takahata
Tür: Tarihi - Fantastik
IMDB: 8.0
Bir zamanlar, fakir bir orman köyünde yaşlı bir oduncu yaşarmış. Geçimini kestiği bambuları satarak kazanan oduncunun, yaşlı karısından başka kimsesi yokmuş. Yine bir gün ormanda bambu kesmekle uğraşırken yerden bir bambunun filizlendiğini ve çabucak büyüdüğünü görmüş. Merakla bambunun yanına gidince, bambunun tomurcuklanıp açıldığını ve içinden minik bir prenses çıktığını fark etmiş. Şaşkınlık içindeki oduncu bu minicik prensesi evine götürmüş. Avcunun içinde sakladığı prensesi karısına gösteren oduncu, prensesin birdenbire bir bebeğe dönüştüğünü görünce şaşkınlıktan neredeyse küçük dilini yutacakmış! Diğer bebeklerden farklı olan bu bebek, hızla büyüyerek oduncunun bambu filizinin içinde görmüş olduğu prensese dönüşmüş - ama bu kez gerçek boyutlarda! Yıllar geçerken, küçük prensese öz çocukları gibi bağlanan oduncuyla karısının aklında tek bir soru varmış: Bu güzeller güzeli kız aslında kimdir ve nereden gelmiştir?
44- Steamboy "Suchimuboi" (2004)
Yönetmen: Katsuhiro Otomo
Tür: Tarihi - Aksiyon - Macera - Bilim Kurgu
IMDB: 6.9
Alternatif bir gerçeklikte, Dünya, farklı bir teknolojik gelişim süreci sonucunda temelleri buhar teknolojisine dayalı askeri, jeopolitik ve sosyal yapılanmalara sahne olmuştur. 19. yüzyılın sonlarında Birleşik Krallık'ta yaşamakta olan dahi mucit Ray Steam, dedesi ve babası gibi, buhar gücü ile çalışan mekanik harikalara imza atmaktadır. Ancak, Ray'in dedesi Lloyd ile birlikte sürdürdüğü mütevazi yaşamı eline geçen tuhaf bir metal top ile alt üst olur. Tüm ulusa yetecek derecede yüksek bir enerji kapasitesine sahip bu buhar topu çoktan farklı güç gruplarının ilgisini çekmiştir. Kendisini bir anda buhar topunu elde etmek isteyen farklı çıkar gruplarının ideolojileri ve planlarının arasında bulan Ray bir yandan da ailesindeki iç hesaplaşmalarla yüzleşmek zorunda kalacaktır. Yapımı 26.000.000 Amerikan Doları maliyetle gerçekleştirilen, 180.000 çizim ve 400 bilgisayar animasyon sahnesinden oluşan Steamboy vizyona girdiği tarih itibariyle o güne kadar üretilmiş en pahalı anime yapımı ünvanını elde etmiştir.
45- Akira (1988)
Yönetmen: Katsuhiro Otomo
Tür: Aksiyon - Macera - Bilim Kurgu - Seinen
IMDB: 8.0
Yıl 2019. 3. Dünya Savaşı'ndan 31 yıl sonra. Yıkılan Tokyo yerine yapılan Neo-Tokyo'da kaos hüküm sürmektedir. Polis ve hükümet güçleri yeraltı örgütlerine karşı mücadele etmektedirler.
Kaneda ve motosiklet çetesi, otoriteyi hiçe sayarak bildikleri gibi yaşamakta ve zamanalarını serserilik etmekle geçirmektedirler. Birgün çete üyesi Tetsuo, küçük bir çocuğun da bulunduğu bir kazaya karışır ve ağır yaralanır. Olay yerine gelen askeri birlikler Tetsuo'yu da alarak ayrılırlar ve üzerinde bir takım deneyler yaparlar.
3. Dünya Savaşı'na yol açan ve Tokyo'nun yıkılmasına sebep olan Akira Fenomeni nedir? Tetsuo'yu ne bekliyor? Kei ve örgütü neyin peşinde? Gizemler birbiri üzerine gelecek ve cevapları bu görsel şölende kendini gösterecek.
46- Origin: Spirits of the Past "Gin-iro no Kami no Agito" (2006)
İnsanoğlu kendi eliyle yine kendi sonunu getirecek. Bu kaçınılmaz bir gerçektir, nitekim tarihte ve birbirinden farklı din kitaplarında buna çeşitli örnekler mevcuttur. Parçalanan ay üssünde bir deney yapılmaktadır. Ancak başarısızlıkla sona erer ve bütün Dünya'ya zarar verir. Geriye kalan çok az sayıdaki insan topluluğu, yıkıntılar arasında yaşam mücadelesi vermektedir. Bu insanlardan biri olan Agito’ya yasakları çiğnemek her zaman için cazip gelmiştir. Yine böyle yasaklı bir işe kalkışan Agito, eski bir medeniyete ait bir kalıntı bulur ve Tula’yı 300 yıllık uykusundan uyandırır. Ancak Tula yerine getirmesi gereken bir görevi olduğunu hatırlamaktadır. Görevini gerçekleştirmek için Agito’dan ve topluluktan ayrılır. Agito kolay pes edecek biri değildir ve Tula’ya yardım etmek için orman ile bir anlaşma yapar…
47- Voices of a Distant Star "Hoshi no Koe" (2002)
Yönetmen: Makoto Shinkai
Tür: Mecha - Bilim Kurgu - Romantizm Dram
IMDB: 7.2
Noboru Terao ve Mikako Nagamine, hayatlarını birlikte kurgulamak isteyen ve halihazırda aynı liseye gitmekten başka da bir hedefi olmayan genç bir çifttir. Bu esnada, dünya Tarsian adı verilen uzaylı bir ırka karşı amansız bir mücadele vermektedir. 2048 yılına gelindiğinde Birleşmiş Milletler, Tarsianlara karşı koyabilecek askeri yapılanmayı tamamlamıştır. Birleşmiş Milletler tarafından oluşturulan takip filosuna seçilen pilotlardan birisi de Mikako'dur. Uzayın derinliklerinde yabancı bir ırkın peşindeki Mikako ile dünyadaki yaşantısına devam etmek zorunda kalan Terao arasındaki tek iletişim aracı cep telefonlarından yollayacakları mesajlar olacaktır.
Not: Bu film, Makoto Shinkai'nin ilk yönetmenlik denemesidir. Makato Shinkai kendisini bu müthiş filmle kanıtlamış olsa gerek ki onun sayesinde "Your Name" diye bir gerçekle tanıştık.
Konusunu 1952’de yayımlanan Mary Norton’un yazdığı “The Borrowers” adlı romandan almaktadır. Daha önce 2 adet filmi ve dizisi çekilen romana Miyazaki'nin el atmasıyla Stüdyo Ghibli tarafından animeye uyarlanmıştır. Filmin müziği Fransız sanatçı Cécile Corbel tarafından bestelenmiştir. Orjinal hikaye 2010 Japonya'sına uyarlanmış olup, boyları 10cm civarı olan aşırıcılar insanların evlerine yerleşip dikkat çekmeyecek miktarda ihtiyaçları olan besin ve malzemeleri çalarak(aşırarak) hayatlarını sürdürmektedirler. Filmde Arrietty isimli aşırıcı genç bir kızın eve yeni gelen Shu isimli çocukla tanışması ardından yaşadıkları anlatılmaktadır... Stüdyo Ghibli'nin çoğu filmi gibi monoton sayılabilecek bir havada ilerlemesine rağmen sürükleyici ve eğlenceli bir yapım...
Taeko, 27 yaşında, hiç evlenmemiş, Tokyo'da yaşayan yalnız bir bayandır. Şehrin bunaltıcı yaşantısından bir süreliğine kaçmak ister ve tatil için Yamagata'ya, üvey kız kardeşinin yakınlarının yanına gitmeye karar verir. Yamagata'ya yolculuğu ve buradaki tatili esnasında kendisini oldukça huzurlu ve nostaljik bir hissiyatın içinde bulan Teako, çocukluk anılarına geri döner. 1966 yılının saf hatıraları ile 1982 senesinin gerçekleri arasında gidip gelen Taeko kariyerine ve özel hayatına ilişkin önemli kararların eşiğinde olduğunu farkeder.
50- Pom Poko (1994)
Yönetmen: Isao Takahata
Tür: Macera - Komedi
IMDB: 7.3
Rakunlar, yüzyıllardır dağlarda, ormanlarda ve tepelerde barış içinde yaşamaktadırlar. Fakat insan nüfusu gittikçe artmakta ve insanların daha fazla yerleşim alanı bulma ihtiyacı yüzünden, rakunların doğal yaşamı artık büyük tehdit altındadır. Bu gelişmelere kızan rakunlar, kılık değiştirme sanatını öğrenmeye karar verirler. Aslında rakunlar, doğaları gereği kılık değiştirme ve başka şekillere girme konusunda çok yeteneklidir. Fakat bunu daha etkili ve ustaca yapmak istemektedirler. Kısa süre içinde rakunlar istedikleri şekle, cisme hatta insana dönüşmeyi öğrenerek yaşadıkları doğal alanı korumak için insanlarla mücadeleye girişecektir.
51- The Place Promised in Our Early Days (2004)
Yönetmen: Makoto Shinkai
Tür: Bilim Kurgu - Dram - Romantizm
IMDB: 7.0
Alternatif bir gerçeklikte Japonya, İkinci Dünya Savaşı sonunda Kuzey ve Güney olmak üzere ikiye bölümüştür. Honshū, Kyūshū ve Shikoku adaları Amerika Birleşik Devletlerinin, Hokkaidō ise Birliğin kontrolü altındadır. Birlik 1974 yılından itibaren Hokkaidō'da inanılmaz yüksekliğe sahip bir kule inşa etmeye başlar. Kulenin yüksekliği o kadar fazladır ki Tokyo'dan bile görülebilmektedir. 1990 yılında Amerika Birleşik Devletleri'nin Güney'den çekilmesinin ardından iki ülke müttefik olarak kalır. Ancak Kuzey'deki Birlik varlığı devam etmektedir ve Kuzey, Güney arasındaki sınır gerginlikleri güncelliklerini korumaktadır. Bu esnada Uilta isimli bir yeraltı örgütü Japonya'yı tekrar bir araya getirmek üzere Birlik sınırında çeşitli eylemler gerçekleştirmektedir. 1996 yılında, Güney Japonya'nın Aomori vilayetinde yaşayan üç arkadaş, Hiroki Fujisawa, Takuya Shirakawa ve Sayuri Sawatari birbirlerine bir gün Hokkaidō kulesinin sırrını keşfedeceklerine dair söz verirler. Hiroki ve Takuya bugünden sonra küçük bir uçağın inşasına başlarlar. Ancak, Sayuri o yaz yakalandığı garip uyku hastalığı nedeni ile Tokyo'ya götürülür. Aradan geçen üç yıl üç arkadaşı tamamı ile farklı yönlere savurmuştur. Hiroki, Sayuri'nin ortadan kaybolmasının ardından Tokyo'ya taşınmış, hükümet için araştırmalar yapan Takuya ise Uilta ile ilişkiye girmiştir. Birbirlerine verdikleri sözün ardından geçen üç yılın sonunda Hiroki, Sayuri'yi bulur ve komada olduğunu öğrenir. Sayuri'nin bilincini geri getirmek için Takuya'nın yardımını isteyen Hiroki bir süre sonra Sayuri ve Hokkaidō kulesi arasındaki esrarengiz bağlantı ile yüzleşecektir.
52- The Girl Who Leapt Trough Time "Zamanda Sıçrayan Kız" (2006)
Yönetmen: Mamoru Hosoda
Tür: Bilim Kurgu - Dram - Romantizm - Macera
IMDB: 7.7
Makoto Konno, Chiaki Mamiya ve Kousuke Tsuda aynı sınıfta okuyan çok yakın üç arkadaştır. Sürekli beraber takılan ve zamanlarını çoğunlukla beyzbol oynayarak geçiren bu üç arkadaştan Makoto, kimya laboratuarında üstüne düştüğü garip bir nesne sayesinde hayal edemeyeceği bir güce sahip olur; zamanda sıçrama…
Yeni keşfettiği gücü sayesinde canı ne isterse yapmaya başlayan Makoto, gücünü kullanıp geçmişini değiştirerek geleceğine yön vermeye çalışır ancak zamanla oynamanın sandığından daha tehlikeli olduğunu ve zamanın kimse için beklemediği fark eder.
Bir düzine insanın gizemli bir şekilde trende kaybolmasından sonra, İblis Avcıları Birliği bu olaya el atar fakat yapılan bütün girişimler sonuçsuz kalır. Daha fazla kayıp vermemek adına Alev Hashirası Kyoujurou Rengoku, bu durumla ilgilenmek için gönüllü olur. Birlik'in gelecek vadeden taze kanları; Tanjirou Kamado, Zenitsu Agatsuma ve Inosuke Hashibira, Rengoku'nun başarılarına ilk elden tanık olmak için ona eşlik eder. Kayıplardan sorumlu olan iblis, bu olanlardan bihaber hain planını uygulamaya koyar. İblis ile karşı karşıya gelen Rengoku ve diğerleri, iradelerini toplayıp trendeki 200 yolcuyu kurtarmak için kılıçlarını kuşanır.
Not: Bu filmi anime serisini izlemeden izlemeyin. Çünkü direk kaldığı yerden devam ediyor.
54- The Empire of Corpses "Shisha no Teikoku" (2015)
Yönetmen: Ryotaro Makihara
Tür: Tarihi - Bilim Kurgu - Psikolojik
IMDB: 6.0
Endüstriyel gelişme amacıyla insan cesetlerinin işçi olarak kullanılmak üzere tekrar hayata döndürüldüğü 19.yy Londra'sında geçen hikayede üniversitede yetenekli bir tıp öğrencisi olan genç Watson'un değer verdiği bir dostunu kurtarmak pahasına cesetler üzerinde araştırmalar yapan Dr.Victor Frankenstein'ın çalışmalarını yanlış ellere geçmeden önce bulmak üzere giriştiği çabayı anlatır.
Lise öğrencisi genç bir kız olan Haru, okul dönüşü gizemli bir kedi ile karşılaşır ve kedinin bir kamyon tarafından ezilmesini son anda önler. Kurtardığı kedi; Kedi Krallığının prensi Lune'dur. Bu iyiliği karşısında Kedi Krallığı'na davet edilmiş ve Kedi Kralın arzusu üzerine Prens Lune ile evlendirilmek üzere hazırlıklara başlanmıştır. Haru'nun bu evliliğin mümkün olmadığını anlatmak için kısa bir süresi vardır ve kendisine yardım edebilecek tek kişi Baron'dur.
56- Summer Wars "Yaz Savaşları" (2009)
Yönetmen: Mamoru Hosoda
Tür: Bilim Kurgu - Komedi
IMDB: 7.5
Dünyadaki tüm insanların zamanlarını Oz adındaki bir sanal ortamda tükettiği bir gelecekte; matematik dehası lise öğrencisi Kenji Koiso bu sistemini yarı zamanlı programlayıcılarından biri olarak çalışmaktadır. Bir gece, Kenji'nin telefonuna e-mail ile bir matematik problemi düşer ve matematik dehası Kenji dayanamayarak bu soruyu çözer. Ancak kısa zamanda gerçek ortaya çıkar: Bu problemin çözülmesi, paralel bir evrenin Dünya ile çarpışmasına neden olacaktır..
57- Welcome to the Space Show "Uchuu Show e Youkoso" (2010)
Yönetmen: Koji Masurani
Tür: Fantastik - Macera
IMDB: 6.8
Beş çocuk yaz kampında köpeğe benzeyen bir uzaylının hayatını kurtarır. Uzaylı çocukları Ay’daki bir koloniye götürerek ödüllendirmek ister. Yaralanmasına neden olan saldırıyı bildirmesi Ay ile Dünya arasındaki geçitin kapanmasına yol açmıştır. Bu nedenle çocuklar uzayda kalmışlardır. Yaz kampı bitmeden yani anne babaları kayıp olduklarını fark etmeden geri dönmek zorunda olan çocuklar aynı zamanda uzaylı arkadaşlarını yaralayan kaçak avcılardan da kaçmak zorundadır.
58- The Castle of Cagliostro "Cagliostro'nun Kalesi" (1979)
Efsanevi hırsız Lupin ve suç ortağı Daisuke Jigen, Monako Ulusal Gazinosunu soyduktan sonra can sıkıcı gerçekle başbaşa kalırlar. İkilinin elinde bulunan paranın tamamı sahtedir. Ancak, söz konusu sahte banknotlar inanılmaz bir kaliteye sahiptir. Zamanında dünya ekonomisini alt üst etmiş bu sahte paraların kaynağı Lupin'in uzun süredir ilgisini çekmektedir. Bir zamanlar bu paraların kaynağını araştırırken ölümle yüz yüze gelen Lupin şansını bir kez daha denemek üzere Cagliostro Düklüğü'ne hareket eder. Düklüğe vardıklarında bir haydut çetesi tarafından kovalanan bir kızı kurtaran ve ardından talihsiz bir şekilde ellerinden kaçıran ikili, bu kızın Cagliostro Dükü'nün kızı olduğunu öğrenirler. Edindikleri bilgiler doğrultusunda kız, Cagliostro hazinesini ele geçirmek isteyen bir Kont ile nişanlıdır ve Kont, prensesi bu hazineye ulaşmak için kullanmayı planlamaktadır. Lupin, Daisuke Jigen, Lupin'in eski sevgilisi Fujiko Mine, kılıç ustası Goemon Ishikawa ve hatta Lupin'in ezeli düşmanı Interpol ajanı Detektif Zenigata, Kont'un şeytani planlarının bozulması için güçlerini birleştirecektir.
Not: Bu film üstad Miyazaki'nin ilk uzun metrajlı yönetmenlik denemesidir. Bu filmden sonra yavaş yavaş adı bilinmeye başlanmıştır. Büyüksün üstad.
59- Redline (2009)
Yönetmen: Takeshi Koike
Tür: Aksiyon - Bilim Kurgu - Yarış
IMDB: 7.5
Red Line, beş yılda bir yapılmakta olan evrenin en büyük yarışıdır. Erkek ya da kadın, herkes kazanmak için girer ve tüm hünerlerini sergiler. Gelecekteki yarışlarda neler olacağı ise tam bir merak konusudur...
60- The Wind Rises "Rüzgar Yükseliyor" (2013)
Yönetmen: Hayao Miyazaki
Tür: Tarihi - Romantizm - Dram
IMDB: 7.8
Rüzgar Yükseliyor, Japonya’nın en çok övülen ve aynı zamanda en çok yerilen uçak mühendisi Jiro Horikoshi’nin kurmaca bir biyografisi. Jiro Horikoshi, Pearl Harbor’ı bombalamak için üretilen ve sonrasında kamikaze pilotlarının kullandığı tasarımların yaratıcısı. Ama bizim izlediğimiz daha ziyade, hayalgücü geniş, akıllı bir çocuğun düşlerini gerçekleştirme öyküsü. Yani aslında bütün güzel hayallerin ardındaki o gözleri yaşartan romantizm. Apolitik duruşuna rağmen, belki de tam bu yüzden, film birçok siyasi tartışmayı beraberinde getirdi. Miyazaki, kahramanı Jiro’yu alıntılayarak, “tek istediğim, güzel bir şey üretmekti,” diyor.
BONUS: Big Fish & Begonia "Da Yu Hai Tang" (2016)
Yönetmen: Xuan Liang & Chun Zhang
Tür: Romantizm - Macera - Doğaüstü Güçler - Dram - Fantastik
IMDB: 7.0
İnsanların ayak basmadığı efsanevi bir ruhlar ülkesinde Chun adlı kız ergenlik töreni ile bir yunus şeklinde insanlar dünyasına geçiş yapar. İnsanlar dünyasında bir hafta geçirecektir sonra geri dönecektir. İnsanlar dünyasında insanlar ile temas halinde olması istenmemektedir ama Chun bir insan çocuğu temasta bulunur ve kazaya sebebiyet verir. Ruhların dünyasına gittiğinde ise maceramız başlamış olacaktır...
Not: Bu film esasında Çin yapımı animasyon filmidir. Japon animesi değildir. Ama o kadar güzel bir film ki dayanamadım listeye aldım. Çizimleri Japon tarzına yakın olduğu için hemen benimseyeceksiniz. Yönetmenin, Miyazaki'den esinlendiği de gün gibi ortada. Sanki kendimi Miyazaki filmi izliyormuş gibi hissetmiştim.
Yazımız bu kadardı arkadaşlar. Umarım size faydam dokunmuştur. Es geçtiğim film olduysa affola. İyi Seyirler Dilerim...
Öncelikle çok başarılı bir liste olmuş gayet güzel. Ekstra olarak bunlarıda eklemek isterim,
boku dake ga inai machi , alucard serisi. Özelikle boku dake ga inai machi biraz dramdır izlediğimde 23 yaşındaydım ve biraz göz yaşı dökmüştüm diyebilirim
Merhaba arkadaşlar. Öncelikle söylemeliyim ki bu liste tahmininden uzun oldu. O yüzden çayınızı kahvenizi hazırlayın arkanıza yaslanın Bu yazımda sizlere birbirinden kaliteli anime filmleri önereceğim. Önereceğim filmler benim kendi izlediğim ve beğendiğim filmler olacaktır. Her anime severin bu filmleri tanıyıp izlemesini öneriyorum. "Spoiler" başlığı altında filmin konusunu yazacağım ki yazı kalabalığı olmasın. Yani spoiler vermeyeceğim içiniz rahat olsun. Konu kısmı alıntı olacaktır. Bu liste belli bir sıralamada olmayacaktır. Yani en kötüden iyiye gibi bir sıralaması yoktur. Hepsi çok iyi filmlerdir. Başlayalım.
Chihiro, babasının iş değişikliği nedeniyle bulunduğu şehirden taşınmak zorunda olan 10 yaşında üzgün ve biraz da hırçın bir kız çocuğudur. Chihiro ve ailesi, yaptıkları yolculuk esnasında ilginç olaylarla karşılaşacaklardır. Yanlış girdikleri bir yolda, karşılarına çıkan bina karşısında durmak zorunda kalırlar. Chihiro'nun hissettiği tedirginlikle binaya girmek istememesini ve yola devam etme isteğini ailesi umursamaz ve küçük kızın tüm ısrarlarına rağmen anne ve baba bir tünelden geçip ilerlemeye devam eder. Terkedilmiş bir eğlence parkı olduğunu düşündükleri yerde, hazır yemeklerin olduğunu gördükleri lokantadaki bu yemekleri yiyen anne ve babasını uyaran ve kendisi yemeği reddeden Chihiro, onları orada bırakıp etrafa bakmak için uzaklaşır. Karşılaştığı bir çocuk ondan oradan gitmesini ister ve Chihiro geri döndüğünde anne ve babasını birer domuza dönüşmüş olarak bulur. Chihiro, anne ve babasına yardım etmek ister ancak ortalık bir anda hayalet karnavalına dönüşür. Hapis kaldıkları bu büyülü ortamdan onları kurtarmak mızmız, şımarık ve huysuz Chihiro'ya kalır. Hayatta kalmak için, kendisini bir çeşit hayalet ve Shinto tanrılarının banyo evi olan otele kabul ettirmek zorunda kalan Chihiro, bu banyo evinde hayaletlerin gizem perdesini aralamakla kalmayacak, aynı zamanda kendisine yardım eden esrarengiz Haku ile aşkın büyüsünü de keşfedecektir.
Not: Ayrıca film, en iyi animasyon dalında Oscar ödülü sahibidir. İzlenmesi şiddetle tavsiye edilir.
2- Grave of The Fireflies "Ateşböceklerinin Mezarı" (1988)
Yönetmen: Isao Takahata (Saygı ve rahmetle anıyoruz)
Tür: Savaş - Tarihi - Dram
IMDB: 8.5
2. Dünya Savaşı, Japonya. Savaşın sonu yaklaşmaktadır ve bir tren istasyonunun dışında genç bir adam görürüz. "İşte burası öldüğüm yer."
2. Dünya Savaşı devam etmektedir. 14 yaşındaki Seita ve 4 yaşındaki kız kardeşi Setsuko, babaları donanmayla birlikte savaşa gittiği için anneleri ile birlikte yaşamaktadırlar. Bir Amerikan hava saldırısı sırasında anneleri ölür ve teyzeleri tarafından evlat edinilirler. Teyzelerinin evinde gördükleri muameleden rahatsız olan kardeşler, kendi başlarına yaşam savaşı vermeye başlarlar. Bu süreçte açlık, önyargı ve kendi gururları ile mücadele eden kardeşler kendi savaşlarını verecektir.
Not: Dramı o kadar şiddetlidir ki ikinci kez izlemeyi kaldıramadım. Hatta bu yazıyı yazarken sahneler aklıma geliyor içim parçalanıyor. Savaş çok kötü bir şey.
Yönetmen: Mori Masaki
Tür: Savaş - Tarihi - Dram
IMDB: 8.0
Yalınayak Gen, atom bombasının öncesini, bombanın atıldığı günü ve sonrasını, bir çocuğun gözünden anlatan güçlü, trajik ve otobiyografik bir öyküdür. Duyguların ve yaşananların dürüstçe ifadesi, dünyanın dört bir yanındaki çocuklara ve yetişkinlere hitap etmektedir. Yalınayak Gen, savaşın masum insanlara yaşattığı acıların bir hatırlatıcısı ve korkunç bir acı kaynağı olan atom bombasının belgesidir.
Not: Evet yine bir savaş filminden devam ediyoruz. Hiroşima'ya atılan atom bombasının etkilerini tüm çıplaklığı ve çarpıcılığı ile bizlere gösteriliyor. Öyle sahneler vardır ki kan dondurucudur. Rahatsız edici sahneler yer almaktadır. Yine diyorum savaş çok kötü bir şey. Bu film iki filmden oluşmaktadır. Devam filmini izlemeniz tavsiye edilir.
4- 5 Centimeters Per Second "Saniyede 5 Santimetre" (2007)
Bu film 3 hikayenin bir araya gelmesinden oluşuyor; ilk bölüm “Okasho,” Takaki ile Akari'nin bir araya geldikleri günü gösterir. Sonraki bölüm, “Cosmonaut,”da başka birinin bakış açısıyla bu buluşmadan sonra Takaki’nin hikayesi anlatılır. Son bölüm olan “Byosoku 5 centimeter,”da ise düşünceleriyle ilgili kısa klipler vardır. 1. Hikaye: The Chosen Cherry Blossoms - Ōkashō (26 Dakika): Ailesinin iş değişikliğinden dolayı Akari Shinohara, ilkokulu bitirdikten sonra Takaki’den ayrılmak zorunda kalmıştır. Takaki ve Akari arasındaki derin bağlar, onların bugüne kadar birbirlerinden kopmasını engellemiş ve birbirleriyle mektuplar yoluyla iletişim kurmuşlardır. Ancak Takaki, ailesinin Kagoshima’ya taşınacağını öğrenince bu fırsatı değerlendirerek trenle Akari’nin ziyaretine gitmeye karar verir 2. Hikaye: Cosmonaut (21 Dakika): Yıllar geçmiş ve Takaki lise son sınıf öğrencisi olmuştur. Takaki, hala Akari için mektuplar yazmakta fakat bu nektupları Akari’ye göndermemektedir. Bu sırada Takaki’nin sınıf arkadaşı Kanae Sumita, takaki’ye aşık olmuş ancak Takaki’ye açılmak için gerekli cesareti toplayamamıştır. 3. Hikaye: 5 Centimeters per Second (16 Dakika):Yıl 2008, Akari ve Takaki’nin yolları ayrılmıştır. Takaki, bir bilgisayar programcısı olarak artık Tokyo’da yaşamaktadır. Akari ise evlilik hazırlığı yapmaktadır. Bir gün, Takaki, trenyolunun orada, kendisine tanıdınık gelen bir bayan görür.
Not: Makoto Shinkai, aynı zamanda Kimi no Na wa'yı yönetmiştir. İzlemeniz için bu bile teşvik edici bence.
Mori Eto'nun aynı isimli gençlere yönelik romanından uyarlanmış olup 1999'da Sankei Genclik Yayımları Kültürel Ödülü'nü kazanmıştır. İçindeki ağır kasvetli ortamla Ecel Treni son istasyona yaklaşmaktadır ancak bu kederli ruhlardan birine seçilmiş olduğu ve tekrar hayata dönme şansı elde ettiği söylenir. Henüz intihara teşebbüs etmiş bir çocuk olan 14 yaşındaki Kobayashi Makoto'nun bedenine yerleştirilecektir. Bu talihli ruh, denetmeni Purapura'nın gözetimi altında eski hayatında yaptığı hataları ve kötülükleri keşfetmelidir. Lakin Makoto'nun bedenindeki vakti sınırlıdır. Ayrıca Makoto'nun neden intihara kalkıştığı ve yakaladığı bu ikinci fırsatta hayattan nasıl zevk alması gerektiğini öğrenmesi gibi görevler de verilmiştir.
Yönetmen: Koichi Chigira
Tür: Fantastik - Aksiyon - Macera - Doğaüstü Güçler
IMDB: 6.6 (Düşük olduğuna bakmayın ağır underrated olduğu için bilen yok)
10 yaşında, sakin ve uysal bir kişiliği sahip olan Wataru, o gün hayatının en kötü dakikalarını yaşayacağını bilmemektedir. Babası, metresi ile birlikte, Wataru ve annesini arkada bırakarak kaçar. Bu şoka ve acıya dayanamayan annesi hastahaneye kaldırılır.
Okul arkadaşı Mitsuru sayesinde, güya perili bir binaya girer ancak bu bina "Vision" adında hayali bir dünyaya açılan kapıdır. Ölmekte olan annesini kurtarmak için bu dünyaya giren Wataru. Bu fantastik dünyada; büyünün, arkadaşlığın, sevginin ve inanmanın gücünü bulacaktır.
7- Ponyo on the Cliff by the Sea "Küçük Deniz Kızı Ponyo" (2008)
Ponyo, kırmızı elbise giyen ve insan olmak isteyen bir Japon süs balığıdır. Deniz kenarında, iç denize bakan bir kayanın üzerinde yaşayan beş yaşındaki Sosuke, bir sabah, kayalık sahilinde oynarken, saçlarını reçel kavanozuna sıkıştırmış Ponyo ile tanışır. Sosuke onu kurtarıp plâstik bir kovaya koyar. Zaman geçtikte Ponyo ve Sosuke birbirlerine hayran kalırlar. Sosuke, Ponyo'ya korkmamasını ve onu koruyacağını söyler. Ama bir zamanlar insan olan Ponyo'nun babası Fujimoto onu okyanusa dönmesi için zorlar. Ponyo, insan olmak istediğini söyler ve istemeden de olsa dünyanın ekoloji dengesini bozar.
Yönetmen: Mamoru Oshii
Tür: Mecha - Aksiyon - Bilim Kurgu - Seinen - Psikolojik
IMDB: 8.0
2029 yılında dünya günlük yaşamın her alanına yayılmış sınırsız bir elektronik ağ ile birbirine bağlıdır. İnsanlar, cyborglar, robotlar ve yapay zekaya sahip programlar bu ağın birer parçasıdır. İnsanları diğer yaşam formlarından ayıran tek ayırt edici özellik ise sahip oldukları hayaletlerdir. Hayalete sahip her türlü canlı, tamamı ile sibernetik bir vücuda sahip olsa da insan olarak tanımlanmakta ve insana dair her türlü hak ve özgürlüklerden yararlanabilmektedir. Ancak, siber suçlular hayaletleri yönlendirmekte, algısal verilere ulaşılabilmekte hatta hafızalar silinip üzerlerine yenilerini yazılabilmektedir. Böyle bir ortamda, insanlığın, bilincin ve varoluşun bilinen tanımları bile netliklerini yitirmektedir. Japonya’nın Ulusal Kamu Güvenliği Komisyonu teşkilatında yarı özerk konumda faaliyet gösteren 9. Şube personeli yukarıda anılan suçlara karşı mücadele eden özel bir birimdir. Teşkilatın harekat lideri, vücudu tamamı ile sibergenetik organ ve uzuvlardan oluşan Binbaşı Motoko Kusanagi ve ekibi, siber suçlulara karşı yürüttükleri operasyonlar esnasında Kuklacı adındaki oldukça tehlikeli ve kimliği tespit edilemeyen bir siber suçluya ulaşır. Motoko Kusanagi ve 9. Şube çok geçmeden Kuklacının gerçek kimliği ve amaçları ile karşı karşıya kalacaktır.
Not: 2008 yılında Ghost In The Shell 2.0 adıyla, 1995 yapımı orijinal versiyonun "remastered" edilmiş hali çıkmıştır. Daha iyi çizimlerle izlemek istiyenler 2.0 versiyonu izleyebilirler. Ayrıca filmin Ghost In The Shell: Innocence adında devam filmi de bulunmaktadır. Yine ayrıca Ghost In The Shell: Stand Alone Complex adında 26 bölümlük anime serisi vardır. Dileyenler izleyebilir fena değildir. Batı sinemasında ise Scarlet Johansson'un oynadığı 2017 yapımı Hollywood filmi kanımca izlenmemelidir. Tavsiyem bu filmi sakin kafayla izlemeniz. Daha kolay oturur kafanızda.
Kurumi ve Hal’ın mutlu hayatları uçak kazası sonucunda bambaşka bir hale gelmiştir. Hal’ı kaybeden Karumi, beraberinde yaşama isteğini de kaybeder. Hal’ın yerine geçen robot Hal, O’nun tarafından kabul edilip Karumi’ye yaşama isteğini geri verebilecek midir?
10- Children Who Chase Lost Voices "Kayıp Seslerin Peşinde" (2011)
Asuna, küçükken yitirdiği babasından hatıra kalan radyodan, bir gün gizemli bir müzik duyar. Bunun sonrasında garip bir yaratıkla karşılaşır ve onu boynunda bir kristal taşıyan çocuk kurtarır. Adı Shun olan bu çocuk, Asuna'ya sıcak davrandığından dolayı Asuna'da ona ilgi duyar. Ancak bu ani tanışmanın ardından acı bir ayrılık yaşanır ve Asuna tekrar Shun'u görmek için efsanevi bir dünyaya yolculuk yapar.
Yönetmen: Hayao Miyazaki
Tür: Romatizm - Bilim Kurgu - Dram
IMDB: 8.2
Sophie, şapka dikmekle geçimini sağlayan genç bir kadındır. Bir gün şehirde dolaşırken, Howl adında yakışıklı bir büyücüye rastlar. Büyücü, Sophie‘yi o an için kötü ruhların elinden kurtarmıştır. Ancak karanlık tarafın büyücü lideri, Sophie‘yi yalnız iken yakalar. Onu lanetleyerek yaşlı bir kadına çevirir, sonra da Howl‘a mesajını iletmesini söyler. Sophie, bir süre çaresizce bekledikten sonra, bu yaşlı bedeniyle derdine bir çare bulmak için yola çıkar. Uzun bir yolculuğun ardından Howl’ın yürüyen kalesine ulaşır. İçeri girdiğinde ise kendisini bambaşka sihirli bir dünya beklemektedir.
12- Hotarubi no Mori e "The Light of a Firefly Forest" (2011)
Hotaru altıncı yaşından itibaren her yaz tatilini amcasının yanında geçiriyordur. Bir yaz tatili, etrafı gezerken ormanda kaybolur ve kaybolduğu yerde de maskeli bir gençle karşılaşır. Hotaru, gence koşarak onu ormandan çıkartmasını ister ki, genç de Hotaru ona dokunmasın diye ondan kaçar çünkü genç adam bir Youkai’dir (orman cini) ve bir insan ona dokunursa, genç adam yok olur. Gin adındaki bu youkai, genç Hotaru’ya ona dokunmaması şartıyla ormandan çıkış yolunu gösterir.
Hotaru bu gençten çok etkilenir ve her yaz tatili amcasının yanına geldiğinde, koşarak ormana Gin’in yanına gider. Yıllar geçtikçe de bu ikilinin arasındaki bağlar güçlenir.
Yönetmen: Naoko Yamada
Tür: Shounen - Dram
IMDB: 8.2
Ishida Shouya sağır bir kıza başka okula transfer olmasına sebep olacak kadar zorbalık eder. Sonuç olarak da kendisini arkadaşsız ve gelecek için planları olmayan biri olarak zorbalığa uğrarken bulur.
14- Kiki's Delivery Service "Küçük Cadı Kiki" (1989)
Kiki bir cadı olan becerikli ve cesur bir kızdır. Ancak cadılığın tek yeteneğine sahiptir: uçabilmek. Diğer genç cadılar gibi, o da 12 yaşında kendisine bir şehir aramaya koyulur. Her zaman yanında olan sadık kara kedisi Jiji ile süpürge sopasına atlar ve okyanus kenarında bulunan büyük bir şehre gider. Başta gergin olsa da, hemen paket teslimatı işine girişir. Kiki birçok insanla tanışır ve birçok maceraya atılır. Süpürge sopasını çalan hırsızla daha sonradan dost olan Kiki şehrin geleneksel Yeni Yıl maratonunu cesur bir şekilde kurtarır. Kiki’nin kendine güveni ve farkındalığı eşsiz yeteneklerine değer vermeyi öğrenince artar. Kiki’nin yardımıyla insanlar herkesin kendisine özel bir karakter veren bir sihri olduğunu fark eder. Bizlere Astrid Lindgren’in Adventures of Pippi Longstocking ve Jill Murphy’nin The Worst Witch gibi çocuk klasiklerini anımsatan bu büyüleyici ve keyifli hikayede Kiki’nin yaptığı her şeyde hem mizah hem de samimiyet vardır.
Mitsuha, kırsal kesimde, dağların etrafını sardığı bir kentte yaşamaktadır. Belediye başkanı olan babası genellikte evde bulunmadığından evinde daha çok ilkokul öğrencisi kız kardeşi ve büyük annesiyle kalan Mitsuha her ne kadar dürüst bir kişiliğe sahip olsa da ailesinin Shinto tapınağına ait geleneklerden ve babasının seçim kampanyasında yer almasından hiç hoşlanmamaktadır. Kırsal kesimde yaşadığı için içten içe üzülmekte ve Tokyo’daki harikulade şehir hayatını arzulamaktadır. Taki ise Tokyo’nun merkezinde yaşayan liseli bir gençtir. Arkadaşlarıyla zaman geçirmekten hoşlanan ve bir İtalyan restoranında yarı zamanlı çalışan Taki, mimariye ve güzel sanatlara ilgi duymaktadır. Günlerden bir gün rüyasında daha önce hiç gitmediği dağlar arasına kurulmuş bir şehirde yaşayan genç bir kız olduğunu görür. Mitsuha ise erkek olduğu bir rüya görecektir. Rüyalarının arkasındaki sır nedir?
Not: Sinemada izlediğim ilk anime filmi olmasından dolayı yeri bende çok ayrıdır. Şiddetle izlenmesi tavsiye edilir.
16- Mary and the Witch's Flower "Meary to Majo no Hana" (2017)
Hikâyemizin kahramanı Kırmızı Konak Köyüne yeni taşınan kırmızı saçlı Mary isimli bir kızdır. Mary okulun başlamasına daha bir hafta olması sebebiyle sıkılıyordu. Ve bir gün Tib isimli siyah bir kedinin peşinde ormana gider. Orada ilginç bir çiçek bulan Mary, o çiçeğin onu hayal bile edemeyeceği bir dünyaya götüreceğinden habersizdir.
Sheeta isimli küçük bir kız, uçan bir gemide askerler tarafından esir tutulmuşken, gemi korsanların saldırısına uğrar. Sheeta bu fırsattan yararlanarak kaçmaya kalkar ancak gemiden aşağı düşer. Boynundaki sihirli taş onun hayatını kurtarır ve Pazu adında küçük bir çocuğun kollarına usul bir iniş yapar. Askerler ve korsanlar arasında sıkışıp kalan bu ikili birlikte pek çok maceraya atılacaktır. En önemlisi de Sheeta 'nın boynundaki kolye, Laputa adındaki gizemli uçan bir adanın yerini göstermektedir.
Yönetmen: Katsuhiro Otomo
Tür: Korku Gerilim - Bilim Kurgu - Psikolojik
IMDB: 7.6
Katsuhiro Otomo'nun 1995 tarihli Memories isimli yapımı 3 bağımsız öyküden oluşur. Yönetmenliğini Koji Morimoto'nun gerçekleştirdiği ve senaryosunu Satoshi Kon'un yazdığı Magnetic Rose, aldıkları SOS sinyallerini araştırmak için dünya yörüngesindeki bir enkaz yığınına giren, Corona gemisi personelinin karşılaştıkları tuhaf olayları konu alır. Tensai Okamura'nın yönettiği Stink Bomb'da genç bir laboratuar asistanı kaza eseri biyolojik bir silaha dönüşür. Katsuhiro Otomo'nun yönettiği son bölüm, Cannon Fodder ise bilinmeyen bir düşmana karşı sürekli savaşan bir şehrin günlük yaşamını anlatır.
Kenichi ve dedektif amcası Shunsaku Ban, Japonya’dan ayrılıp Dr. Laughton adındaki bir suçluyu aramak üzere Metropolis’e giderler. İnsanlardan ve robotlardan oluşan bir nüfusa sahip dev bir şehir olan Metropolis’deki anti-robot hareketlerinin içinde olduğuna inanılan bilim adamı Dr. Laughton’ı gizli laboratuarında bulduklarında ise büyük bir patlama olur ve Kenichi ile amcası birbirlerinden ayrılırlar. Bu sırada Kenichi’nin karşısına Tima adında bir kız çıkar. Bir yandan farklı nedenlerle Tima’nın peşine düşen Duke Red ve üvey oğlu Rock’tan kaçan, bir yandan da hiçbir şey hatırlamayan bu güzel kıza yardımcı olmaya çalışan Kenichi; Tima’nın, Metropolis’i ele geçirmek üzere yaratılan üstün bir android olduğundan ve bu yaratılışın arkasındaki diğer amaçlardan habersizdir.
Not: Bu film, Fritz Lang'ın 1927 yılında yönettiği, bilim kurgu başyapıtı olan Metropolis'in anime uyarlamasıdır.
Yönetmen: Satoshi Kon (Saygı ve rahmetle anıyoruz)
Tür: Fantastik - Tarihi - Romantizm - Macera - Dram
IMDB: 7.9
Studio Gin'ei film yapımcısı Gen'ya Tachibana, gençlik yıllarının ünlü film yıldızı Chiyoko Fujiwara'nın hayatını belgesel haline getirmeye karar verir. Chiyoko 1930'dan 1960'a kadar çalıştığı stüdyonun baş kadın oyuncusu olmuştur. Ama kariyerinin zirvesinde oyunculuğu bırakıp inzivaya çekilmiştir. Tachibana ve ekibindeki insanlar Chiyoko hayatını anlatırken kendilerini eşsiz hatıraların saklandığı bir zaman tünelinde bulurlar.
4 yaşındaki Kun, yeni doğan kız kardeşiyle tanıştığı zaman dünyası tepetaklak olur. Mirai isimli bu bebek kısa sürede ailedeki herkesin kalbini kazanır. Ailedeki herkesin bebek Mirai'ye özen göstermesiyle Kun'un içinde kıskançlık duyguları uyanır. Kun, bu duygular içerisindeyken evlerinin bahçesinde içlerinde gelecekten gelen Mirai'nin de olduğu çeşitli kişilerle tanışır. Bu kişilerden bazıları geçmişe, bazıları ise geleceğe aittir.
Not: Bu film ülkemizde de sinemalarda gösterime girmiştir.
Momo 11 yaşında babasını kaybetmiştir. Babasının ölümü nedeniyle, Momo ve annesi Tokyo'dan ayrılmış ve Setouchi isimli küçük bir adada bulunan eski aile evine taşınmışlardır. Momo, rahmetli babası tarafından yazılmış ama bitmemiş bir mektup alır. Mektup sadece ''Momo'ya'' kelimesini içeriyordur. Momo'nun aklı babasının ne anlatmak istediği soruları ile doludur ve ayrıca o küçük bir adadaki hayata alışmakta zorluk çekiyordur. Daha sonra Momo kaldığı evin tavan arasında bir kitap bulur ve bu kitap onu macera dolu yeni bir dünyaya götürür.
Komşum Totoroda, anneleri hastayken bir köye çekilen Satsuki ile kız kardeşi, orman yaratığı Totorolarla tanışıp bambaşka bir maceraya sürüklenecektir. Şehrin telaşından uzakta, ruhların ve sihrin gizemli yerini ve Totoro orman yaratıklarının arkadaşlığını keşfederler. Yaz zamanının kaygısızlığı üzerine kurulmuş bir aile filmi olarak tasarlanan My Neighbour Totoro ile Hayao Miyazaki'nin unutulmaz karakterleriyle zenginleştirilmiş hayalgücü ve arkadaşlığın bir masalını yaratıyor. Çocukluğun perimasalı dünyasının ve yokolan kırsal alanların yasını tutuyor.
Jubei Kibagami, Feodal Japonya zamanlarında yaşayan, hayatını kazanmak için bütün Japonya'yı baştan aşağı dolaşıp kılıcını kiralayan efendisiz bir ninjadır. Fakat kader, ağlarını Jubei'nin averelik günlerine bir süreliğine son vermek için örmeye başlamıştır. Salgın hastalık yüzünden telef olan bir köyü araştırmak için gönderilen Koga Ninja takımı, yolda Tssai adlı bir yaratık tarafından saldırıya uğrar ve Kagero adlı dişi bir ninja hariç tamamı katledilir. Kagero, Jubei tarafından kurtarıldıktan sonra, intikamını almak için geri dönen Tssai, Jubei ile yaptığı düelloyu garip bir şekilde kaybeder ve tam bu sırada Dakuan'ın da olaya karışır... Film, Amerika'da Japonya'ya oranla çok daha popüler.
Not: Filmin 2 versiyonu vardır, sansürsüz ve az sansürlü (2 sahne kesilmiş, toplam 2 dakikadan kısa).
25- Nausicaa of the Valley of the Wind "Rüzgarlı Vadi" (1984)
Dünyadaki son büyük savaşın ve endüstrinin çöküşünün üzerinden bin yıl geçmiştir. Dünyayı çöller, tehlikeli böcekler, zehirli bitkiler sarmakta ve bazı mantar türlerinin yaydığı zehirli gazlar atmosfere yayılarak gittikçe azalan insan ırkını tehdit etmektedir. Nausicaä, az sayıda insanın tarımla uğraşıp böcek ve mantarlarla mücadele ederek yaşadığı Rüzgâr Vadisi’nin prensesidir. Bir gün vadiye başka bir krallığın uçağı düşer. Sadece kargosu sağlam kalmıştır, arkasından krallığa ait askerler gelerek vadiyi ele geçirirler. Kargoda bin yıldır unutulan ve başka bir krallıktan çalınan dünyayı değiştirmekte kullanılacak bir şey vardır. Rüzgar Vadisi bu iki krallık için hedef haline gelirken Nausicaä dünyayı eski haline getirmenin yolunu keşfetmiştir.
Yönetmen: Satoshi Kon
Tür: Fantastik - Bilim Kurgu - Gerilim - Gizem - Psikolojik
IMDB: 7.7
Dr. Atsuko Chiba, alanında oldukça önemli çalışmalara sahip bir psikoterapisttir. Dr. Atsuko'nun çalışma arkadaşlarından Dr. Tokita oldukça güçlü bir psikoterapi cihazı olan DC-MINI'yi icat etmiştir. Cihaz, kullanıcısının başka insanların rüyalarına girmesine ve kişiliği ile senkronize olarak anksiyete ve nevrozların kaynaklarını bulmasına ve onarmasına imkan tanımaktadır. Yüksek teknoloji ile üretilmiş bu cihaz psikoterapi dünyasında bir devrim olarak görülmektedir. Ancak, insanların kişiliklerini değiştirebilme ve silebilme fonksiyonuna sahip olan DC-MINI, yanlış ellerde oldukça tehlikeli bir silaha dönüşebilme potansiyeli taşımaktadır.
Araştırmanın son aşamasında, varolan 4 DC-MINI prototipinden birisinin çalınması ve Dr. Tokita'nın araştırma asistanlarından Himuro'nun kaybolması üzerine Dr. Atsuko olayların tesadüfi olmadığından şüphelenir. Laboratuvar'da bulunan araştırmacılardan bir kısmının akıl sağlıklarını yitirmesi ile birlikte Dr. Atsuko çalınan DC-MINI'nin insanların zihinlerini yok etmek üzere kullanıldığını anlar.
Not: Christopher Nolan'ın yönettiği "Başlangıç - Inception" filmi, bu animeden uyarlamadır. Bu anime için orijinal Inception desek yanlış olmaz.
Yönetmen: Yasuhiro Yoshiura
Tür: Bilim Kurgu - Seinen
IMDB: 7.4
Bir dünya hayal edin, uçsuz bucaksız bir karanlık ve olabildiğince uzanan tüneller! Bir de bu dünyanın tam tersi aydınlık bir gökyüzü ve ayaklarının altında uzanan yeşil çimenler… Dünyaları ne kadar karanlık olursa olsun, mütevazı ve hoş görülü insanları koydukları kurallar içerisinde hayatlarını sürdürmeye çalışmaktadır. Ancak koyulan bu kurallara pek inanmayan ve yasak bölgeleri araştırmayı seven Patema büyük bir gerçeği keşfeder. Kimin yer altında kimin yeryüzünde olduğu kavramı artık önemi yitirmiştir! Artık rollerin değişme zamanı gelmiştir…
Yönetmen: Satoshi Kon
Tür: Korku - Gerilim - Psikolojik
IMDB: 8.0
CHAM! isimli pop grubunun üyelerinden Mima Kirigoe radikal bir karar ile şarkıcılık kariyerini bırakır ve oyunculuğa soyunur. Ancak, Mima'nın bu kararı hayranlarının bir bölümünü rahatsız etmiştir. CHAM!'den ayrılmasının ardından bilinmeyen bir numaradan kendisini hain ilan eden bir fax alır. Mima'nın menejeri Rumi, Mima'ya kararlı olması ve yeni kariyerine devam etmesi yönünde telkinde bulunsa da kızgın hayranları ve özellikle de Me-Mania lakaplı saplantılı takipçisi Mima'nın hayatını çekilmez hale getirmektedir. Akli dengesi yavaş yavaş kaybolan Mima kısa bir süre sonra gerçeklik ile hayal arasında ayrım yapamaz duruma gelecektir.
Not: Bu filmi sakin kafayla izlemenizi öneririm. Aksi taktirde kafanız çok karışacaktır. Hala anlamadıysanız filmi açıklayan makaleleri bulabilirsiniz. Bu filmi Hollywood yapsa yönetmeni David Lynch (Kayıp Otoban, Mulholland Çıkmazı...) olurdu.
Yönetmen: Masayuki Kojima
Tür: Mecha - Aksiyon - Romantizm - Bilim Kurgu
IMDB: 7.1
Amamiya Shuuhei büyükannesinin kötüleşen sağlığı yüzünden Tokyo'dan kırsal bir bölgeye taşınır. Babası ünlü bir piyanisttir ve Shuuhei babasından ilhamla küçüklüğünden beri piano dersleri almaktadır. Okul arkadaşları tarafından sataşılmakta ve ormandaki piyanoyu çalması için meydan okunmaktadır. Bu piyanonun lanetlenmiş olduğu ve hiçbir ses vermeyeceği söylenmektedir, Okuldan sonra aynı sınıftaki Ichinose Kai, Shuuhei'yi ormana götürür, Shuuhei piyanoyu çalmayı denediğinde başarısız olur ancak Kai harika bir parça çalar. Bu birbirinden tamamen farklı iki arkadaşın güçlü arkadaşlığının ve müzik yeteneklerinin gelişiminin bir başlangıcıdır.
Not: Bu filmin bir de anime serisi vardır. Dileyenler izleyebilir. Müzik temalı filmlerden hoşlanıyorsanız bu filme bayılacaksınız.
Yönetmen: Naokatsu Tsuda
Tür: Bilim Kurgu - Dram
IMDB: 7.2
Uzay Kolonileştirme Programının başarısız olmasının üzerinden 30 yıl geçmiştir. İnsanoğlu yok olmanın eşiğindedir. Dünya üzerinde, aralıksız devam eden ölümcül yağmurlar yağmaktadır."Leşçi" olarak adlandırılan erkek toplumu, medeniyetlerden arta kalan yapı ve eserleri yağmalamaktadır. Bir gün bu leşçilerden birisi "Ölüler Şehri" olarak adlandırılan son derece tehlikeli bir bölgeye adımını atar. Şehri araştırdığı esnada, karşısına savaş öncesinden kalma bir gökevi çıkar. Gökevinin içine girdiğinde kendisini kız görünümünde bir android karşılar. Adı Hoshino Yumemi'dir. 30 yılın ardından karşısında gördüğü ilk kişiyi müşteri zannederek ona yıldızları göstermeye çalışır; ancak gökevi projektörü çalışmamaktadır. Konuşulan şeylere hiçbir anlam veremeyen "müşteri"miz, en sonunda projektörü onarmak için kıza söz verir.
Not: Bu film, 2004 yılında PlayStation 2 konsolu için çıkmış "Planetarian: The Reverie of a Little Planet" adlı oyunun filme uyarlamasıdır. Yapımcı stüdyo Visual Art Key'dir. Bu stüdyonun diğer anime serileri; Clannad, Charlotte, Angel Beats'dır. Nitekim izlenmesini kesinlikle öneriyorum.
Köyünde huzur dolu bir yaşamı olan Ashitaka, bir gün ormandan kötü bir varlığın gelmekte olduğu fark eder. Ormanın sınırından hızla çıkan Orman Tanrısı, değdiği her şeyi yok ederek ilerlemektedir. Köyünden küçük bir kızı kurtarmak için, canavara dönüşmüş olan Orman Tanrısı'na saldıran Ashitaka, mücadele sonunda canavarı öldürür ama ölümcül bir yara alarak lanetlenir.
Bu lanetten kurtulmak için bir yol aramak üzere köyden ayrılan Ashitaka, kendisine yardım edebileceğini umduğu Ormanın Ruhu'nu aramaya başlar. Ancak Ormanın Ruhu'nu arayan başkaları da vardır: Lady Eboshi ve Irontown sakinleri. Lady Eboshi ve Prenses Mononoke arasındaki savaşta kazanan olmadığını ve hem insanların hem de doğanın zarar gördüğünü fark eden Ashitaka, onları durdurmaya çalışacaktır.
32- Tales From Earthsea "Yerdeniz Öyküleri" (2006)
Seyahat halindeki bir gemi zorlu denizde yol almaktadır. Geminin kaptanı havayı gözlemlemek ve gerektiğinde müdahale etmekten sorumlu büyücüsünden denizi sakinleştirmesini ister ama büyücü, tüm denemelerine rağmen denizin ve rüzgarın gerçek ismini hatırlayamaz. Bu sırada, kara bulutların ardından iki siyah ejderha çıkar. Batının sonunda yaşayan ejderhaların insanların yaşadığı doğu okyanus sahillerinde görünmesi ve birbiri ile beslenmeye çalışması düşünülebilir bir şey değildir. Dünyanın dengesi bozulmaktadır. Olayları gözlemleyen büyük büyücü Ged, dünyada meydana gelen şeytani düzensizliğin kaynağını bulmak üzere yola çıkar.
Yönetmen: Tatsuyuki Nagai
Tür: Romantizm - Dram
IMDB: 7.4
Küçükken çok mutlu bir çocuk olan Jun söylediği bir şey yüzünden ailesinin dağılmasına neden olur. Bu olayın üzüntüsüyle ağlayan Jun'un karşısına bir yumurta perisi çıkar. Peri başkalarını incitmesine engel olmak için Jun'un sözlerini mühürler. O günden sonra umutsuzluk içi de yaşayan Jun okulda sosyal yardımlaşma etkinliği komitesine seçilir. Üstelik etkinlikte sahnelenecek olan müzikalde başrol oynayacaktır.
34- The Boy and the Beast "Çocuk ve Canavar" (2015)
Dünyada birçok canavarın yaşadığı sokakları kıpır kıpır olan Hayvan Cenneti Bölgesi'nin Suribachi şehrinde canavar sayısı yüz binin üstünde. Bir gün onlara uzun süredir önderlik eden canavar bilgesi emekli olup tanrı olarak geri doğacağını bildirdi."Neyin tanrısı olurum bilinmez,ancak olursam yeni bir lider seçilecek, o yüzden herkes hazırlansın" diye buyurdu. Güç ve itibar, varis olmak için gereken koşullardan. Durum böyle olunca ilk akla gelen Iouzen denilen canavar. Sakin, kendinden emin ve bir o kadar cesur. Çok sayıda öğrencisi olan güçlü biri olması yanında Ichirouhiko ve Jiroumaru denilen ikilinin de babası. Ancak, onun haricinde varisliğe uygun bir canavar daha vardı. İsmine Kumatetsu demişti. Bu arada bu adam biraz sorunlu bir tip. Vahşi, gururlu, kendini beğenmiş ve başa çıkılamaz derecede bencil olduğundan bir tane bile öğrencisi yok. Durum böyle olunca oğlu olmasına da imkân yoktu.
35- The Garden of Words "Kelimelerin Bahçesi" (2013)
Ayakkabı tasarımcısı olmak isteyen Takao (Lise son sınıf), okulu asıp eski japon tarzı bir bahçede ayakkabı çizimleri yapmaktadır. Bir gün kendinden yaşca büyük, Yukino(27 Yaş) adlı gizemli bir kadınla tanışır. İkilinin yolları daha sonra sık sık kesişmeye başlar. Yalnız bu karşılaşmalar hep yağmurlu günlerde olmaktadır. Onlar ilişkilerini derinleştirip bir birlerine açılmaya çalışmaktadır. Ama yamur mevsimi sona ermek üzeredir...
Not: Değinmek istediğim bir konu ise bu anime 2013 yılında çıkmasına rağmen hala bazı güncel animelerin çizimlerinden daha iyidir. tabii ki bu benim kendi fikrim ama siz de izleyince bana hak vereceğinizi düşünüyorum.
36- Tokyo Godfathers "Tokyo Tanrıları" (2003)
Yönetmen: Satoski Kon
Tür: Komedi - Dram
IMDB: 7.8
Bir noel arifesinde evsiz, orta yaşlı alkolik Gin, travesti Hana ve evinden kaçan lise öğrencisi Miyuki çöpleri karıştırırken bir bebek bulurlar. Her zaman anne olma hayalini kurmuş olan Hana bebeğin Tanrı tarafından kendilerine gönderilen bir hediye olduğuna inanır ve diğerlerini de bebeğe bakmak ve bebeğin annesini bulmak üzere ikna eder. Üç evsiz vaftiz babası, Tokyo'nun uçsuz bucaksız sokaklarında bebeğin ailesini aradıkları yolculuklarında kendi geçmişleri ile yüzleşecekleri olaylarla karşılaşırlar.
Senaryosunu üstat Hayao Miyazaki’nin yazdığı film, 14 yaşında ergenliğe henüz adım atmış, kitap okumayı ve yazmayı tutku derecesinde seven Shizuku’nun günlerini anlatıyor. Ortaokul öğrencisi olan Shizuku anne-babası ve ablasıyla birlikte yaşamakta. Kütüphaneden sürekli ödünç kitap alıp okuyan genç kız, bir gün aldığı her kitabın kartında Seiji Amasawa adlı çocuğun ismini görür. Anlaşılan onun okuduğu her kitabı ondan önce bu genç çocuk da okumuştur. Shizuku tam bu çocuğu merak ettiği günlerde trende giderken tanıştığı şişman bir kedi sayesinde gizemli ve harika bir antikacı dükkanı keşfeder. Seiji’yle yolu bu dükkanda da kesişir. Seiji dükkanın sahibinin torunudur ve bir keman virtüözü olmayı amaçlıyordur. İkisi bir süre sonra arkadaş olurlar. Seiji, Shizuku'ya gelecekte yapmak istedikleri için cesaret verir. İkili arasında giderek daha sağlam bir bağ kurulur.
38- When Marnie Was There "Marnie Oradayken" (2014)
Anna kum tepelerinin ardındaki Marnie ile tanışana dek dünyada hiç arkadaşı yoktur. Ama Marnie göründüğü gibi değildir. Dostluk, aile ve yalnızlık hakkındaki gerçeklerden oluşan bir hayalet hikayesi. Anna üvey annesiyle beraber yaşayıp çevresindeki arkadaşlarıyla ve her şeyle ters düşmektedir. Daha sonrasındaysa Norfolk'a, kum tepelerinde doya doya koştuğu ve su kenarındaki yere, yaşlı Bay ve Bayan Pegg'in yanında kalması için gönderilir. Orada bir bataklık evi vardır ve Marnie denilen tuhaf ve küçük bir kızla tanışır ve Marnie Anna'nın ilk arkadaşı olur. Sonra bir gün Marnie kaybolur. Sonrasındaysa yeni bir aile, Lindsay'ler, bataklık evine taşınır. Marnie'den dostluk hakkında çok şey öğrenen Anna Lindsay'ler ile sıkı fıkı arkadaş olur ve Marnie hakkındaki tuhaf gerçekleri, Marnie'nin göründüğü gibi olmadığını öğrenir.
Vampirlerin ve iblislerin yer yüzünde gezdiği, karanlık bir dünyada vampir bir babanın ve ölümlü bir annenin oğlu olan bir dampir, D kanını taşıdığı her iki ırkın korkusunu kazanmış bir vampir avcısıdır. Vampirlerin sahip olduğu zafiyetlere yalnızca belirli bir oranda sahip olan D, insanlar arasında yaşamaya çalışsa da toplumlarına kabul edilmemektedir. Yer yüzünde kalan son vampirlerden Meier Link, Charlotte Elbourne'u kaçırır. Charlotte'un babası D'yi kızını geri getirmesi için kiralar ve eğer vampire dönüşmüşse insancıl bir şekilde öldürmesini ister. Charlotte'un abisi de kardeşini geri getirmeleri için Marcus Kardeşleri kiralamıştır. D ve Marcus Kardeşler Link'e ulaşmak için hem birbirleri ile hem de zamana karşı yarışacaktır. Vampire Hunter D: Bloodlust, Hideyuki Kikuchi'nin "Demon Deathchase" isimli üçüncü Vampire Hunter D romanından uyarlanmıştır.
On dokuz yaşındaki Hana üniversitede sessiz sakin kendi halinde bir gence aşık olur. Ve bir fırsat eşiğinde tanışırlar. Muhabbetleri ve aşkları ilerlerken bir gün evlenme kararı alırlar ve ardından Hana büyük bir gerçeği öğrenir. Eşi "Ookami" bir kurt adamdır ve türünün sonudur. Ardından bir zaman geçer ve iki tane çocukları olur. Birine "Yuki" birine "Ame" derler. Yuki oldukça inatçı ve yaramaz bir kızdır. Ame ise tam tersi, oldukça sessiz ve ürkek. Ve bir gün babaları ortadan kaybolur. Aradan geçen bir zaman sonra babalarını ölü bulurlar. Bunun üzerine hayatları git gide daha da zorlaşır. Ardından bir karar alan Hana şehirden uzak, ıssız bir dağ evine taşınır. Taşındıkları yeri benimserler ve güzel bir hayat sürerler. Fakat ortada büyük bir sorun vardır. Çocukları kim olduklarıyla ilgili sorular sorarlar, ve ne olacaklarına dair endişeleri vardır. Kurt mu, yoksa insan mı?
14. yüzyılda Sengoku Dönemi'nde; geçmişinin kâbuslarından kurtulamadığı için kılıcını mühürleyen Nanashi adlı bir rounin, ailesi olmayan genç Kotarou ile köpeğini terk edilmiş bir tapınakta kurtarır. Kotarou, peşinde olan Çin'den gizemli bir organizasyona karşı kendini koruması için Nanashi'yi koruması yapar. Gencin peşindeki organizasyonda çalışan adamlardan biri de kendine eşit bir düşman aramakta olan sarışın ve mavi gözlü usta savaşçı Rarou'dur.
Taku Morisaki ve Yutaka Matsuno çok yakın iki arkadaştır. Okullarına 2.dönemde Tokyo’dan nakil olarak gelen Rikako Muto adlı kız, gerek derslerde ki başarısıyla gerekse güzelliği ile iki arkadaşın ve tüm okulun bir anda dikkatini çekmeye başlayacaktır. Fakat Rikako okulda sosyal aktivitelere katılmamakta ve kimse ile arkadaşlık kurmamaktadır. Bu yüzden diğer öğrenciler tarafından fazla sevilmemektedir. Buna rağmen Yutaka, Rikako’dan çok hoşlanmaktadır. Fakat Taku, Rikako’ya verdiği borç para yüzünden O’nunla birlikte Tokyo’ya gitmek zorunda kalınca ikili birbirini daha yakından tanıyacak ve yakınlaşmaya başlayacaktır.
43- The Tale of Princess Kaguya "Prenses Kaguya Masalı" (2013)
Yönetmen: Isao Takahata
Tür: Tarihi - Fantastik
IMDB: 8.0
Bir zamanlar, fakir bir orman köyünde yaşlı bir oduncu yaşarmış. Geçimini kestiği bambuları satarak kazanan oduncunun, yaşlı karısından başka kimsesi yokmuş. Yine bir gün ormanda bambu kesmekle uğraşırken yerden bir bambunun filizlendiğini ve çabucak büyüdüğünü görmüş. Merakla bambunun yanına gidince, bambunun tomurcuklanıp açıldığını ve içinden minik bir prenses çıktığını fark etmiş. Şaşkınlık içindeki oduncu bu minicik prensesi evine götürmüş. Avcunun içinde sakladığı prensesi karısına gösteren oduncu, prensesin birdenbire bir bebeğe dönüştüğünü görünce şaşkınlıktan neredeyse küçük dilini yutacakmış! Diğer bebeklerden farklı olan bu bebek, hızla büyüyerek oduncunun bambu filizinin içinde görmüş olduğu prensese dönüşmüş - ama bu kez gerçek boyutlarda! Yıllar geçerken, küçük prensese öz çocukları gibi bağlanan oduncuyla karısının aklında tek bir soru varmış: Bu güzeller güzeli kız aslında kimdir ve nereden gelmiştir?
44- Steamboy "Suchimuboi" (2004)
Yönetmen: Katsuhiro Otomo
Tür: Tarihi - Aksiyon - Macera - Bilim Kurgu
IMDB: 6.9
Alternatif bir gerçeklikte, Dünya, farklı bir teknolojik gelişim süreci sonucunda temelleri buhar teknolojisine dayalı askeri, jeopolitik ve sosyal yapılanmalara sahne olmuştur. 19. yüzyılın sonlarında Birleşik Krallık'ta yaşamakta olan dahi mucit Ray Steam, dedesi ve babası gibi, buhar gücü ile çalışan mekanik harikalara imza atmaktadır. Ancak, Ray'in dedesi Lloyd ile birlikte sürdürdüğü mütevazi yaşamı eline geçen tuhaf bir metal top ile alt üst olur. Tüm ulusa yetecek derecede yüksek bir enerji kapasitesine sahip bu buhar topu çoktan farklı güç gruplarının ilgisini çekmiştir. Kendisini bir anda buhar topunu elde etmek isteyen farklı çıkar gruplarının ideolojileri ve planlarının arasında bulan Ray bir yandan da ailesindeki iç hesaplaşmalarla yüzleşmek zorunda kalacaktır. Yapımı 26.000.000 Amerikan Doları maliyetle gerçekleştirilen, 180.000 çizim ve 400 bilgisayar animasyon sahnesinden oluşan Steamboy vizyona girdiği tarih itibariyle o güne kadar üretilmiş en pahalı anime yapımı ünvanını elde etmiştir.
45- Akira (1988)
Yönetmen: Katsuhiro Otomo
Tür: Aksiyon - Macera - Bilim Kurgu - Seinen
IMDB: 8.0
Yıl 2019. 3. Dünya Savaşı'ndan 31 yıl sonra. Yıkılan Tokyo yerine yapılan Neo-Tokyo'da kaos hüküm sürmektedir. Polis ve hükümet güçleri yeraltı örgütlerine karşı mücadele etmektedirler.
Kaneda ve motosiklet çetesi, otoriteyi hiçe sayarak bildikleri gibi yaşamakta ve zamanalarını serserilik etmekle geçirmektedirler. Birgün çete üyesi Tetsuo, küçük bir çocuğun da bulunduğu bir kazaya karışır ve ağır yaralanır. Olay yerine gelen askeri birlikler Tetsuo'yu da alarak ayrılırlar ve üzerinde bir takım deneyler yaparlar.
3. Dünya Savaşı'na yol açan ve Tokyo'nun yıkılmasına sebep olan Akira Fenomeni nedir? Tetsuo'yu ne bekliyor? Kei ve örgütü neyin peşinde? Gizemler birbiri üzerine gelecek ve cevapları bu görsel şölende kendini gösterecek.
46- Origin: Spirits of the Past "Gin-iro no Kami no Agito" (2006)
İnsanoğlu kendi eliyle yine kendi sonunu getirecek. Bu kaçınılmaz bir gerçektir, nitekim tarihte ve birbirinden farklı din kitaplarında buna çeşitli örnekler mevcuttur. Parçalanan ay üssünde bir deney yapılmaktadır. Ancak başarısızlıkla sona erer ve bütün Dünya'ya zarar verir. Geriye kalan çok az sayıdaki insan topluluğu, yıkıntılar arasında yaşam mücadelesi vermektedir. Bu insanlardan biri olan Agito’ya yasakları çiğnemek her zaman için cazip gelmiştir. Yine böyle yasaklı bir işe kalkışan Agito, eski bir medeniyete ait bir kalıntı bulur ve Tula’yı 300 yıllık uykusundan uyandırır. Ancak Tula yerine getirmesi gereken bir görevi olduğunu hatırlamaktadır. Görevini gerçekleştirmek için Agito’dan ve topluluktan ayrılır. Agito kolay pes edecek biri değildir ve Tula’ya yardım etmek için orman ile bir anlaşma yapar…
47- Voices of a Distant Star "Hoshi no Koe" (2002)
Yönetmen: Makoto Shinkai
Tür: Mecha - Bilim Kurgu - Romantizm Dram
IMDB: 7.2
Noboru Terao ve Mikako Nagamine, hayatlarını birlikte kurgulamak isteyen ve halihazırda aynı liseye gitmekten başka da bir hedefi olmayan genç bir çifttir. Bu esnada, dünya Tarsian adı verilen uzaylı bir ırka karşı amansız bir mücadele vermektedir. 2048 yılına gelindiğinde Birleşmiş Milletler, Tarsianlara karşı koyabilecek askeri yapılanmayı tamamlamıştır. Birleşmiş Milletler tarafından oluşturulan takip filosuna seçilen pilotlardan birisi de Mikako'dur. Uzayın derinliklerinde yabancı bir ırkın peşindeki Mikako ile dünyadaki yaşantısına devam etmek zorunda kalan Terao arasındaki tek iletişim aracı cep telefonlarından yollayacakları mesajlar olacaktır.
Not: Bu film, Makoto Shinkai'nin ilk yönetmenlik denemesidir. Makato Shinkai kendisini bu müthiş filmle kanıtlamış olsa gerek ki onun sayesinde "Your Name" diye bir gerçekle tanıştık.
Konusunu 1952’de yayımlanan Mary Norton’un yazdığı “The Borrowers” adlı romandan almaktadır. Daha önce 2 adet filmi ve dizisi çekilen romana Miyazaki'nin el atmasıyla Stüdyo Ghibli tarafından animeye uyarlanmıştır. Filmin müziği Fransız sanatçı Cécile Corbel tarafından bestelenmiştir. Orjinal hikaye 2010 Japonya'sına uyarlanmış olup, boyları 10cm civarı olan aşırıcılar insanların evlerine yerleşip dikkat çekmeyecek miktarda ihtiyaçları olan besin ve malzemeleri çalarak(aşırarak) hayatlarını sürdürmektedirler. Filmde Arrietty isimli aşırıcı genç bir kızın eve yeni gelen Shu isimli çocukla tanışması ardından yaşadıkları anlatılmaktadır... Stüdyo Ghibli'nin çoğu filmi gibi monoton sayılabilecek bir havada ilerlemesine rağmen sürükleyici ve eğlenceli bir yapım...
Taeko, 27 yaşında, hiç evlenmemiş, Tokyo'da yaşayan yalnız bir bayandır. Şehrin bunaltıcı yaşantısından bir süreliğine kaçmak ister ve tatil için Yamagata'ya, üvey kız kardeşinin yakınlarının yanına gitmeye karar verir. Yamagata'ya yolculuğu ve buradaki tatili esnasında kendisini oldukça huzurlu ve nostaljik bir hissiyatın içinde bulan Teako, çocukluk anılarına geri döner. 1966 yılının saf hatıraları ile 1982 senesinin gerçekleri arasında gidip gelen Taeko kariyerine ve özel hayatına ilişkin önemli kararların eşiğinde olduğunu farkeder.
50- Pom Poko (1994)
Yönetmen: Isao Takahata
Tür: Macera - Komedi
IMDB: 7.3
Rakunlar, yüzyıllardır dağlarda, ormanlarda ve tepelerde barış içinde yaşamaktadırlar. Fakat insan nüfusu gittikçe artmakta ve insanların daha fazla yerleşim alanı bulma ihtiyacı yüzünden, rakunların doğal yaşamı artık büyük tehdit altındadır. Bu gelişmelere kızan rakunlar, kılık değiştirme sanatını öğrenmeye karar verirler. Aslında rakunlar, doğaları gereği kılık değiştirme ve başka şekillere girme konusunda çok yeteneklidir. Fakat bunu daha etkili ve ustaca yapmak istemektedirler. Kısa süre içinde rakunlar istedikleri şekle, cisme hatta insana dönüşmeyi öğrenerek yaşadıkları doğal alanı korumak için insanlarla mücadeleye girişecektir.
51- The Place Promised in Our Early Days (2004)
Yönetmen: Makoto Shinkai
Tür: Bilim Kurgu - Dram - Romantizm
IMDB: 7.0
Alternatif bir gerçeklikte Japonya, İkinci Dünya Savaşı sonunda Kuzey ve Güney olmak üzere ikiye bölümüştür. Honshū, Kyūshū ve Shikoku adaları Amerika Birleşik Devletlerinin, Hokkaidō ise Birliğin kontrolü altındadır. Birlik 1974 yılından itibaren Hokkaidō'da inanılmaz yüksekliğe sahip bir kule inşa etmeye başlar. Kulenin yüksekliği o kadar fazladır ki Tokyo'dan bile görülebilmektedir. 1990 yılında Amerika Birleşik Devletleri'nin Güney'den çekilmesinin ardından iki ülke müttefik olarak kalır. Ancak Kuzey'deki Birlik varlığı devam etmektedir ve Kuzey, Güney arasındaki sınır gerginlikleri güncelliklerini korumaktadır. Bu esnada Uilta isimli bir yeraltı örgütü Japonya'yı tekrar bir araya getirmek üzere Birlik sınırında çeşitli eylemler gerçekleştirmektedir. 1996 yılında, Güney Japonya'nın Aomori vilayetinde yaşayan üç arkadaş, Hiroki Fujisawa, Takuya Shirakawa ve Sayuri Sawatari birbirlerine bir gün Hokkaidō kulesinin sırrını keşfedeceklerine dair söz verirler. Hiroki ve Takuya bugünden sonra küçük bir uçağın inşasına başlarlar. Ancak, Sayuri o yaz yakalandığı garip uyku hastalığı nedeni ile Tokyo'ya götürülür. Aradan geçen üç yıl üç arkadaşı tamamı ile farklı yönlere savurmuştur. Hiroki, Sayuri'nin ortadan kaybolmasının ardından Tokyo'ya taşınmış, hükümet için araştırmalar yapan Takuya ise Uilta ile ilişkiye girmiştir. Birbirlerine verdikleri sözün ardından geçen üç yılın sonunda Hiroki, Sayuri'yi bulur ve komada olduğunu öğrenir. Sayuri'nin bilincini geri getirmek için Takuya'nın yardımını isteyen Hiroki bir süre sonra Sayuri ve Hokkaidō kulesi arasındaki esrarengiz bağlantı ile yüzleşecektir.
52- The Girl Who Leapt Trough Time "Zamanda Sıçrayan Kız" (2006)
Yönetmen: Mamoru Hosoda
Tür: Bilim Kurgu - Dram - Romantizm - Macera
IMDB: 7.7
Makoto Konno, Chiaki Mamiya ve Kousuke Tsuda aynı sınıfta okuyan çok yakın üç arkadaştır. Sürekli beraber takılan ve zamanlarını çoğunlukla beyzbol oynayarak geçiren bu üç arkadaştan Makoto, kimya laboratuarında üstüne düştüğü garip bir nesne sayesinde hayal edemeyeceği bir güce sahip olur; zamanda sıçrama…
Yeni keşfettiği gücü sayesinde canı ne isterse yapmaya başlayan Makoto, gücünü kullanıp geçmişini değiştirerek geleceğine yön vermeye çalışır ancak zamanla oynamanın sandığından daha tehlikeli olduğunu ve zamanın kimse için beklemediği fark eder.
Bir düzine insanın gizemli bir şekilde trende kaybolmasından sonra, İblis Avcıları Birliği bu olaya el atar fakat yapılan bütün girişimler sonuçsuz kalır. Daha fazla kayıp vermemek adına Alev Hashirası Kyoujurou Rengoku, bu durumla ilgilenmek için gönüllü olur. Birlik'in gelecek vadeden taze kanları; Tanjirou Kamado, Zenitsu Agatsuma ve Inosuke Hashibira, Rengoku'nun başarılarına ilk elden tanık olmak için ona eşlik eder. Kayıplardan sorumlu olan iblis, bu olanlardan bihaber hain planını uygulamaya koyar. İblis ile karşı karşıya gelen Rengoku ve diğerleri, iradelerini toplayıp trendeki 200 yolcuyu kurtarmak için kılıçlarını kuşanır.
Not: Bu filmi anime serisini izlemeden izlemeyin. Çünkü direk kaldığı yerden devam ediyor.
54- The Empire of Corpses "Shisha no Teikoku" (2015)
Yönetmen: Ryotaro Makihara
Tür: Tarihi - Bilim Kurgu - Psikolojik
IMDB: 6.0
Endüstriyel gelişme amacıyla insan cesetlerinin işçi olarak kullanılmak üzere tekrar hayata döndürüldüğü 19.yy Londra'sında geçen hikayede üniversitede yetenekli bir tıp öğrencisi olan genç Watson'un değer verdiği bir dostunu kurtarmak pahasına cesetler üzerinde araştırmalar yapan Dr.Victor Frankenstein'ın çalışmalarını yanlış ellere geçmeden önce bulmak üzere giriştiği çabayı anlatır.
Lise öğrencisi genç bir kız olan Haru, okul dönüşü gizemli bir kedi ile karşılaşır ve kedinin bir kamyon tarafından ezilmesini son anda önler. Kurtardığı kedi; Kedi Krallığının prensi Lune'dur. Bu iyiliği karşısında Kedi Krallığı'na davet edilmiş ve Kedi Kralın arzusu üzerine Prens Lune ile evlendirilmek üzere hazırlıklara başlanmıştır. Haru'nun bu evliliğin mümkün olmadığını anlatmak için kısa bir süresi vardır ve kendisine yardım edebilecek tek kişi Baron'dur.
56- Summer Wars "Yaz Savaşları" (2009)
Yönetmen: Mamoru Hosoda
Tür: Bilim Kurgu - Komedi
IMDB: 7.5
Dünyadaki tüm insanların zamanlarını Oz adındaki bir sanal ortamda tükettiği bir gelecekte; matematik dehası lise öğrencisi Kenji Koiso bu sistemini yarı zamanlı programlayıcılarından biri olarak çalışmaktadır. Bir gece, Kenji'nin telefonuna e-mail ile bir matematik problemi düşer ve matematik dehası Kenji dayanamayarak bu soruyu çözer. Ancak kısa zamanda gerçek ortaya çıkar: Bu problemin çözülmesi, paralel bir evrenin Dünya ile çarpışmasına neden olacaktır..
57- Welcome to the Space Show "Uchuu Show e Youkoso" (2010)
Yönetmen: Koji Masurani
Tür: Fantastik - Macera
IMDB: 6.8
Beş çocuk yaz kampında köpeğe benzeyen bir uzaylının hayatını kurtarır. Uzaylı çocukları Ay’daki bir koloniye götürerek ödüllendirmek ister. Yaralanmasına neden olan saldırıyı bildirmesi Ay ile Dünya arasındaki geçitin kapanmasına yol açmıştır. Bu nedenle çocuklar uzayda kalmışlardır. Yaz kampı bitmeden yani anne babaları kayıp olduklarını fark etmeden geri dönmek zorunda olan çocuklar aynı zamanda uzaylı arkadaşlarını yaralayan kaçak avcılardan da kaçmak zorundadır.
58- The Castle of Cagliostro "Cagliostro'nun Kalesi" (1979)
Efsanevi hırsız Lupin ve suç ortağı Daisuke Jigen, Monako Ulusal Gazinosunu soyduktan sonra can sıkıcı gerçekle başbaşa kalırlar. İkilinin elinde bulunan paranın tamamı sahtedir. Ancak, söz konusu sahte banknotlar inanılmaz bir kaliteye sahiptir. Zamanında dünya ekonomisini alt üst etmiş bu sahte paraların kaynağı Lupin'in uzun süredir ilgisini çekmektedir. Bir zamanlar bu paraların kaynağını araştırırken ölümle yüz yüze gelen Lupin şansını bir kez daha denemek üzere Cagliostro Düklüğü'ne hareket eder. Düklüğe vardıklarında bir haydut çetesi tarafından kovalanan bir kızı kurtaran ve ardından talihsiz bir şekilde ellerinden kaçıran ikili, bu kızın Cagliostro Dükü'nün kızı olduğunu öğrenirler. Edindikleri bilgiler doğrultusunda kız, Cagliostro hazinesini ele geçirmek isteyen bir Kont ile nişanlıdır ve Kont, prensesi bu hazineye ulaşmak için kullanmayı planlamaktadır. Lupin, Daisuke Jigen, Lupin'in eski sevgilisi Fujiko Mine, kılıç ustası Goemon Ishikawa ve hatta Lupin'in ezeli düşmanı Interpol ajanı Detektif Zenigata, Kont'un şeytani planlarının bozulması için güçlerini birleştirecektir.
Not: Bu film üstad Miyazaki'nin ilk uzun metrajlı yönetmenlik denemesidir. Bu filmden sonra yavaş yavaş adı bilinmeye başlanmıştır. Büyüksün üstad.
59- Redline (2009)
Yönetmen: Takeshi Koike
Tür: Aksiyon - Bilim Kurgu - Yarış
IMDB: 7.5
Red Line, beş yılda bir yapılmakta olan evrenin en büyük yarışıdır. Erkek ya da kadın, herkes kazanmak için girer ve tüm hünerlerini sergiler. Gelecekteki yarışlarda neler olacağı ise tam bir merak konusudur...
60- The Wind Rises "Rüzgar Yükseliyor" (2013)
Yönetmen: Hayao Miyazaki
Tür: Tarihi - Romantizm - Dram
IMDB: 7.8
Rüzgar Yükseliyor, Japonya’nın en çok övülen ve aynı zamanda en çok yerilen uçak mühendisi Jiro Horikoshi’nin kurmaca bir biyografisi. Jiro Horikoshi, Pearl Harbor’ı bombalamak için üretilen ve sonrasında kamikaze pilotlarının kullandığı tasarımların yaratıcısı. Ama bizim izlediğimiz daha ziyade, hayalgücü geniş, akıllı bir çocuğun düşlerini gerçekleştirme öyküsü. Yani aslında bütün güzel hayallerin ardındaki o gözleri yaşartan romantizm. Apolitik duruşuna rağmen, belki de tam bu yüzden, film birçok siyasi tartışmayı beraberinde getirdi. Miyazaki, kahramanı Jiro’yu alıntılayarak, “tek istediğim, güzel bir şey üretmekti,” diyor.
BONUS: Big Fish & Begonia "Da Yu Hai Tang" (2016)
Yönetmen: Xuan Liang & Chun Zhang
Tür: Romantizm - Macera - Doğaüstü Güçler - Dram - Fantastik
IMDB: 7.0
İnsanların ayak basmadığı efsanevi bir ruhlar ülkesinde Chun adlı kız ergenlik töreni ile bir yunus şeklinde insanlar dünyasına geçiş yapar. İnsanlar dünyasında bir hafta geçirecektir sonra geri dönecektir. İnsanlar dünyasında insanlar ile temas halinde olması istenmemektedir ama Chun bir insan çocuğu temasta bulunur ve kazaya sebebiyet verir. Ruhların dünyasına gittiğinde ise maceramız başlamış olacaktır...
Not: Bu film esasında Çin yapımı animasyon filmidir. Japon animesi değildir. Ama o kadar güzel bir film ki dayanamadım listeye aldım. Çizimleri Japon tarzına yakın olduğu için hemen benimseyeceksiniz. Yönetmenin, Miyazaki'den esinlendiği de gün gibi ortada. Sanki kendimi Miyazaki filmi izliyormuş gibi hissetmiştim.
Yazımız bu kadardı arkadaşlar. Umarım size faydam dokunmuştur. Es geçtiğim film olduysa affola. İyi Seyirler Dilerim...
hocam a silent voice çok güzel bir film your name de izlemesi sıkıcı geldi ama mangasını okudum biraz karışıktı sonlara doğru olaylar fazla hızlı gelişmeye başlıyodu ama baya güzeldi bence 1 günde çıtır bitirmelik animangalardan kendisi masamın üstünde duruyor
Öncelikle çok başarılı bir liste olmuş gayet güzel. Ekstra olarak bunlarıda eklemek isterim,
boku dake ga inai machi , alucard serisi. Özelikle boku dake ga inai machi biraz dramdır izlediğimde 23 yaşındaydım ve biraz göz yaşı dökmüştüm diyebilirim
Size de çok teşekkür ederim Bahsettiğiniz animeler film değil dizi olduğu için buraya eklemedim. Burada yalnızca film şeklinde tek bölümlük animeler var Kaliteli dizi önerileri yaptığım bir liste daha var oraya göz atabilirsiniz
hocam a silent voice çok güzel bir film your name de izlemesi sıkıcı geldi ama mangasını okudum biraz karışıktı sonlara doğru olaylar fazla hızlı gelişmeye başlıyodu ama baya güzeldi bence 1 günde çıtır bitirmelik animangalardan kendisi masamın üstünde duruyor