Gri Caner
80+ Titanium
- Katılım
- 24 Ekim 2020
- Mesajlar
- 30,855
- En İyi Cevap
- 7
- Reaksiyon skoru
- 29,565
@İsimsizKaplan
Tanrı ≠ Allah bağlamında yanıtlayacağım, yani İslam dini perspektifinden. Çünkü İslam mutlak gerçeğin kendisi olduğunu söylüyor ve "mutlak" gerçek tanrı ile teistik tanrı aynı değildir -fikrime göre.
Allah bu dünyanın bir imtihan dünyası olduğunu bildirmektedir:
Yani anlayacağımız şu ki, tüm bu maddi varlık geçicidir ve ahiret hayatına geçiş ölümü olacaktır.
Üçüncü olarak hayvanların da insanlara hizmet için yaratıldığını söylemek istiyorum.
Hayvanlar imtihan edilmezler ama imtihan edilen insan için bir nevi imtihan hazırlık materyali olmaktadır.
Bu ayet evrenin bir düzen içinde işlediğini bildirmektedir. Belli bir düzen vardır, ekosistemler kendi içinde ve ekosistemler arası düzen işleyişi vardır.
Şimdi toplayalım.
Hayvanlar, imtihan edilmezler fakat imtihan edilen için Allah'ın yaratmasındaki güzelliği görmek için varlar. Hayvanlar, cansız varlıklar ve en önemlisi insanlar... Biz insanlar da onun mülkü içindeyiz. O istemese var olmayız. Mülk kiminse tasarruf hakkı da onundur.
Allah'ı varlığın kaynağı olarak anlamalıyız. Yani varlık tek başına ayrışık bir olgu değildir. Varlık (kavramı) Allah'tan gelir.
Hayvanların acı çekmesi bir kötü durum olarak görünüyor olabilir. Ama aslında hayvanların varlığı, varlığın cemalini Allah'ın hikmetini gösterirken, bunun yanında acının varlığı da insanın anlam arayışında rol oynamaktadır.
Acı olmasaydı anlam da olmazdı. Anlam olmasaydı insanın ilahi pozisyonunun bir önemi de olmazdı. İnsan yaratılanların en şereflisidir.
Karanlığın olmadığı bir yerde ışığın önemi yoktur. Eğer ışık sana önemli geliyorsa bunun nedeni zihninde karanlığın varlığının bilincidir.
Kötülüğün varlığı anlamı derinleştirir. Bir kitap düşün. Özellikle Rus edebiyatındaki Beyaz Geceler, Öteki ya da Edgar Allan Poe'nun öykülerini vs. düşün. Acı da acı var. Ama aslında acı o eserlerin derinliğinde önemli bir unsur. Bunun beraberinde kötülük içeren eser üreten yazarın kendisi kötü değildir değil mi?
Umarım kafamdakini az çok verebilmişimdir.
Tanrı ≠ Allah bağlamında yanıtlayacağım, yani İslam dini perspektifinden. Çünkü İslam mutlak gerçeğin kendisi olduğunu söylüyor ve "mutlak" gerçek tanrı ile teistik tanrı aynı değildir -fikrime göre.
Allah bu dünyanın bir imtihan dünyası olduğunu bildirmektedir:
“Her nefis ölümü tadacaktır. Sizi bir imtihan olarak hem kötülükle hem de iyilikle deneyeceğiz. Sonunda bize döndürüleceksiniz.” (Enbiya 21:35)
Yani anlayacağımız şu ki, tüm bu maddi varlık geçicidir ve ahiret hayatına geçiş ölümü olacaktır.
﴾26﴿
Yeryüzünde bulunanların hepsi fânidir.
﴾27﴿
Azamet ve kerem sahibi rabbinin zâtı ise bâki kalır.
﴾28﴿
Artık rabbinizin nimetlerinden hangisini inkâr edebilirsiniz?
Rahman suresi 26-28
Üçüncü olarak hayvanların da insanlara hizmet için yaratıldığını söylemek istiyorum.
Gerek yük taşımaya elverişli olan, gerek derisinden, yününden, tüyünden sergi yapıp kullandığınız ve etinden, sütünden faydalandığınız evcil hayvanları yaratıp emrinize veren de Allah’tır. Allah’ın size ihsân ettiği rızıklardan yiyin ve şeytanın adımlarına uymayın. Çünkü şeytan, sizin için apaçık bir düşmandır. En'am suresi 142.ayet
Hayvanlar imtihan edilmezler ama imtihan edilen insan için bir nevi imtihan hazırlık materyali olmaktadır.
“O, yedi göğü birbiriyle uyum içinde yaratandır. Rahmân’ın yaratmasında hiçbir düzensizlik göremezsin. Gözünü çevir de bak, bir bozukluk görebilir misin? Sonra gözünü tekrar tekrar çevir bak; gözün, aradığı kusuru bulamadan yorgun ve bitkin halde sana dönecektir.” (Mülk 67:3–4)
Bu ayet evrenin bir düzen içinde işlediğini bildirmektedir. Belli bir düzen vardır, ekosistemler kendi içinde ve ekosistemler arası düzen işleyişi vardır.
﴾255﴿
Allah, O’ndan başka tanrı yoktur; diridir, her şeyin varlığı O’na bağlı ve dayalıdır. Ne uykusu gelir ne de uyur. Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O’nundur. O’nun izni olmadıkça katında hiçbir kimse şefaat edemez. Onların önlerinde ve arkalarında olanları O bilir. O’nun ilminden hiçbir şeyi -dilediği müstesna- kimse bilgisi içine sığdıramaz. O’nun kürsüsü gökleri ve yeri içine almıştır. Onları korumak kendisine zor gelmez. O yücedir, mutlak büyüktür. Bakara 255
Şimdi toplayalım.
Hayvanlar, imtihan edilmezler fakat imtihan edilen için Allah'ın yaratmasındaki güzelliği görmek için varlar. Hayvanlar, cansız varlıklar ve en önemlisi insanlar... Biz insanlar da onun mülkü içindeyiz. O istemese var olmayız. Mülk kiminse tasarruf hakkı da onundur.
Allah'ı varlığın kaynağı olarak anlamalıyız. Yani varlık tek başına ayrışık bir olgu değildir. Varlık (kavramı) Allah'tan gelir.
Hayvanların acı çekmesi bir kötü durum olarak görünüyor olabilir. Ama aslında hayvanların varlığı, varlığın cemalini Allah'ın hikmetini gösterirken, bunun yanında acının varlığı da insanın anlam arayışında rol oynamaktadır.
Acı olmasaydı anlam da olmazdı. Anlam olmasaydı insanın ilahi pozisyonunun bir önemi de olmazdı. İnsan yaratılanların en şereflisidir.
Karanlığın olmadığı bir yerde ışığın önemi yoktur. Eğer ışık sana önemli geliyorsa bunun nedeni zihninde karanlığın varlığının bilincidir.
Kötülüğün varlığı anlamı derinleştirir. Bir kitap düşün. Özellikle Rus edebiyatındaki Beyaz Geceler, Öteki ya da Edgar Allan Poe'nun öykülerini vs. düşün. Acı da acı var. Ama aslında acı o eserlerin derinliğinde önemli bir unsur. Bunun beraberinde kötülük içeren eser üreten yazarın kendisi kötü değildir değil mi?
Umarım kafamdakini az çok verebilmişimdir.