Neler Yeni

Evrim Ağacı: "Bilim objektif değildir, inanç üstüne kuruludur."

Carl-S

80+ Gold
Katılım
4 Şubat 2022
Mesajlar
9,831
Dahası  
Reaksiyon skoru
15,179
İsim
s
İlgilendiği Kategoriler
Laptop önerileri ve Telefon önerileri
Tamam hadi bilim ile din zıt olsun. Bana Kafile'nin argümanlarının neden saçma olduğunu söyler misin?
Kafile sözler köşkünden farklı değil ikisi de aynı olduğunu düşünüyorum. Evrim hakkında yalan konuşan kanallar.
 

TİTAN.

80+ Platinum
Katılım
9 Ekim 2021
Mesajlar
12,427
Bu konunun kapsadığı sorular:
  • Bilim objektif midir inanç üstüne mi kuruludur?
  • Evrim Ağacı neden bu tespitlerden sonra yazısını değiştirdi?
  • Bilim "neden" ve "nasıl" sorularına yanıt verir mi?
  • Natüralizm ve bilim ilişkisi nedir?
Konuyu hazırlarken hem videodan yararlandım hem de kendi yorumlarımı da ekledim. Başlık biraz click-bait gibi dursa da aslında asıl konuda anlatmak istediğim o.
İyi okumalar!

DİKKAT! Evrim Ağacı Kafile'nin videosundan sonra yazısını değiştirmiştir.



Alıntıyı görüntüle

Alıntıyı görüntüle
EA: Aşağıdaki varsayımlar çürütülememiştir aynı zamanda ispatlanmamıştır.


Açıklama: Ön kabuller varsayımlar çürütülemez. Çürütülmeye mahal yoktur. Bir ön kabul, ön yargı çürütülemez çünkü zaten ön kabuller mutlak doğru niteliğinde görülürler. Deney ortamında bu bilimsel varsayımlar çürütülemez çünkü çürütülebilmeye açık nitelikte değillerdir. İspatlanmadığı kelimesine dikkat edin.



Bilimin Temel Varsayımları

1-Doğa/Evren Gerçektir


Bu herkes tarafından kabul edilir. Sonuç olarak maddesel bir ortamdayız ve bu maddeleri görebiliyor, bilgiye ve kavrama dönüştürebiliyor ve ürünler ortaya koyabiliyoruz.

2-İnsanlar olarak Evren’in gerçeğini anlayabiliriz.


İnsan olarak insana hitap eden evrenin gerçeklerini teknolojimiz ve bilgimiz kapasitesince inceleyebilir ve sonuçlara ulaşabiliriz.

3-Doğada kendini tekrar eden örüntüler (bir düzen) vardır. Doğa yasaları, bu desenleri/düzeni tanımlayabilir.

Non-teistler Evren’de düzen olmadığı bir kaos içinde olduğunu söylerler. Ama Evrim Ağacı’ndan Çağrı Mert Bakırcı’nın ağzından Evren’in bir düzen içinde olduğu ve bu düzenin ezeli ve ebedi olacağı varsayımıyla bilim yapılır ifadesini duyuyoruz. Evrende “kaos var” “mucize yok” vs. gibi iddialara Evrim Ağacı’ndan “düzen var ve bu düzeni varsayarak bilim yapılabiliyor” ifadesini duyuyoruz.

4-Doğayı bilebiliriz ve açıklayabiliriz.

Doğayı inceleyerek bilgi alabiliriz. Ama doğadaki hiçbir gözlem bize “neden” sorusunun cevabını vermez.

5-Doğadaki her şeyin doğal nedenleri vardır.


Alıntıyı görüntüle








Peki bunlar ne demek?
Alıntıyı görüntüle

Yukarıdaki sebepler şunu ifade etmektedir: “Doğada bir olguyu inceliyorsanız bu olgunun nedeni yine doğa içindedir” ifadesi bir inançtır. Bütün bilim bu inanç üstüne hareket ediyor. Bilim bir inanç üstüne kuruludur. Bu inanca göre bir olgu hakkındaki “nasıl” “neden” sorularına bilim kesinlik içerecek şekilde “objektif”, “tarafsız” yanıt verebilir. Sorun şurada bu objektiflik bir “inanç” üstüne kuruludur. Peki bu inanca bağlı ön kabul ispatlanabilir bir şey mi? Hayır. Bu sadece sebepsiz olarak bir ön kabuldür. Ön kabuller bir inançtır. Yani cümlenin meali şudur: “Bilim natüralizm ve materyalizm üstüne yapılandırılmış bir araçtır. Bu da bilimi objektiflikten, tarafsızlıktan, mutlak doğruluktan çıkarır.”


Videonun 9:05 - 12:37 arasını dikkatle dinleyin.




6-Doğadaki hiçbir şey bariz değildir.


Alıntıyı görüntüle



Bu 6.yasa 5.yasaya uymamaktadır. “Bir şeyi deneye tabi tutmaksızın doğruluğunu kabul edemeyiz” cümlesini ifade etmektedir bu 6.varsayım. “Doğadaki her şeyin doğal nedenleri vardır.” ön kabulünü deneye tut bakayım. Tutamazsın. Çünkü varsayımlar yani ön kabuller yani inançlar deneysel olarak incelenemez, gözlemlenemez ve test edilemezler.


Bilimsel olgular hakkındaki “ne” sorusuna bilim cevap verebilir. Ama “nasıl” ve “neden” sorularına bilim cevap veremez. En azından objektif bilim cevap veremez. Eğer günümüz çağındaki bilimin “nasıl” ve “neden” sorularına cevap verdiğini düşünüyorsanız 5.varsayımı yani bir inancı kabul ediyorsunuz ki bu varsayımlar objektivite kapsamında değildir. Yani ezcümle şu, eğer ki siz bilimin “nasıl” ve “neden” sorularına yanıt verdiğini düşünüyorsanız objektif değilsiniz, bir inanca sahipsiniz. Bu inancın adı da “natüralizm”.



Ulaştığımız nokta şu, bilime din de karışabilir çünkü “neden” ve “nasıl” sorusuna “din” cevap veriyor. Yani otomatikman bu soru edatlarıyla bir şeyler yapmaya başlıyorsak otomatikman bak direkt olarak kendiliğinden din de işin içine giriyor.



“Evrenin başlangıcı” “evrim” “ilk insan nasıl oldu” gibi soruları boş ver tamam mı şimdilik boş ver. Şunu düşünmeni istiyorum, “Bir sperm ve yumurta hücresinden nasıl bir bebek oluşabiliyor?” Bu soru üstüne düşün. “Ne” “Neden” “Nasıl” sorularına dikkat et. O zigotun gelişim sürecinde ne oluyor ne bitiyor? O zigot “neden” ve “nasıl” gelişiyor -bir düşün. Cevap mitoz bölünme mi? Peki mitoz bölünme “nasıl” oluşuyor? “DNA kendinden bir tane daha klonluyor, çekirdek bölünüyor, o onu eşliyor” mu diyeceksin? Ben de sana sorarım: İyi de bu nasıl sorusuna cevap vermiyor? Neyin ne zaman olduğunu söyledin. Hangi sırayla olduğunu söyledin. Bana bir zigotun gelişim sürecindeki korelasyonundan (nedensellik) bahsettin. İki olgunun art arda gerçekleşmesi, bu art arda gerçekleşme sıklığının 1000 defa aynı şekilde ve sırada olması, bana bu olgu hakkındaki (zigotun gelişimi) “nasıl” sorusuna cevap vermiyor. “Ne” “ne zaman” “hangi sırayla” sorularına cevap veriyor. Bence size düşünmeniz için olabildiğince tohum verdim. İçinize fikir tohumlarını attım. O tohumları yeşertmek ve yeşertmemek iradesi, seçimi sizin elinizde. Düşünüp akli ve mantıki araştırmalara girerseniz tohum yeşerir, gözünüzü perde kaplamış gibi kör olmuşçasına davranırsanız tohum öylece kalır hatta çürür ve bir daha yeşermesi mümkün olmayabilir.








Ha son olarak, Allah’ın varlığı bir inanç konusudur. Peki doğa kanunlarını mutlak doğru kabul etmek de yukarıda bahsettiğimiz gibi inanç konusu değil midir? Yani bir nevi natüralist insanlar doğa yasalarını tanrı kabul etmiyor mu?
Şu an bu şekilde konuyu takip ediyorum
 

DerratiX

80+ Platinum
Katılım
30 Ocak 2022
Mesajlar
19,573
En İyi Cevap
1
Dahası  
Reaksiyon skoru
13,535
Konum
Ankara
İsim
Eren
İlgilendiği Kategoriler
karışık
Instagram
@sshintori
Steam
shiori
Discord
poxy_
Nasil? sorusuna cevap verilip verilemeyecegi belli degil, ama verilme ihtimali var mi, var. Daha insanlar Tip 1 medeniyet seviyesinde bile degil. Bilim adam akilli gelismemis durumda sayilir suanda.

Bir suru seyin zaten alt parcacigi var. O nasil olustu, boyle olustu, o nasil olustu, boyle olustu diye gidiyor. İnsanlar basta atomun nasil oldugunu bilmiyorlardi, atomlarin oldugunu bile bilmiyorlardi. Mesela onceden peyniri gorunce bir yaratani var diyorlardi. Suanda da aynisi yapiliyor, ama sadece alt maddeleri bilinerek. Bunun belki bir sonu olur, belki bir sonu olmaz bilinmez. Onu biz goremeyecegiz zaten dusunmeye gerek yok.

Zaten bilimde inanc onemli bir unsurdur. Ozellikle Kuantum gibi bilinmezligi daha cok olan bilim dallarinda "xxx olduguna inaniliyor, x oldugu dusunuluyor" gibi ifadeler cok kullanilir.

Evrim agacinin yazisini degistirmesinin ne olayi var anlamadim? Bir fikri degismis olabilir, bir seyin yanlis oldugunu dusunmus olabilir. Degistirebilir. Normaldir. Zaten Çağrı mert bakırcının "Bu evrenin yaraticisi olmali" dedigi bir ses kaydi bile var. Adam sadece aşırı materyalist oldugundan ateist diye dusunuyorum ben hatta.
 

Gri Caner

80+ Titanium
Katılım
24 Ekim 2020
Mesajlar
30,676
En İyi Cevap
7
Nasil? sorusuna cevap verilip verilemeyecegi belli degil, ama verilme ihtimali var mi, var. Daha insanlar Tip 1 medeniyet seviyesinde bile degil. Bilim adam akilli gelismemis durumda sayilir suanda.
Burada bir ön yargı var. İnsanlar yeterince gelişirse ve yeterli akıl seviyesine gelirse bilimin nasıl sorusuna cevap verebileceğini söylüyorsun. Bilimi mutlaka doğru, mutlaka sonuca ulaştırıcı bir araç olduğunu sadece gerekli yeterliliklere sahip olmadığımızı söylüyorsun.
Hem ön yargı var hem de olasılık ifadesi var.
Bir suru seyin zaten alt parcacigi var. O nasil olustu, boyle olustu, o nasil olustu, boyle olustu diye gidiyor. İnsanlar basta atomun nasil oldugunu bilmiyorlardi, atomlarin oldugunu bile bilmiyorlardi. Mesela onceden peyniri gorunce bir yaratani var diyorlardi. Suanda da aynisi yapiliyor, ama sadece alt maddeleri bilinerek. Bunun belki bir sonu olur, belki bir sonu olmaz bilinmez. Onu biz goremeyecegiz zaten dusunmeye gerek yok.
Alt parçacığın parçacığını düşünmeye gerek yok. Eğer öyle düşünecek olursak konu evrenin başlangıcına ve evrenin gelişimi, ilk canlılık gibi konulara gelecek. Yani işlevsiz bir düşünce tarzı.
Bir olayın bilimsel açıklamasında olaylar hep ardı ardına anlatılır. Gazali'nin nedensellik sorunu...


Zaten bilimde inanc onemli bir unsurdur. Ozellikle Kuantum gibi bilinmezligi daha cok olan bilim dallarinda "xxx olduguna inaniliyor, x oldugu dusunuluyor" gibi ifadeler cok kullanilir.
Konuda bahsettiğim bilimdeki inanç ile senin bahsettiğin inanç farklı. Senin bahsettiğin bazı gözlemlerce ulaşılan yaklaşık sonuç, benim bahsettiğim sonuçlara ulaşılmadan kabul edilen ön kabullerdir.
Evrim agacinin yazisini degistirmesinin ne olayi var anlamadim? Bir fikri degismis olabilir, bir seyin yanlis oldugunu dusunmus olabilir. Degistirebilir. Normaldir. Zaten Çağrı mert bakırcının "Bu evrenin yaraticisi olmali" dedigi bir ses kaydi bile var. Adam sadece aşırı materyalist oldugundan ateist diye dusunuyorum ben hatta.
Bu konu "olabilir insanın fikri değişmiştir" diyerek öylece basite indirgenecek bir konu değil. Kafile'nin videosundan sonra değiştirmesi de ayrıca ironik.
 

DerratiX

80+ Platinum
Katılım
30 Ocak 2022
Mesajlar
19,573
En İyi Cevap
1
Dahası  
Reaksiyon skoru
13,535
Konum
Ankara
İsim
Eren
İlgilendiği Kategoriler
karışık
Instagram
@sshintori
Steam
shiori
Discord
poxy_
Burada bir ön yargı var. İnsanlar yeterince gelişirse ve yeterli akıl seviyesine gelirse bilimin nasıl sorusuna cevap verebileceğini söylüyorsun. Bilimi mutlaka doğru, mutlaka sonuca ulaştırıcı bir araç olduğunu sadece gerekli yeterliliklere sahip olmadığımızı söylüyorsun.
Hem ön yargı var hem de olasılık ifadesi var.

Alt parçacığın parçacığını düşünmeye gerek yok. Eğer öyle düşünecek olursak konu evrenin başlangıcına ve evrenin gelişimi, ilk canlılık gibi konulara gelecek. Yani işlevsiz bir düşünce tarzı.
Bir olayın bilimsel açıklamasında olaylar hep ardı ardına anlatılır. Gazali'nin nedensellik sorunu...



Konuda bahsettiğim bilimdeki inanç ile senin bahsettiğin inanç farklı. Senin bahsettiğin bazı gözlemlerce ulaşılan yaklaşık sonuç, benim bahsettiğim sonuçlara ulaşılmadan kabul edilen ön kabullerdir.

Bu konu "olabilir insanın fikri değişmiştir" diyerek öylece basite indirgenecek bir konu değil. Kafile'nin videosundan sonra değiştirmesi de ayrıca ironik.
Olasılıksız bir hayat olmaz zaten. Her şeyin bir olasılığı vardır. Önyargıda, olasılıkta hayatın bir parçası.


Altparçacığı düşünürsen bilimi ilerletirsin. Ne kadar çok bilgi, o kadar çok icat. En "popüler" örneği verecek olursak, Radyumun keşfi= Radyasyonun keşfi = Nükleer enerjinin keşfi = Atom bombası tarzı. Öyle onu düşünmeye gerek diye bir şey yok. Bilim adamları her şey bir maddeden oluştu orada bırakalım deseler bilim hiç ilerlemezdi.

Sonuçlara ulaşılmadan kabul edilen bir şey ben şuana kadar okumadım. Öngörü yapılır, o ayrı konu. Tahmin yapılır, o ayrı konu. O tahminleri ve öngörüleri gerçek diye pazarlayan insanlardan da bir bilgi edinmemek lazım.

Hayatta her şeyin tanımı sürekli değişir. Bu gayet normal bir şey. bkz. Atom modelleri. Zaten bilimin tanımını evrim ağacı gibi bir kuruluştan öğrenmenin mantıklı olduğunu düşünmüyorum. O kadar bir sürü kaynak var sonuçta.
 

Gri Caner

80+ Titanium
Katılım
24 Ekim 2020
Mesajlar
30,676
En İyi Cevap
7
Hayatta her şeyin tanımı sürekli değişir. Bu gayet normal bir şey. bkz. Atom modelleri. Zaten bilimin tanımını evrim ağacı gibi bir kuruluştan öğrenmenin mantıklı olduğunu düşünmüyorum. O kadar bir sürü kaynak var sonuçta.
Değiştirilen yazı da güncel yazı da 13 aralık 2019.

Olasılıksız bir hayat olmaz zaten. Her şeyin bir olasılığı vardır. Önyargıda, olasılıkta hayatın bir parçası.
Senin cevaplarındaki algıladığım sorun iki yakın görünen konuyu ama aslında farklı olan şeyleri birleştirmen.
Olasılıksız hayat olmaz evet. Ama burada konuştuğumuz konu "bilim sınırları". Bilimin hep nasıl sorusuna verdiği cevaplar "korelasyon" tipi cevaplar olacaktır. Yani "bir gün bilim nasıl sorusuna cevap verecektir" diye düşünüp bir ihtimal dahilinde hayatı idame ettirmek ne kadar mantıklı?

Altparçacığı düşünürsen bilimi ilerletirsin. Ne kadar çok bilgi, o kadar çok icat. En "popüler" örneği verecek olursak, Radyumun keşfi= Radyasyonun keşfi = Nükleer enerjinin keşfi = Atom bombası tarzı. Öyle onu düşünmeye gerek diye bir şey yok. Bilim adamları her şey bir maddeden oluştu orada bırakalım deseler bilim hiç ilerlemezdi.
Yine alakası var gibi görünen ama aslında olmayan bir konu. Burada "bilim nasıl ilerledi" diye konuşmuyoruz. Burada bilim felsefesi konuşuyoruz.
Orada demek istediğim şu, parçacığın parçacığına bakacaksak eğer yine "nasıl" sorusuna cevap bulamayız. Çünkü yine orada bir korelasyon söz konusu olacaktır. Ve belki - muhtemelen- konu Büyük Patlama Teorisi'ne uzanan bir korelasyon silsilesi olacaktır.

Sonuçlara ulaşılmadan kabul edilen bir şey ben şuana kadar okumadım. Öngörü yapılır, o ayrı konu. Tahmin yapılır, o ayrı konu. O tahminleri ve öngörüleri gerçek diye pazarlayan insanlardan da bir bilgi edinmemek lazım.
Okumadım diyorsun. Sorun da bu. Kaynak verdiğim videoyu izlesen Evrim Ağacı'nın ilk yazısını göreceksin. Ayrıca bu sadece EA ile sınırlı değil. Evrimci Türk Ali Demirsoy kitabında "Stokrom-C 'nin oluşumunun matematiksel olasılığı imkansızdır. Ya bunu bir doğaüstü güce atfedeceğiz ya da kendi kendine oluşmuş diyeceğiz. İlk seçenek bilimsel amaca uygun olmadığı için ikincisini seçiyoruz." gibi bir ifadeye yer veriyor. Bu şu demek, bilimsel amaç tanrının varlığını kesinkes ret eder ve onsuz denklem kurarak natüralist bir bakış açısıyla çalışmalar ortaya koyar. Bu sana "mantıklı olan bu değil mi" diye düşündürtebilir. Ama mantıklı değil. Çünkü tanrının varlığını denklemden çıkarırsak hem natüralist bir bakış açısı elde ederiz hem de tanrıya giden yol kapatılır. "Tanrıya giden yol bilimi niye ilgilendirsin" diye düşünebilirsin. Mantık ilmi kapsamında insanların her şeyi tanrıyı ilgilendirir, en azından ilgilendirmeli. Çünkü mantıklı olan budur. Natüralist bir bakış açısı kazandırır dedim ki bu da "şartsız ön kabul" demektir.

Hayatta her şeyin tanımı sürekli değişir. Bu gayet normal bir şey. bkz. Atom modelleri. Zaten bilimin tanımını evrim ağacı gibi bir kuruluştan öğrenmenin mantıklı olduğunu düşünmüyorum. O kadar bir sürü kaynak var sonuçta.
Biri bilimin standardının değişmesi -senin dediğin- biri ise natüralist bir bakış açısıyla şartsız ön kabullü natüralist bakış açısına sahip bilim ve bilim camiasının tartışmalı üyesi Evrim Ağacı'nın tanımı -benim dediğim.
 

Mesut Yılmaz

80+ Bronze
Katılım
27 Mayıs 2023
Mesajlar
729
Carl-S bir NPC. Her gün sanki programlanmış gibi ülkeyi kötüleyen tweet, Instagram gönderileri ve çeşitli bağlantılar atıyor. Bak her gün. Erikson Psiko-sosyal Gelişim Kuramı'na göre bu arkadaş 21 yaşında ama 5.evrede yani ergenlik evresinde takılı kalmış. Bunun da bir diğer nedeni çocukluk evrelerinin sağlıklı yaşanmamış olması. (Not: Kesin böyledir demiyorum sadece tahmin)
NE BEKLİYORSUN NE BEKLİYORSUN ?
Her yerde mülteci sorunu
Çocuk tacizleri
Tarikatlar, cemaatler
Dolar 27
Euro 30'a dayanmış, üflesen 30 olacak
Benzin Mazot almış başını gidiyor
Enflansyon ve işsizlik tavan
Bekar bir işçinin aylık maliyeti 15 bin tl olmuş, asgari ücretin üzerinde
Mesaj otomatik birleştirildi:

Dış borç tavan yapmış
Avruap ülkesi bile sayılmoyuruz
Herkes bize arap islamcı tipi çekiyor
Güvenlik sorunu var
Ürwetim yok
Dışa bağlıyız
Terör en üst seviyede
 
Top Bottom